 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1990/556
K: 1990/613
T: 05.12.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "tahliye" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadıköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 28.11.1989 gün ve 203-1194 sayılı kararın incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 8.2.1990 gün ve 1242-1549 sayılı ilamı; (... Dava konut ihtiyacı nedeniyle kiralanın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme davayı kabul etmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacı halen kendisine ait konutun Bağdat Caddesi üzerinde olup trafiğin yoğunluğu sebebiyle araç gürültüsünden rahatsız olduğunu, bu nedenle daha arka sokakta bulunan dava konusu yerde oturmak istediğini ile sürüp süresinde açtığı işbu dava ile taşınmazın tahliyesini istemiş ve halen oturduğu yeri de rayiç bedelle davalıya talep etmiştir.
Davalı davayı kabul etmemiş ve böyle bir sebeple dava açılamayacağını savunmuştur.
Yapılan incelemede gerçekten davacının halen oturduğu kendisine ait konutun bağdat caddesi üzerinde bulunduğu ve yoğun trafik akımına ve gürültüsüne maruz kaldığı tesbit edilmiş, buna karşılık tahliyesi istenen yerin de arka sokakta olmakla beraber günün belli saatlerinde ve özellikle saat 17.00-20.00 arasında bu yerde de trafiğin yoğunlaştığı diğeri kadar olmasa bile sakin olmadığı belirtilmiştir. Trafik gürültüsü sadece tarafların bulunduğu yerler için değil özellikle büyük şehirlerde toplumsal ve yaygın bir olaydır. Tahliye için konut ihtiyacının ciddiyetine önem veren 6570 sayılı Yasa açısından böyle bir sebebin yasa koyucunun anlayacağı şekilde bir tahliye sebebi sayılıp sayılmayacağının düşünülmesi icabeder. Konut ihtiyacı çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Örneğin konut yokluğu, mevcut olan konutun yetersizliği veya bağlığa zarar vericiliği gibi nedenler olabilir. Toplumsal yaygın bir sorun halinde bulunan bir nedenin kişisel nedenlere indirgenilerek kişisel olarak bir sağlık bozukluğu meydana getirmeden tahliye sebebi yapılmasının yasanın amaçladığı konut ihtiyacı ile bağdaştırmak mümkün değildir. Bu nedenle davanın reddine kaar vermek gerekirken tahliyeye karar verilmesi yolsuzdur...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun bulunmayan direnme kararının onanması gerekir.
SONUÇ : Davalının temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle (ONANMASINA) oyçokluğuyla karar verildi.