 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1990/473
K: 1991/57
T: 06.02.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Yenimahalle Asliye 3. Hukuk Mahkemesi) nce davanın kabulüne dair verilen 28.12.1988 gün ve 302-722 sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 4.7.1989 gün ve 1467-4699 sayılı ilamı:
(.. Davacının dava dışı 3. kişi Nevzat Zeydan'dan Ankara 10. Noterliğinin 13.8.1987 tarih ve 48090 sayılı temliknamesiyle, davalıda tahakkuk etmiş ve edecek istihkaklarından 10.000.000 TL. sini temlik ettiği ve bu temliknamenin davalıya 24.8.1987 tarihinde tebliğ edildiği uyuşmazlık konusu değildir.
Anılan temliknamenin tebliğinden önce temlik eden Nevzat Zeydan'a davalı tarafından 13.7.1987 tarihinde 8.404.454.32 TL., 3.8.1987 tarihinde 10.426.441 TL. ödemiştir.
Ayrıca, dava dışı Nevzat Zeydan tarafından, İbrahim Dedeoğlu'na, davacıya yapılan temlikten önce 18.5.1987 tarihinde 35.000.000 TL. davalıda olan istihkakları temlik edilmiş ve aynı tarihte davalıya tebliğ edilmiştir.
Bu temlike istinaden 7.9.1987 tarihinde 13.990.844.85 TL. 27.10.1987 tarihinde 1.766.198.66 TL. 30.12.1987 tarihinde 17.296.784.84 TL. ve 24.3.1988 tarihinde 2.200.000 TL. davalı tarafından tediyede bulunulmuştur.
Böylece temlik eden Nevzat Zeydan'ın davalıda tahakkuk etmiş veya edecek bir alacağı kalmadığı için davacıya davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmamıştır. Temliknamenin davalıya tebliğinden önce 13.7.1987 ve 3.8.1987 tarihlerinde toplam 18.830.895.32 TL. ödenmişsede bu ödeme davacıya yapılan temlikten, temlikin davalıya tebliğinden önce olduğundan davacı bu ödemelerin usulsüzlüğü hakkında iddiada bulunamaz.O halde davalıda, temlik eden Nevzat Zeydan'ın bir istihkak alacağı kalmadığı cihetle, alacağı temellük eden davacının davalıdan bir ödeme isteminde bulunamıyacağı düşünülerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yasaya uygun düşmeyen gerekçelerle, yazılı şekilde ödetmeye karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü :
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 6.2.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.