 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1989/673
K: 1990/60
T: 07.02.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "ihalenin feshi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 1. İcra Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 18.2.1988 gün ve 1987/583 E. 1988/108 K. sayılı kararın incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 26.4.1989 gün ve 1989/4411-6352 sayılı ilamı: (..Satış iflas idaresince, alacaklıların verdikleri karar dairesince pazarlık suretiyle yapılıp muhammen değeri 67.402.068 olan taşınmazı % 10,7 Milyon TL. teminat mektubu yatırıp ihaleye katılan lim. şirket temsilcilerine ihale edilmiştir.
Satış Zaptında imzası bulunanlar satışın normal şartlar altında yapıldığını belirtmiş, satışı yapılan taşınmazın yarı hissesine sahip olan şahitlerden Şükrü Taşkın ihaleye girmek istyenlere mani olunmadığını bir saat beklendiğini bundan sonra şirket temsilcisine ihalenin yapıldığını bildirmiş, diğer bir tanık ve resmi tellal dahi bu hususu teyit etmiştir.
Davacı şahidi Oktay Harman kendisinin de satışa girmek istediğini ihaleye sokulmadığını kendisinin da alıcı olarak geldiğini bildirmiş davacının diğer iki şahidi salih ve Metin Mahalden bizi nasıl ihalye sokmazsınız gibi laflar işittiklerini Avukatın tanıklık yaparmısın diye söylediğini beyan etmiş, iflas masa memuru şahit Oktay Harman'ın ihaleye girmek için geldiğini, satış ilanındaki teminatı göstermesini istediğini cevaben teminat için çocuğu gönderdiğini söylediğini, bu meyanda içeri dışarı girip çıktığını, teminat getirmediğini bildirmiş, şahit yarı hisse sahibi Şükrü Taşkın ikinci defa dinlendiğinde ihaleye sokmama durumu mevcut olmadığını bildirmiştir. Şahit Oktay Harman'ın teminat yatırdığı veya yatırmak istediği halde iflas masasınca kabul edilmediği hakkında davanın kabulünü gerektirir bir delil getirilmediği teminat olmadan ihaleye sokulmamakta olaya ve yasaya uymayan bir cihet bulunmadığı teminat mevcut olmadığından, şahit Oktay'ın ihaleye girmesinin söz konusu bulunmadığı teminatsız girmek hususunda bir talebi olmadığından bu cihedin satış zaptına geçirilmesine gerek bulunmadığı düşünülmeden mücerret bu şahidin sözlerine atfen beyanda bulunan Salih ve Metin'in ifadeleri ile muhammen bedel üzerinde satışın gerçekleştiği de nazara alınmadan ihalenin feshine karar verilmesi bedel üzerinde satışın gerçekleştiği de nazara alınmadan ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmsi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 7.2.1990 tarihinde BOZULMASINA, oybirliği ile karar verildi.