 |
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1989/5-619
K. 1989/677
T. 20.12.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "Kamulaştırma Bedelinin Arttırımı " davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ( İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi )nce davanın kabulüne dair verilen 16.9.1988 gün ve 257-672 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin 29.5.1989 gün ve 24767-11595 sayılı ilamıyla; ( ... 1- Dava konusu taşınmaz mal Bakanlar Kurulu'nca kabul edilen 11 .1.1987 günlü serbest bölge ilanına ilişkin kararname dayanak yapılarak kamulaştırılmıştır. Bu gibi hallerde kamulaştırma günü kamulaştırma emrinin verildiği gündür. Kamulaştırma emri getirilip 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 15113. maddesindeki şartların oluştuğu belirlenmeden tebliğ tarihine göre biçilmesi,
2- Kabule göre de; aynı avukat tarafından takip edilen aynı nitelikteki birden çok işlerde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 4/2. maddesi gereğince davacı lehine verilen avukatlık ücretinden indirme yapılmaması, doğru görülmemiştir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davalı vekili
KARAR : Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle kişilerin malik bulundukları taşınmazların imar planında kamu hizmetine özgülenmesinde ve bunların kamulaştırılmasında kamu yararı bulunduğu aşikardır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun kamu yararı kararının onay merciini düzenleyen 6. maddesinin son fıkrasında bu husus benimsenerek "onaylı imar planına veya ilgili Bakanlıklarca onaylı özel plan ve projesine göre yapılacak hizmetler için ayrıca kamu yararı kararı alınmasına ve onaylanmasına gerek yoktur. Bu durumlarda yetkili icra organınca kamulaştırma işlemine başlanıldığını gösteren bir karar alınır" hükmü getirilmiştir. Bu karar kamu yararı kararı alınmasına ve onaylanmasına gerek olmadığı hallerde söz konusu edilen kamulaştırma işlemine başlama diğer bir anlatımla kamulaştırma emrinin verildiği karardır.
Bu kabulün tabii sonucu da kamulaştırma gününün kamulaştırma emrinin verildiği gün olduğudur. Olayda kamulaştırma işlemi 11.1.1987 günlü Bakanlar Kurulu Kararnamesine dayanılarak yapılmıştır. Anılan "İzmir Gaziemir Serbest Bölge Kurulmasına Dair" Kararnamede içeriği itibariyle kamulaştırma bedelinin arttırılması istenilen taşınmazında dahil bulunduğu bölgenin bu amaçla kamulaştırılması gereğine işaret eden projenin kabulü öngörülmüştür. Kamulaştırma emri niteliğinde değildir. Nitekim yetkili kılınan idari merci tarafından ayrıca kamulaştırma işlemine başlanıldığına ilişkin bir karar alınmıştır.
O halde kamulaştırma emrinin verildiği gün belirlenip buna göre 2942 sayılı Yasanın 15/13. maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmadan bu koşulların oluştuğunun benimsenerek değer tesbiti yapılması doğru değildir. Bu itibarla, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ),20.12.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.