 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1989/597
K: 1990/37
T: 31.01.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "rücuan alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İzmir 1. İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 17.2.1989 gün ve 1988/893-1989/49 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 25.4.1989 gün ve 1989/2164-3661 sayılı ilamı: (..Sigortalının 18.6.1986 tarihinden sonraki çalışmaları Sosyal Sigortalar Kurumunun Tepecik Hastanesi raporuna dayandığından anılan tarihten sonraki tedaviler nedeniyle yapılan masraflar 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 41. maddesine dayanılarak işverenden istenemez. 1987/467 esas sayılı davanın tarafları aynı olmakla beraber müddeabihi ve maddi vakıalar farklı olduğundan o davada verilen kararın tesbite ilişkin bölümü bu davada kesin delil teşkil etmez. Davalının savunması ile ilgili deliller toplanıp, sigortalı ağır ve tehlikeli işte çalıştırılmamış ise, raporlar karşısında 506 sayılı Kanunun 41. maddesi koşullarının oluşmayacağı, meydana gelen Kurum zararı ile davalının fiili arasında uygun neden sonuç bağı bulunmayacağı düşünülerek 18.6.1986 tarihinden sonraki tedavi giderleri ile ilgili istemin reddi gerekirken kabulü isabetsizdir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Davanın Yasal dayanağı, dava dilekçesinde de ileri sürüldüğü üzere 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 41. maddesidir. "Bünyece elverişli olmadıkları işlerde çalıştırılanlar" başlığı altında düzenlenen bu madde çalışma mevzuatına görre sağlık raporu alınması gerektiği halde böyle bir rapora dayanılmaksızın veya eldeki rapora aykırı olarak bünyece elverişli bulunmadığı işte çalıştırılan sigortalının, bu işe girişinden önce var olduğu tespit edilen veya bünyece elverişli bulunmadığı işte çalıştırılması sonucu meydana gelen hastalığı için kurumca yapılan Hastalık Sigortası masraflarının tümü işverene ödettirilir, hükmünü getirmiştir.
Bu maddeye göre, işverenin kuruma karşı parasal sorumluluğunun doğması için, aşağıda yazılı koşulların tümünün gyerçekleşmiş olması yani,
1 - Çalışma mevzuatına (çalışma hayatını düzenleyen Yasa, tüzük kararname ve yönetmelik hükümleri) göre, işçi yönünden sağlık raporu alınması gerektiği halde,
a - Böyle bir rapora dayanılmaksızın,
b - veya eldeki rapora aykırı olarak,
"BÜNYECE ELVERİŞLİ BULUNMADIĞI İŞTE SİGORTALI ÇALIŞTIRILMIŞ OLMASI
2 - Sigortalının hastalığının
a - Bu işe girişinden önce var olduğunun saptanması,
b - veya, böyle bir işte çalıştırılması sonucu meydana gelmesi
3 - Bu hastalık nedeniyle Kurumca, hastalık sigortası hükümleri (bkz. 506 sayılı Yasa m. 32 vd.) gereği masraf yapılmış olması gerekmektedir.
Kuşkusuz, kurumun giderlerde bulunmasına neden olan hastalık olayı ile işverenin yükümünü yerine getirmemesi arasında bağlantı olması da şarttır. İşverenin yükümünü yerine getirmemesinin (uygun neden sonuç bağı çerçevesinde) sonucu bulunmayan kurum giderlerinden işveren sorumlu değildir." (bkz. Mustafa Çenberci Sosyal Sigortalar Kanunu şerhi 1977 sh. 407).
Bu açıklamaların ışığı altına somut olaya yaklaşıldığında davalının sigortalıyı ağır ve tehlikeli işte çalıştırmadığı elektrik malzemesi satışında istihdam ettiği yolundaki savunmasının incelenmesi gerekeceği aşikardır. O itibarla mahkemece 506 sayılı Kanunun 41. maddesinde öngörülen sorumluluk koşullarının ve olayda uygun sebep sonuç bağının bulunup bulunmadığı yöntemince araştırılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsizdir. Nitekim Hukuk Genel Kurulunun 14.4.1982 gün 1679- 360 ve 29.11.1989 gün 326 - 620 sayılı kararlarında da aynı ilke benimsenmiştir.
Bu durumda direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 31.1.1990 gününde oybirliği ile karar verildi.