 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1989/368
K: 1989/462
T: 04.10.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "Tahliye ve Alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; KARŞIYAKA 2. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 7.12.1988 gün ve 1988/1229-1586 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 9.3.1989 gün ve 1989/1601-4126 sayılı ilamı:
(.. B.K.nun 260. maddesi uyarınca temerrüt sebebine dayalı tahliye davasını kiralayanın açması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden kimsenin önceden kiracıya ihbar göndererek malik olduğunu, kira bedellerinin bundan sonra kendisine ödenmesini istemesi bu sonuçsuz kalırsa şartlara haiz temerrüt ihtarı tebliğ ettirmesi ondan sonra dava açması gerekir. Dava hakkına ilişkin bu hususun mahkemece kendiliğinden gözetilmesi icapeder.
Olayımızda 11.2.1985 başlangıç tarihli kira sözleşmesi kiralayan sıfatıyla Veli Şentürk ile davalı arasında yapılmıştır. Temerrüt İhtarı Selami Şentürk tarafından keşide edilmiş, davada bu şahıs tarafından açılmıştır. Selami Şentürk kiralayan olmadığından temerrüt davasının bunun tarafından açılması mümkün değildir. Dava ehliyeti bakımından red kararı gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : B.K.nun 260. maddesinden kaynaklanan temerrüt sebebine dayalı tahliye davasının kiralayan tarafından açılması gerekir. Olayda dava, kiralayan değil, malik tarafından açılmıştır. Ne var ki, tüm dosya içeriğinden ve özellikle getirtilen tevdi yeri tesbiti isteğine ilişkin dosyaya bizzat davalı kiracı tarafından ibraz edilen P.T.T. makbuzlarından davalının temerrüt ihtarnamesinden çok önce çekişmeli taşınmaza ait kira bağıtı nedeniyle muhatabının kiralayan Veli Şentürk değil bunun damadı olan malik davacı Selami Şentürk olduğunu bildiği anlaşılmaktadır. Zira, davalı kiralanana ait kira parasını her ay muntazaman konutta ödemeli olarak, davacı malik Selami'nin adresine göndermiştir.
Bu itibarla uyuşmazlığın niteliğine göre olayda davacı malik Selami Şentürk'ün aktif dava ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerekir. Mahkemenin bu yöne değinen direnmesi usul ve yasaya uygun olmakla yerindedir. Ancak, işin esası incelenmediği cihetle dosya Özel Dairesine gönderilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme kararı uygun görüldüğü cihetle sair hususlara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 6. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 4.10.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.