 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1989/334
K: 1989/418
T: 07.06.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadıköy Asliye 1. Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 9.12.1987 gün ve 1986/557 E. 1987/905 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 4.7.1988 gün ve 1988/6717-7342 sayılı ilamı:
(...Dosyada mevcut İstanbul Asliye 3. Hukuk Mahkemesine ait 1982/682 esas sayılı dosyanın incelenmesinden davacı kocanın 22.12.1982 tarihinde şiddetli geçimsizliğe dayalı olarak eşi hakkında açtığı boşanma davasının takip edilmeyerek 31.5.1983 tarihinde müracaata bırakıldığı ve 31.5.1984 tarihinde de açılmamış sayılmasına karar verildiği, öte yandan bu dosyadaki delillerden de ilk boşanma davasından sonra tarafların barışıp birleştikleri ve yeniden karı koca yaşantısına devam ettikleri anlaşılmıştır.
Şüphesiz davacının barışmadan önceki olaylara dayanarak yeniden boşanma davası açmaya hakkı yoktur. Başka bir anlatımla barışmakla davacının o tarihten önceki olayları hoşgörü ile karşıladığının kabulü gerekmektedir.
Ancak davacı tanıklarından özellikle Nurettin Savaş ve Lokman Erdem'in ifadelerinde değindikleri hakaretle ilgili söz ve hareketlerin, hangi tarihte söylendiği kesinlikle anlaşılmamaktadır. O halde bu tanık ifadelerine yeniden müracaat edilerek olayın cereyan ettiği tarihin kesinlikle tesbiti gerekmektedir.
Öte yandan müşterek çocuğun kurs parası olarak koca tarafından davalıya verilen aylık altmışbin liranın kurs idaresine yatırılıp yatırılmadığının ilgili yerden araştırılması ve teslim edilmiş ise belgesinin dosyaya konulması lazımdır. Açıklanan bu yönlerin kesinlikle tesbiti bütün deliller birlikte tartışılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Bu yönün gözetilmemiş olması usul ve kanuna aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Yerel mahkemenin ilk kararı Özel Dairece yukarıda metni alınan iki hususun tahkiki yönünden bozulmuşsa da belirtilen hususların araştırılmasına gerek bulunmadığı düşüncesiyle direnilmiştir. Gerçekten toplanan deliller ve bozmanın taalluk ettiği delilin mahiyeti ve olaya etkisi itibariyle o yönler üzerinde yeniden araştırmaya gerek görülmemiştir. Direnme açıklanan nedenlerle yerinde görülmüştür. Genel Kurulda müzakereler sırasında diğer yönlerden temyiz incelemesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerektiği görüşü ileri sürülmüşse de çoğunluk, mahkemenin direnme gerekçesi karşısında temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulunda yapılması gerektiği sonucuna oyçokluğuyla varmıştır. Bu suretle yapılan temyiz incelemesinde:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, 7.6.1989 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.