 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1989/178
K: 1989/252
T: 05.04.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Karabük Kadastro Mahkemesince görevsizliğe dair verilen 9.2.1988 gün ve 5 - 5 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 5.5.1988 gün ve 3592 - 3595 sayılı ilamiyle; (... 2613 sayılı Kanuna göre kurulan kadastro mahkemeleri 5572 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle kaldırılmış ve bu mahkemelerde görülen işlerin genel mahkemelerde 2614 sayılı Kanun hükümleri dairesinde bakılacağı aynı maddede belirtilmiştir. Genel mahkemenin diğer işleri arasında 2613 sayılı Yasa uygulamasından kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümü işşinin de girmesi bu mahkemeye kadastro mahkemesi sıfatı vermez. Olmayan bir mahkemenin sıfatından da sözedilemez. Ne var ki uyygulamada mahkemeye intikal ettirilen işin mahiyetini belirtme bakımından (kadastro) sözcüğünün kullanılması ve hatta hatalı olarak (Kadastro Mahkemesi sıfatıyla) deyimine yer verilmesi genel mahkemenin durumu etkilemez.
Olayımızda dava dilekçesinin düzenlenme tarihi dikkate alındığında o tarihte kadastro mahkemesi bulunmadığı görülür. Dilekçe Asliye Hukuk Hakimliğine hitaben verilmiştir. Yukarıda belirtildiği üzere ayrıca bir sıfat eklenmesi önem taşımaz. Mahkemece tensip tutanağı başına genel mahkeme tutanağı olduğu işaret edilmiş ve davaya genel mahkeme olarak bakılmıştır. Kadastro tahdidinin kesinleşmesinden sonra bu davanın açıldığının anlaşılması üzerine mahkemece yapılacak iş başlangıçta harçsız olarak verilen dava dilekçesinin dava değerine göre harcını ikmal ettirip genel hükümlere göre davayı yürüterek bir sonuca ulaştırmaktan ibarettir. 3402 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesiyle bu Kanunun geçici 1 inci maddesine göre sadece tapulama mahkemeleri kadastro mahkemesi adını alır. Yoksa genel mahkemeler kendiliğinden kadastro mahkemesi olmaz. Davanın görülmekte olduğu Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 3402 sayılı Kanunun 24 üncü maddesine göre kurulmuş Kadastro Mahkemesine bir devir kararı da yoktur. Şu halde, Asliye Hukuk Mahkemesinin, davaya Asliye Hukuk Mahkemesince bakılması gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı vermesi usul ve yasaya aykırıdır. Karar başlığına (Kadastro Mahkemesi) veya (Kadastro sıfatıyla) sözleinin yazılmış olması davanın görüldüğü mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olmasını ortadan kaldırmaz.
Şu halde, yukarıda açıklandığı üzere peşin harç ikmal ettirilerek davaya devam olunmak üzere, görevsizlik kararının bozulması gerekmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davacı vekili
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Dava neticeten tahdidi kesinleşen kadastro ile ilgili bir dava olup genel mahkemede bakılması icabeder. Mahkemece bu dava tapulama mahkemesi esasına kaydedilmiş bulunmasına göre genel mahkemede görülmesi gerekeceğinden verilen görevsizlik kararı yerindedir. O halde direnme kararı onanmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenle ONANMASINA 5.4.1989 gününde, oybirliğiyle karar verildi.