 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1988/879
K: 1989/99
T: 22.02.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Eyüp 2. Asilye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesini 3.3.1988 gün ve 24755-3616 sayılı ilamiyle; (...Olayda davacı ve müdahiller kendilerinin mülkiyetinde olan yerlerin 221 sayılı Yasanın koşulları olmadan hasımsız olarak açılan dava sonunda Hazine adına tapuya tescil edilmiş olduğunu ileri sürerek bu kaydın iptalini istemişlerdir. davada halli gereken konu, dava mavzuu yerlerde idarenin 9 Ekim 1950 gününden önce Kamulaştırma Yasasının gözönünde tuttuğu bir amacı gerçekleştirmek için el koyarak fiilen bu amaca tahsis etmiş olup olmadığının belirlenmesidir.
Her ne kadar dairenin önceki onama kararında tapu kayıtlarını nizalı yere ait olduğunda bir uyuşmazlık olmadığından, kayıtlarının mahallinde uygulanmamış bulunması etkili görülmemiş denilmiş ise de idarenin kamulaştırma amcına yönelik şekilde fiilen kullanıldığı yerlerin davacı tapularının kapsamı yerlerle ilişkisinin belirlenmesi; başka deyimle 221 sayılı yasa koşullarının gerçekleştiği yerlerin, davacı tapularının konusu sahayı tamamen kapsayıp sapsamadığı veya hangi kısımlarına rastladığının saptanması da davanın halli bakımından gerekli bulunmuştur. Bu nedenle davacı müdahillerin dayandıkları tapu kayıtarı yerel bilirkişilerce mahalline uygulanarak, fenni bilirkişilerce de iptali istenen kayıtların haritası üzerinde ait olduğu sahalar belirtilmelidir ve davalı idarenin seferi amaçlarla kullanıldığı bölgelerini de davacı tapuları konusu yerleri tamamen kapsayıp kapsamadığı tesbit edilmelidir.
Ayrıca 221 sayılı yasa gereği bir yerin idare adına tescil edilebilmesi için kamulaştırma amacına uygun bir tesis yaptırması zorunlu olduğundan sanki o yerin zemininin kamulaştırma ile mülkiyeti kazanılmış gibi olacaktır. Eğer idare yaptıracağı tesisi kullanma veya yerleşim amacını gerçekleştirmek için bir yeri kira ile elde etmiş ise kira sözleşmesinin sonucuna kadar kiralanan yerlerin içeriği alanlar hakkında 221 sayılı yasa uygulanamaz. böyle olunca varlığından söz edilen kira sözleşmeleri getirtilmeli; konusu, kapsamı, başlangıç ve sona eriş tarihleri tesbit edilerek mahaline uygulanmalı ve haritasında da belirlenmelidir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: 1 - Davacılar vekili.
2 - Davaya katılanlar vekili.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, genel hükümlere göre açılmış bulunan tapu iptali ve tescil davasıdır. Davaya konu 75 pafta, 2 ada, 1 parsel sayılı taşınmaz 1958 yılında 2613 saylı yasa hükmü gereğince çiftlik mer'ası olarak tahdit ve tesbit edilmiş ve fakat Eyüp Asliye 1. Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğu sebebiyle malik hanesi boş bırakılmıştır.
Geometrik şekli tesbit edilen ve fakat malik hanesi boş bırakılan kadostro tahdit ve tesbitlerinde 2613 sayılı yasa hükümlerine göre, malik hanesinin belirlenmesi için davaya kadastro mahkemesinde bakılması gerekir. Nitekim bu maksatla, kadastro mahkemesinde bakılması gerekir. Nitekim bu maksatla, kadastro davalarına bakmakla görevli Eyüp 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış bulunan ve mahkemenin 1958/697 esasında kaytılı dava dosyası hakkında verilen karar, özel Dairece bozulmuş ve bozmadan sonra 1980/199 esasında kaydı yapılan dosya halen derdest bulunmaktadır. Her ne kadar Eyüp 1. Asile Hukuk Mahkemesinin 1980/199 esasında kayıtlı dava dosyasında, bu davanın sonucu beklenilmekte ise de, ortada görev hususunu ve dolayısıyla kamu düzenini alakadar eden bir husus bulunmaktadır. Bu nedenlerle davaya bakmakla kadastro mahkemesi görevli olduğundan asliye hukuk mahkemesince verilen kararın görev yönünden bozulması gerekir.
SONUÇ : Davacı ve davaya katılanlar vekillerin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı görev yönünden BOZULMASINA 22.2.1989 gününde oyçokluğuya karar verildi.