 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1988/725
K: 1988/970
T: 30.11.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "tesbit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 1. iş Mahkemesince davanın reddine dair verilen 11.8.1988 gün ve 332-112 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 31.5.1988 gün ve 2263-3581 sayılı ilamı: (.. Davada sonuç olarak 3.5.1976 tarihleri arasındaki sigortalılığın iptali işleminin iptali ile anılan tarihler arasında sigortalı sayılması gerektiğinin tesbiti istenmiştir.
Davacının Nisan 1960 - 1970/3. dönem arasında çeşitli işyerlerinde hizmet akdi ile geçen primleri ödenmiş 772 günlük çalışması ve 5 yıldan fazla sigortalılığı bulunduğu dosya arasında bulunan bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Bu nedenle, istek koşulu dışında 3.5.1976 tarihinde, prim ödeme gün sayısı ve sigortalık süresi bakımından 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 85. maddesi koşullarının oluştuğu tartışmasızdır. (Davacının 3.5.1976 - 12.5.1976 tarihleri arasında çalışmış gösterilerek primin ödenmesindeki amacın Sosyal güvenliğe kavuşmak, Sosyal Sigortalar Kurumundan yaşlılık aylığı almak olduğu) 1479 sayılı Kanun açısından ise, yaşlılık aylığı koşullarının oluşmadığı ortadadır. Davacının 3.5.1976 tarihinde kuruma müracaat edip isteğe bağlı sigortalı olması daha sonrada yaşlılık aylığı bağlanması için başvurması halinde, yaşlılık aylığı koşullarının gerçekleşmiş olacağı da açıktır. Amaç, Sosyal Güvenliğe kavuşmak, Sosyal Sigortalar Kurumundan yaşlılık aylığı almak olduğuna göre, isteğe bağlı sigortalı olmak suretiyle yaşlılık aylığına hak kazanmak yerine, 8 gün fiili çalışmış gibi işlem yapılmasındaki yanlışlığın yaşlılık aylığı koşullarını ortadan kaldıracak şekilde değil, olabileceğince sigortalıya hak verecek biçimde değerlendirilmesi gereği de ortadadır. Bu nedenle, anılan zaman kesiti için fiili çalışma olmadan prim ödenmiş olması, isteğe bağlı sigortalılığın istem koşulunu oluşturduğunun kabulü gerekir.
Mahkemece, 3.5.1976 - 12.5.1976 tarihleri arasındaki prim ödemelerinin isteğe bağlı sigortalılığın istem koşulu olarak değerlendirilip, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 85. maddesi unsurlarının da bulunduğu gözetilerek taksit prim farkı ödenmek kaydı ile Kurumun iptal işleminin iptaline karar vermek gerekirken, yazılı biçimde hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulanca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA 30.11.1988 oybirliği ile karar verildi.