 |
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1988/709
K: 1988/941
T: 16.11.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ORHANELİ Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 15.4.1987 gün ve 1984/471 - 1987/152 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 10.12.1987 gün ve 9435 - 11992 sayılı ilamı (... Dava ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tesçil isteğine ilişkindir. Mahkemece temlik edenin akit tarihinde hukuksal ehliyete sahip bulunduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği gibi ehliyetsizlik, irade bildirimini geçersiz kılar ve bu durumdaki kişi tarafından yapılan temliki işlem hukuksal bir sonuç doğurmaz. Diğer bir anlatımla temyiz kudretinden yoksun olan kişinin işlemi batıldır (MK. mad. 15). O halde uyuşmazlık temlik edenin sözleşmenin yapıldığı 23.10.1983 tarihinde hukuki ehliyete sahip olup olmadığının belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Her ne kadar dosya içeriğine bulunan ve temlik edenin vesayet altına alınmasına esas teşkil eden Adli Tıp Bursa Şubesi Müdürü Dr. Servet tarafından verilen rapordan "temlik edenin hukuki tasarruflarının istimale salih olmadığı " bildirilmekte isede anılan rapor 8.5.1984 tarihlidir. Temlikten sonra alınmıştır. Ve yine dosyada bulunan ve "temlik edenin akli melekelerinin yerinde olduğuna dair" sağlık ocağı tabibi tarafından verilen 26.2.1986 günlü raporlar da çelişmektedir. Kaldıki vesayet dosyası getirtilip incelenmemiş, temlik edenin gözlem altında tutulup tutulmadığı araştırılmamış ve müşahade ile ilgili belgeler istenmemiştir. Diğer taraftan davacı dava konusu hisselerin temlik eden tarafından davalıya satıldığını ileri sürmüş, davalı vekili ise 14.11.1985 günlü oturumda (müvekkiline düşmeyeceğini) savunmuştur. Tapu kayıtlarının incelenmesinden de davalıya hisselerin 28.10.1983 tarihinde tapulama komisyonu kararı ile intikal ettiği anlaşılmaktadır. Ayrıca davalıya yapılan hisse temlikinin nedeni belirlenmiş değildir. O halde yapılacak iş vesayet dosyası ile varsa müşahade ile ilgili belgelerin getirilmesi ve temlikin yapıldığı 28.10.1983 tarihinde temlik edenin hukuki ehliyete sahip olup olmadığının saptanması için tüm dosyanın Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'na gönderilmesi ve davalıya yapılan temlikin nedeninin araştırması hususlarından ibarettir. Noksan inceleme ile hüküm kurulması isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü :
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazların kabulü ile direnme kararının özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 16.11.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.