Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1988/12-779
K. 1989/53
T. 22.02.1989

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki davadan dolayı, bozma üzerine direnme yoluyla; Ankara İcra Tetkik Mercii`nden verilen 14.9.1987 gün ve 1037-1037 sayılı kararın bozulmasını kapsayan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu`ndan çıkan 24.2.1988 gün, 1988/12-39 Esas, 1988/114 Karar sayılı ilamın, karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi davacı vekilleri tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; Hukuk Genel Kurulu`nca dilekçe, düzeltilmesi istenen ilam ve dosyadaki ilgili bütün kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü :
Hukuk Genel Kurulu`nda görüşmeler sırasında düzeltilmesi istenilen kararın gerekçesinde göreve değinilmesi itibariyle HUMK`nun 340/III-3 maddesindeki görevsizlik kararları hakkında da karar düzeltme yoluna gidilemeyeceği yolundaki hüküm karşısında karar düzeltme yolunun açık olup olmadığı konusu 7.12.1988 günlü oturumda görüşülüp tartışılmış İcra ve İflas Kanunu`nun 366. maddesinde Yargıtay 12. Hukuk Dairesi`nin herhangi bir ayırım yapılmadan tüm kararları aleyhine ongün içinde karar tashihi yoluna gidilebilir şeklindeki özel hüküm uyarınca karar düzeltme yolunun açık olduğu sonucuna varılarak bu defa kararın temyiz kabiliyetini haiz bulunup bulunmadığı tartışılmış ancak bu konuda yeterli çoğunluk sağlanamadığından toplantı ertelenmiş ; ikinci görüşmede İcra ve İflas Kanunu`nun 366. maddesinin 3. fıkrasında "Yargıtay İcra ve İflas Dairesi`nin Hukuk ve Ceza Kararlarına karşı genel hükümlere göre ısrar olunabilir" şeklinde direnme kararlarında Genel hükümlere yapılan gönderme nedeniyle uygulanması gereken HUMK`nun hükümleri karşısında karar düzeltme yolunun, göreve ilişkin kararın söz konusu olduğu gerekçesiyle karar düzeltme yolunun kapalı olduğu benimsenerek karar düzeltme dilekçesinin kesinlik sebebiyle reddi yönüne gidilmişse de yukarıda ayrıntılarıyla açıklandığı üzere Hukuk Genel Kurulu`nca 7.12.1988 günlü toplantıda karar düzeltme yolunun açık olduğu da sorun olarak çözümlenip karara varıldıktan sonra, aksi yönde bir sonuca varılmış bulunmasının yok hükmünde sayılması gerektiği benimsenerek, ilk görüşmede yeterli çoğunluk sağlanmayan temyiz kabiliyetinin bulunup bulunmadığı sonucunun incelenmesine geçilmiş İcra ve İflas Kanunu`nun 363/10. maddesi hükümleri kapsamında kabul edilen kararın temyiz kabiliyeti bulunduğu sonucuna varılarak işin esası incelenerek gereği görüşüldü :
SONUÇ : Düzeltilmesi istenilen Hukuk Genel Kurulu kararında gösterilen gerektirici nedenlere, sıra cetveline alınan bir alacağı merciin sıra cetvelinden çıkaramayacağına, tetkik merciinin bu hususu çözümlemekle görevli bulunmamasına ve bu nedenlerle de HUMK`nun 440. maddesinde yazılı sebeplerden hiçbirisine dayanmayan ve yerinde olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE , 7.12.1988 günü yapılan ilk görüşmede üçte iki karar çoğunluğu sağlanamadığından, ikinci görüşmede salt çoğunlukla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
1 - Hukuk Genel Kurulu evvela ön mesele üzerinde durmuştur :
Karar düzeltme yolunun açık olup olmadığı tartışılmış, gerek İİK`nun 366`ıncı maddesi sarahatı, gerekse görevle ilgili bir bozmanın mevcut bulunmadığı görüşünden hareketle ve oybirliği ile, karar düzeltme istenebileceği sonucuna varıldıktan sonra direnme kararının temyizi kabil olup olmadığının tespiti ile ilgili müzakere bölümüne geçilmiştir.
2 - Hukuk Genel Kurulu`nun bozma kararının altındaki evvelki muhalefet yazımızdaki gerekçeyi aynen tekrar ederiz. HGK`.İİK`nun 384`üncü maddesinin ( 2 ) numaralı bendindeki görevle ilgili hükmün olayda uygulanamayacağı sonucuna ulaşmakla beraber, bu defa gerekçeyi değiştirerek anılan maddenin ( 10 )`ncu bendine temas ettiği görüşünden hareketle merciin ısrar kararının temyizi kabil olduğunu oyçokluğu ile benimsememiştir.
Olayda, kesinleşmiş merci kararına uymayan iflas idaresinin kararına yönelik şikayet bahis konusudur. Aksi düşünülse de ve faraza konuya çoğunluğun ele aldığı şekilde yaklaşılsa dahi, Özel Daire bozma kararında belirtildiği üzere, ( sıra cetveline alınan alacağın tamamen silinmesi ) isteği mahkemede dava yolu ile halli gerektiğinden İİK`nun ( 10. ) bendi hükmü ile bu yönden en ufak bir irtibat yoktur.
Bu bentde kastedilen itiraz, bir alacaklının, diğer bir alacak iddiasının sıra cetvelinde aldığı sıraya ilişkindir. Yani o alacağın kendi alacağından sonraya alınması veya her iki isteğe aynı sırada yer verilmesi biçiminde merciye iletilen itirazlarla ilgili olarak verilmiş merci kararlarına karşı temyiz yolun İİK. 363`üncü maddenin ( 10. )`uncu bendi ile açılmıştır. Diğer bir ifade ile İİK. 142 son, İİK. 235/son maddeleri uygulanmasına müteallik merci kararlarına yöneltilmiş temyiz dilekçeleri kastedilmiştir.
O halde, merciin direnme kararında bu biçimde ( sırayla ilgili ) durum mevcut olmadığından ( 10 )`uncu bent hükmü uygulanamaz, karar düzeltme isteğinin reddi, şu hali ile İİK`na tamamen ters düşmüştür.
3 - İİK`nun 226`ncı maddesi uyarınca İflas İdaresi masanın menfaatini gözetmekle yükümlüdür. Masanın yararına verilmiş merci kararını temyiz edemez, Hukuki menfaat unsuru olayda yoktur.
4 - Karar düzeltme isteği esas yönünden de yerindedir. Şöyle ki ;
İİK. 223`üncü maddesine temas eden ihtilaf İİK. 235`inci madde ile karıştırılmış olup, Hukuk Genel Kurulu Kararı ile 223`üncü madde fiilen ilga edilmiştir .
İflas İdaresi, merciin kararına uymak zorundadır. İİK. 227`inci maddeye, 3494 sayılı Kanun`la getirilmiş olan iflas idaresinin merciin kararına karşı itiraz veya temyiz yoluna gidemiyeceğinden müessir yeni hüküm, kanun yapıcının maksadını çok açık biçimde ortaya koymuştur.
Kaldı ki, sıra cetveline bir alacağın kaydedilmesi, kabul edilebilir belgeye dayanmasına bağlıdır. Hiçbir belge ibraz olunmadığı halde, müflisin mahiyeti anlaşılmayan ve belgeye istinat etmeyen defterindeki kayda değer verilmek suretiyle 6 milyara yaklaşan bir alacak deftere kaydedilemez. Aksine kabul biçimi, hem diğer alacaklıların hem iflas masasının menfaatlerine ters düşer.
Direnme kararı bu yönleriyle esas yönünden de haklıdır, karar düzeltme isteği kabul edilmeli idi. Olayda, merci kararının temas ettiği madde İİK. 223`üncü maddesidir.
SONUÇ : Açıkladığım gerekçeler nedeni ile, karar düzeltme isteğinin reddine çoğunluk kararına katılmıyorum.
Y. Semih ÖKTEMER
( Üye )
KARŞI OY YAZISI
1 - Ankara İcra Hakimliği`nin 17.7.1985 gün ve 1985 gün ve 1985/1151 sayılı kararı, İİK`nun 363`üncü maddesinde sayılan kararlar dışında olduğundan, İflas İdaresi`nin 16.8.1985 kaydiyeli temyiz dilekçesinin reddi gerektiği düşüncesiyle şikayetçi alacaklılar Nurettin ve Galip vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüyle Yargıtay Hukuk Genel Kurulu`nun 24.2.1988 gün ve 1988/114 sayılı bozma kararının kaldırılması ve iflas idaresinin temyiz dilekçesinin reddi gerekir.
2 - 1. bentte açıkladığımız görüş sayın çoğunluk tarafından kabul edilmediği için, işin esası hakkında da düşüncelerimizin açıklanması gerekmiştir.
Her şeyden önce iflas idaresi, gerek iflas dairesi ve gerekse icra tetkik merciinin denetimi altındadır. Bunun sonucu olarak iflas idaresi iflas dairesi ve icra tetkik merciinin kararlarına uymak zorundadır. Başka bir deyişle,ilas idaresi masa yararına olan icra tetkik merciinin kararlarını temyiz edemez. Kaldı ki, iflas idaresi bu temyizinde iflas masasının aleyhine bir durum yaratmış ve milyarlarca liralık borç, iflas masasına yüklenmiştir. Nitekim 3494 sayılı Yasa ile İİK`nun 277`inci maddesine eklenen ikinci fıkrasında öngörüldüğü üzere iflas idaresi, icra tetkik merciinin kararlarını temyiz edemez. Bu kural 25.11.1988 gününde yürürlüğe girmiş olsa bile uygulamada kabul edilen husus eskiden beri aynı doğrultudadır.
Öte yandan şikayetçi alacaklı Nurettin Galip ve vekilinin 4.7.1985 günlü dilekçesinin kapsamı, İİK`nun 235`inci maddesinde öngörülen sıra cetveline yazılan alacaklara itiraz anlamında kabul edilemez. Bu dilekçede, iflas idaresinin görevini yapmadığı ve 28.6.1985 gün ve 1985/143 sayılı kararının iptali istenmiştir. İflas idaresinin usule ve esasa ilişkin tüm kararları ve işlemleri, iflas idaresinin denetimi altındadır. İflas idaresi alacağı kabul ederken bu alacağın varlığına ilişkin kesin deliller ibraz edilmedikçe, alacağı kayıt edemez. Henüz sonuçlanmamış dava dosyasına ait bilirkişi raporunun kabulü yasal dayanaktan yoksundur. Bu nedenlerle iflas idaresinin 28.6.1985 gün ve 143 sayılı kararı geçersizdir. Ankara İcra Hakimliği`nin 14.9.1987 gün ve 1987/1037 sayılı kararı İİK`nun 223 ve 227`inci maddelerine uygun bulunduğundan sayın çoğunluğun görevle ilgili bozma gerekçesine katılmadığından, şikayetinin, karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. Bu düşüncelerle sayın çoğunluğun usul ve yasaya aykırı gerekçesine karşıyım.
Gönen ERİŞ
( 11. Hukuk Dairesi Üyesi )
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini