 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 2000/7-2
Karar no: 2000/7
Tarih: 01.02.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Kaçakçılık suçundan sanık Remezan T...'in 1918 sayılı Yasanın 25/2. maddesi uyarınca 142.141.875 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına, nisbi harç ve vekalet ücreti ile zoralıma ilişkin İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 20.02.1998 gün ve 908/61 sayılı hükmün sanık vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesi 18.11.1999 gün ve 10274/11330 sayı ile hükmün onanmasına karar vermiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı 05.01.2000 gün ve 48868 sayı ile;
"Sanık, suça konu telefonları Kıbrıs'tan gelenlerden satın aldığını söylemiş üç kişinin 1997 yılı Ağustos ayında Kıbrıs'a gidip geldiklerine ilişkin belgeleri sunmuştur. Gümrük Yönetmeliğinin 1189. maddesine göre Kıbrıs'tan 750 DM. tutarında hediyelik eşya getirilmesi olanaklı olup bunların satışını ve alışını engelleyen bir hüküm bulunmamaktadır.
Sanığın ismini bildirdiği şahıslar dinlenip savunma araştırılmalı, kastı tartışılmalıdır." gerekçesiyle itiraz ederek onama kararının kaldırılıp yerel mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
Dosya 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu gereği konuşulup düşünüldü:
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığın kaçakçılık suçundan cezalandırılmasına karar verilen olayda, Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık soruşturmanın genişletilmesine gerek bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Sanığın sahibi bulunduğu mağazaya kaçak ev aletleri getirildiğinin ihbarı üzerine yapılan araştırmada, irsaliye ve faturası bulunmayan 105 adet telefona el konulmuş, sanık hakkında ticaret kaçakçılığı suçundan dava açılmıştır.
Sanık, karakolda alınan ifadesinde suça konu telefonları Mersin serbest bölgede Kıbrıs'tan gelenlerden aldığını, kendisinin getirmediğini, kaçak olduğunu bilmediğini söylemiştir. Duruşmada ise Kıbrıs'tan gelen şahıslardan aldığını söyleyip İsmail Kesen, Lütfi Doğan ve Seyit Alademir adına düzenlenmiş Kıbrıs'a giriş çıkış formlarını sunmuştur. Bu formlarda adı geçenlerin adresleri, açık kimlikleri yer almadığı gibi, Kıbrıs'tan getirdikleri eşyanın nicelik ve niteliği de belli değildir. Bu şahısların adresleri verilmemiş, dinlenmeleri de istenmemiş, telefonları Kıbrıs'tan aldıklarına dair bir belge sunulmamıştır. Sırf beyana dayanılarak ticari nitelikteki eşyanın hediyelik olarak getirildiği de kabul edilemez. Ayrıca, ismi verilen üç kişi tarafından 105 adet telefonun hediyelik eşya kapsamında getirilmesi de olanaksızdır. Gümrük muafiyetinden yararlanılarak getirilen eşyanın satışına engel bir hüküm yoksa da, bu eşyaların yurda yasal yoldan girdiğinin kanıtlanması gerekmektedir.
Öte yandan satmak amacıyla ticari miktar ve nitelikteki eşya alımlarında Vergi Usul Yasasına göre belge düzenlenmesi zorunludur. Eşyanın menşeini kanıtlamada bu belgelerden yararlanılacak ve belgenin kaynağına inilecektir. Olayda, sanık tarafından usulüne uygun şekilde düzenlenmiş bir belge sunulmamıştır.
Yine, itirazda değinilen Ceza Genel Kurulunun 19.12.1994 gün ve 328/350 sayılı kararına konu olayın, oluş bakımından somut olayla örtüşmediği de görülmektedir. Bu itibarla soruşturmanın genişletilmesine gerek olmayıp Yargıtay C.Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmelidir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının REDDİNE, 01.02.2000 günü oybirliği ile karar verildi.