Hukuki.NET

T.C
YARGITAY
Ceza  Genel  Kurulu
Esas no: 2000/4-17
Karar no: 2000/13
Tarih: 08.02.2000

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
Mühür fekketmek suçundan sanık Ali K...'un beraatine ilişkin Karşıyaka 2.Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2.6.1998 gün ve 863/451 sayılı karar, katılan idare vekilinin temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4.Ceza Dairesince 28.4.1999 gün ve 3726/4672 sayı ile;     "... başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak, sanığın, katılan belediyece yöntemine uygun olarak takılan mührü bozarak, çalışmasını sürdürme eyleminin T.C.Yasasının 274/1. madde ve fıkrasına uyduğu gözetilmeden, yasal olmayan gerekçelerle beraat hükmü kurulması" isabetsizliğinden bozulmuştur.
Yerel Mahkeme ise 3.11.1999 gün ve 548-824 sayı ile;
"28.6.1995'te yürürlüğe giren 560 Sayılı KHK.nin 21. maddesi ile 1580 sayılı Belediye Yasasının 15/28. maddesi hükmü yürürlükten kaldırılmış ve bu suretle Belediyelerin su satış istasyonlarını denetleme ve kapatma yetkisi de sona ermiştir." biçimindeki gerekçe ile önceki hükümde direnmiştir.
Bu kararın da, katılan vekili tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma isteyen 18.1.2000 günlü tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
İncelenen dosyaya göre;
Yapılan denetimler sırasında sanığa ait Akstar Su satış İstasyonunun  ruhsatının bulunmadığının ve ürettiği sularda kirlilik unsuru tesbit edildiğinin İzmir Büyükşehir Belediyesi Gıda Kontrol ve Tahlil İşleri Şube Müdürlüğü tarafından yazılı olarak bildirilmesi üzerine 26.6.1996 günü toplanan Büyükşehir Belediye Encümeni, 1580 Sayılı Yasanın 15 nci maddesinin 19 ncu fıkrası gereğince ruhsatı temin edilinceye kadar dava konusu istasyonunun faaliyetinin durdurulmasına karar vermiş ve bu karar, 14.10.1996 tarihinde iş yerine gidilerek ana vana mühürlenmek suretiyle infaz  edilmiş, kapama tutanağı iş yeri sahibi yerine Berna Kalaycı  tarafından imzalanmıştır.
Belirtilen şekilde ve tarihte vazedilen mühürün 17.12.1996 tarihinde sökülmesi nedeniyle hakkında açılan 4.2.1997 günlü ilk kamu davası sonunda, sanığın TCK.nun 274/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmiş, bu karar, 16.10.1997 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Tekrar vazedilen  mühürün, 15.5.1997 tarihinde  söküldüğünün belirlenmesi üzerine 18.7.1997 günlü iddianame ile sanık hakkında bir kamu davası daha açılmış ise de; bu ikinci dava, CMUY.nın 253/3.maddesi uyarınca  reddedilmiştir.
Nihayet yeniden vazedilen mühürün 12.11.1997 tarihli tutanakla tekrar söküldüğünün belirlenmesi ve  su istasyonunun faaliyette bulunduğunun  aynı günün tarihini taşıyan yazar kasa fişi ile belgelenmesi üzerine 29.12.1997 günlü iddianame ile sanık hakkında  incelemenin konusunu oluşturan bu dava açılmıştır.
Yerel Mahkeme 2.6.1998 gün ve 863/451 sayı ile "Sanığın iş yerinin, ruhsat alınıncaya kadar kapatılmasına karar verilmiş olmasına rağmen, su satışına devam etmesi nedeniyle hakkında dava açılmış ise de; Gıda Maddeleri Tüzüğünün 418.maddesine göre kaynak suları işletmek isteyenlerin Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığından tesis izni, bu aşamadan sonra sularını satabilmek için de Sağlık Müdürlüğünden işletme ruhsatı almaları gerekli ve zorunludur. Bu açıklamaya göre, kaynak suyu satışı yapabilmek için İl Sağlık Müdürlüğünden kaynak suyu satış ruhsatı almak ön koşuldur.
Bu kurala aykırılık halinde "usulde paralellik" ilkesi gereği kapatma yetkisi de Büyükşehir Belediyesine ait olmayıp ruhsat veren birime -Sağlık Müdürlüğüne- aittir. Dosya kapsamına ve bu açıklamaları göre, sanığa ait işyerinin kapatılmasında yetki ve hukuka uygunluk bulunmadığından, atılan suçun unsurları oluşmamıştır." biçimindeki gerekçe ile sanığın beraatine karar vermiş, yukarda açıklanan yargılama  evrelerinden sonra dosya Ceza Genel Kuruluna gelmiştir. 
Oluş ve sübutunda uyuşmazlık bulunmayan olayda Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki  uyuşmazlık; sanığa atılan mühür bozma suçunun yasal unsurları itibariyle oluşup oluşmadığına ilişkindir.
İncelenen dosyada, davaya konu  iş yerine çalışma izni verildiğine ilişkin bir belge bulunmadığı gibi, sanığın savunması da çalışma izni bulunduğuna ilişkin olmayıp, belediyece konulan mühürü  bozmadığı biçimindeki inkarından ibarettir.
Uyuşmazlık konusu ile ilgili yasal  düzünlemelerden 1580 sayılı belediye kanunun "belediyenin Vazifeleri" başlıklı 15 nci maddesinin  19 ncu fıkrasında, "Belediye,  kamu, nizam ve yasaklarına  uyma-yan,  kanunen ruhsata tabi iken  ruhsatsız yapılan, beldenin selamet, intizam,  sıhhat ve huzurunu ihlal eden şeylere meydan vermemek ve bunları  menetmek", 28 nci fıkrasında "Umumun yiyeceği, içeceği ve kullanacağı şeylerin satıldığı ve muhafaza olunduğu  mahallerin, umumun içinde yatıp kalkacağı, barınacağı veya bineceği , çalışıp işleyeceği veya hayvanlarını koyacağı yerlerin sıhhı  şartlara uygun olmasını temin  etmek" hükümleri yer almakta iken, 4113 sayılı kanunun verdiği yetkiye dayanılarak Gıdaların Üretimi,  Tüketimi ve Denetlenmesi Konularında Bakanlar Kurulunca 24.6.1995 tarihinde kararlaştırılan 560 sayılı Kanun Hükmündeki Kararnamenin 21. maddesinin 3 ncü fıkrası ile "yiyeceği, içeceği ve" ibareleri, 28 nci fıkra metninden çıkarılmıştır.
Anılan Kararnamenin 17 nci maddesinde "Kaynak ve maden sularının istihsali, uygun şekilde  ambalajlanması ve suların satış esasları Sağlık Bakanlığının iznine tabidir. Bu konudaki usul ve esaslar Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir" hükmüne yer verilmiş 4128 sayılı Yasa ile eklenen 18/A maddesinin (L) bendinde de; 17 nci maddeye aykırı hareket eden iş yerlerinin bu maddedeki şartları yerine getirinceye kadar kapatılıp mühürlenmeleri ve haklarında para cezasından ibaret yaptırım uygulanması öngörülmüştür.
560 sayılı K.H.K.nin 17 nci maddesi hükmüne göre; kaynak ve maden sularının istihsali, uygun şekilde ambalajlanması ve satışına  ilişkin esasları Sağlık Bakanlığının iznine tabi olmakla beraber, kararnamenin 18/A maddesinin uygulanmasını gerektiren hallerde  mühürleme yetkisinin de  münhasıran Sağlık Bakanlığına yada bu bakanlıkça çıkarılacak  yönetmelikte gösterilecek sağlık birimine verildiği söylenemez. Belediye Yasasının 15 nci maddesinin 19 ncu fıkrası ile belediyelere yüklenen görevlerin nitelikleri gözönünde tutulduğunda, kararnamenin 18/A maddesinin uygulanmasını gerektiren durumlarda bu gibi  işyerlerini kapatma ve mühürlenmeye belediyelerin de yetkili olduğunu kabulde zorunluluk vardır, zira ruhsat verme ile denetleme konuları ayrı ayrı olgular olup  Belediye Yasasının 15. maddesinin 19 ncu bendi ruhsatı, diğer bir deyişle çalışma iznini kim verirse versin belediyelere, belediye hudutları içersinde bulunan işyerlerini , belde halkının sağlığı bakımından denetleme ve faaliyetten men etme yetkisi vermiştir. Bu nedenle  belediyenin yetkisiz  olduğu ileri sürülemez. Kaldı ki; Ceza  Genel Kurulunun 12.10.1981 gün ve 273/336 sayılı kararında da belirtildiği gibi "....mühürlemenin  haksız ve usulsüz yapıldığı  kanısı uyanmışsa; yetkili mercilerce  vazolunan mührü kendiliğinden fekketmek yerine, yasal mercilere başvurmak suretiyle haksızlığın giderilmesine çalışılması gerekir".
Sanığın, böyle bir kanaatle de olsa Belediye hudutları içinde bulunan iş yerine vazolunan mührü sökerek kapatılan istasyonda su satışına devam etmesi yasa önünde suçluluğu ortadan kaldırmaz. Atılan suç maddi ve manevi öğesi ile oluşmuştur.
Bu itibarla katılan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme hükmünün  bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ      : Açıklanan nedenlerle Yerel Mahkeme direnme hükmünün istem gibi BOZULMASINA, dosyanın yerine ulaştırılmak üzere Yargıtay C.Başsavcılığına gönderilmesine 8.2.2000  günü oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini