 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 2000/3-102
Karar no: 2000/108
Tarih: 16.05.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Orman Yasasına aykırı davranmak suçundan sanık Hayati B...'ın Orman Yasasının 93/1, 81/2 ve 93/2-3, TCY.nın 71. maddeleri uyarınca 1 yıl 13 ay 6 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına, zoralım tazminat, ağaçlandırma gideri ile nisbi harç tayinine ilişkin Çameli Sulh Ceza Mahkemesince verilen 22.12.1998 gün ve 129/168 sayılı hükmün, sanık ve katılan tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen 3.Ceza Dairesi 4.11.1999 gün ve 10551/11960 sayı ile;
"1- Sanığın 6400 m2 açma eyleminden dolayı Yasanın 93/2. maddesi uyarınca yapılan uygulamada da hükmolunan cezanın vaki tekerrür nedeniyle arttırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Hükümden sonra 1.8.1999 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 28.7.1999 tarih ve 4421 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 647 sayılı Kanunun 5. maddesinin 6 ve 9. fıkralarında yer alan "onbin lira" ibaresi "üç milyon lira" olarak değiştirilmiş bulunmakla, bu değişiklik sanık lehine sonuç doğurduğundan TCK.nun 2/2. madde ve fıkrası dikkate alınarak sanığa verilen hapis cezasının tekerrüre esas alınan 1.500.000 lira ağır para cezasından ibaret geçmiş hükümlülüğü nedeniyle aynı Yasanın 81/2,3,4. fıkraları uyarınca 1 gün arttırılabileceğinin gözetilmemesi" isabetsizliğinden bozmuş,
Yerel Mahkeme 21.12.1999 gün ve 141/136 sayı ile; iki nolu bozmaya uymuş, bir nolu bozmaya ise; "Açma suçu 1997 yılı ilkbaharında işlenmiştir. Sonradan birkaç ağacın kesilmesi, köklenmesi, toprağın ölü veya diri örtüsünün kaldırılması açma tarihini değiştirmeyecektir. Sanığın sabıkasının infaz tarihi 26.6.1997 olup, açmanın 1997 yılı bahar aylarında yapılması nedeniyle, sanık lehine olarak henüz infazın yapılmadığı kabul edilip tekerrür hükümleri uygulanmamıştır. İşgal suçu ise iddianame tarihi olan 1.9.1998 tarihine kadar temadi ettiğinden bu suçtan dolayı verilen ceza tekerrür nedeniyle arttırılmıştır." gerekçesiyle önceki hükümde direnmiştir.
Bu hükmün de Yargıtayca incelenmesi sanık tarafından süresinde istenildiğinden dosya, Yargıtay C.Başsavcılığının "direnme kararı kanuna aykırı ise de aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle onama" istemli 18.4.2000 tarihli tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığın, ormanda tarla açma suçundan cezalandırılmasına karar verilen olayda, Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık; açma tarihinin tespiti ile buna bağlı olarak sanık hakkında önceki sabıkası nedeniyle tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkindir.
Sanığın imzasını taşıyan ve aksi sabit oluncaya kadar geçerli 13.6.1998 tarihli suç tutanağına göre, ormandan açılan toplam 11.350 m2.lik bir alana arpa ve yulaf ekildiği, arpa ekili kısmın 2-3 yıl önce açıldığı, yulaf ekili bölümün ise ilk defa sürüldüğü saptanmış, sanık burayı altı yıl önce satın aldığını, genişletmediğini ve ağaç kesmediğini savunmuştur.
Mahallinde yapılan keşifte amenajman planı ve meşcere haritası zemine uygulanmış, suça konu yerin orman içinde ve 288 nolu bölmede bulunduğu tespit edilmiştir. Sanık tarafından kullanılan yerin iki kısım olduğu, 2250 m2.lik bölümün eskiden beri işgal ve faydalanma altında olup, 6400 m2.lik kısmın ise 1-1,5 sene önce yani 1997 yılı bahar aylarında açıldığı, açma yapılan bu yerdeki 7 adet karaçam ağacının ise 1998 yılında kesildiği, suç tutanağından sonra bu yerin tesviye edilerek iki kademe haline getirildiği, ağaçların köklendiği ve toprakla kapatıldığı, tesviye edildiğinden ölü ve diri toprağın kaldırıldığı serbest orman mühendisi olan bilirkişinin raporunda belirtilmiştir. Bilirkişi ek raporunda, eskiden beri ziraat yapılan bir yer olup orman örtüsünün teşekkül edemeyeceğini, 6400 m2.lik kısmın 1997 yılı baharında açma yapılarak kullanılmaya başlandığını, ağaçlandırma masrafının 1997 yılı cetveline göre hesaplandığını, ağaçların ise 1998 yılında kesilmiş olup buna göre tazminatın belirlendiğini bildirmiştir.
Sanık, eskiden açılan ve işgal ettiği yerin bitişiğinde, bu yerin yaklaşık üç katı miktarındaki bir alanı 1997 yılı ilkbahar aylarında açmaya başlamış, zaman zaman açarak genişlettiği bu yerdeki yedi adet karaçam ağacını kesip köklemekle eylemini tamamlamıştır. Bitki örtüsünün kaldırılması ve ağaçların kesilmesi müstakil birer suç olmayıp açmanın sonucudur. Bu nedenle açma fiiline ilişkin suç tarihi, 1997 yılı bahar ayları olmayıp açmanın tamamlandığı 1998 yılıdır. Sanığın, Çameli Sulh Ceza Mahkemesinin 8.5.1997 gün ve 21/50 sayılı ilamı ile Orman Yasasının 93/2, TCY.nın 59 ve 647 sayılı Yasanın 4.maddesi ile 1.500.000 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ve bu cezası 26.6.1997 günü yani ikinci suç tarihinden önce infaz edilmiştir.
Bu nedenle sanığa Devlet ormanından yeniden tarla açma suçundan dolayı hükmolunan cezanın tekerrür nedeniyle artırılması gerektiğinden bu suça ilişen direnme hükmünün temyiz edenin sıfatı ve CYUY.sının 326/son maddesi nazara alınarak bozulmasına karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan bir Üye, "Dosya kapsamına, mevcut delil durumuna göre sanık, 1997 yılı bahar ayında ormandan tarla açmış ve burayı kullanmaya başlamıştır. Açma işleminin tamam lanıp kullanılmaya başlanmasıyla suç oluşmuştur. 6400 m2.lik bir alanda yer alan az miktardaki, yedi adet ağacın bir yıl sonra yeni bir kasıtla kesilmesi açma suçunun 1998 yılında işlendiğini göstermeyeceği gibi açma suçu mütemadi suç olmayıp açmanın tamamlanmasıyla oluşmaktadır. Kullanılmaya devam olunması ise açma değil işgal ve faydalanma suçunu oluşturur. Bu nedenle direnme kararı isabetlidir." gerekçesiyle karşı oy kullanmıştır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, sanık hakkında Devlet ormanında yeniden tarla açmak suçundan kurulan hükmün CYUY.sının 326 maddesi hükmü de nazara alınmak suretiyle BOZULMASINA, işgal ve faydalanma suçuna ilişkin bozmaya uyulduğundan, uyulan kısım yönünden ise inceleme yapılmak üzere dosyanın 3.Ceza Dairesine gönderilmesine, direnmedeki kanuna aykırılığın belirtilmiş olması itibariyle tebliğnamedeki isteğe uygun olarak 16.5.2000 günü oyçokluğuyla karar verildi.