 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 2000/1-109
Karar no: 2000/113
Tarih: 23.05.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Kasten adam öldürmek suçundan sanık Ahmet T...'ın TCY.nın 448, 81/2-3 ncü maddeleri uyarınca 24 yıl 4 ay 20 gün ağır hapis, bu suça fer'i iştirak etmekten sanık Turgut H...'nın TCY.nın 448, 65/3 ve 59 ncu maddeleri uyarınca 10 yıl ağır hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve haklarında TCY.nın 31, 33 ve 40 ncı maddelerinin uygulanmasına, cürüm işleyenleri saklamak suçundan sanık Hasan G...'in TCY.nın 296/1-2 ve 59 ncu maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Elmalı Ağır Ceza Mahkemesince verilen 3.11.1999 gün ve 209/225 sayılı, kısmen re'sen temyize tâbi olan hüküm, katılan vekilleri, sanık Hasan vekili, sanık Ahmet T... ve O Yer C.Savcısı tarafından sanık Turgut H... lehine temyiz edilmekle dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesince 3.4.2000 gün ve 386/850 sayı ile, sanık Turgut yönünden tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, diğer sanıklar hakkında ise tebliğnameye uygun olarak ONANMIŞTIR.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 10.5.2000 gün ve 7088 sayı ile;
"Maktülün kardeşi olan tanık Adnan Aksoy 4.12.1998 günlü son soruşturmadaki anlatımında "kız kardeşleri Nazife hakkında çıkarılan dedikodu meselesini konuşmak için sanık Turgut'un evine gittiklerini, Turgut'un karısının bu dedikoduyu kendisinin çıkarmadığını söylediğini, olayı Bayram Ç...'ın üstlendiğini, evde herhangi bir kavga döğüş, gürültü patırdı olmadan normal bir şekilde evden ayrıldıklarını" bildirmiştir.
Tanık Ayşe Ş...'in 31.8.1998 günlü jandarma ifadesinde "sanık Ahmet ile elinde tüfek olan Turgut mobiletle giden maktülü durdurdular"
1.9.1998 günlü Cumhuriyet Savcısınca alınan ifadesinde "Ahmet ile Turgut maktülü durdurdular yumrukla vurdular maktül bıçak çekince Turgut sanık Ahmet'in oturduğu yerden tüfeği alıp geldi....."
4.12.1998 günlü son soruşturma ifadesinde ise "sanık Ahmet maktülü durdurdu yumrukla vurdu, maktül bıçak çekince Turgut'a tüfeği getir dedi, Turgut tüfeği getirdi" şeklinde beyanda bulunmuş, ifadeleri arasındaki çelişkiler anlatılıp sorulduğunda ise mahkeme bayanında ısrar etmiştir.
Görüldüğü gibi tanığın anlatımları kendi arasında dahi farklılıklar taşımaktadır. Yüksek Dairece kabul edilen hazırlık beyanları da keza birbirine çelişiktir.
Sanık Turgut, maktül ile sanık Ahmet arasında devam eden kavga esnasında arabasından tüfeğini alıp olay yerine gelerek maktüle "elindeki bıçağı bırak geri çekil" şeklinde ikazda bulunmuş tüfeği maktüle tevcihli olmasına ve maktülün bıçağını bırakmamasına rağmen ateş etmemiş eniştesi olan sanık Ahmet'in müteaddit defalar ateş etsene şeklindeki ikazlarına "ateş edememem o bir insan" şeklinde cevap vermiştir.
Sanık Turgut ister kendiliğinden isterse sanık Ahmet'in talebi üzerine tüfeğini arabasından alarak olay yerine gelsin gayesinin kavgayı ayırmak olduğu açık bir şekilde bellidir.
Sanık Ahmet'in, tüfeği onun elinden alarak öldürme eylemini gerçekleştirmesinde, sanık Turgut'un TCK.nun 65/3. maddesinde Zikri geçen suça vasıta tedarik ederek bilinçli bir iştirak iradesi ile katıldığından söz edilemez, bu kabule yeter ve elverişli düzeyde deliller mevcut değildir." gerekçesiyle itiraz ederek sanık Turgut H... hakkındaki onama kararının kaldırılarak Yerel Mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
Dosya 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığın kasten adam öldürmeye fer'an iştirak etmekten cezalandırılmasına karar verilen olayda Özel Dire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık, sanığın öldürme suçuna fer'an katılıp katılmadığının saptanmasına ilişkindir.
Cürüm ve kabahatlere iştirak TCY.nın 64 ve 65 nci maddelerinde düzenlenmiş olup, asli iştiraki düzenleyen 64. maddede "fiili irtikap etmek" ile "doğrudan doğruya beraber işlemek" şeklinde asli maddi, "azmettiren" ibaresi ile de asli manevi iştirak düzenlenmiştir. Fer'i iştiraki düzenleyen 65. maddede ise "iş ve vasıta tedariki", "müzaharet ve muavenetle suçun icrasını kolaylaştırmak" şeklinde fer'i maddi, "suç işlemeye teşvik", "suçu irtikap kararını takviye", "müzaharet ve muavenette bulunmayı vaad etmek" ve "talimat vermek" ibareleriyle fer'i manevi iştirak halleri düzenlenmiş, maddenin son fıkrasında ise zaruri fer'i iştirak yer almıştır.
Suça iştirak için, suçun icra hareketlerine katılmak veya icra hareketlerini gerçekleştiren kişiye bu kararı verdirmek veya icra hareketlerini yapan kişiye yardım etmek ve o suça yönelik olarak katılma iradesini taşımak gerekir.
TCY.nın 65/2-3 ncü madde ve bentlerinde düzenlenen fer'i maddi iştirak için, o yöndeki irade ile asli maddi failin işlediği suça maddi nitelikte iştirak edilmelidir. Bu katılmanın, iş ve vasıta tedariki yahut müzaharet ve muavenet şeklinde olması mümkündür.
İş ve vasıta tedariki, suçun işlenmesinde kullanılmak üzere sağlanan her türlü eşya, vasıtadır. İş ise vasıta kavramının genişletilmesi amacıyla, kaynak yasada olmadığı halde maddeye ilave edilmiştir.
Müzaharet ve muavenet ise, suçun işlenmesini kolaylaştıran her türlü eylemlerdir. Yardım doğrudan doğruya suçu birlikte işlemek biçiminde olmamak koşuluyla, suçun işlenmesinden önce veya işlendiği sırada olabilir.
İnceleme konusu somut olayda; sanık Turgut H... kollukta ve C.Savcılığında sanık Ahmet T...'ın tüfekle ateş ettiğini beyan ederek kendisinin ölene tüfek doğrultmadığını, tüfeğinin olmadığını savunmuş, ancak duruşmada suçta kullanılan tüfeğin kendisine ait olduğunu, diğer sanık Ahmet T... ise C.Savcılığında ve duruşmada sanık Turgut'un silahla ateş ettiğini, öldüren şahsın Turgut H... olduğunu savunmuş, diğer sanık Hasan G... aşamalarda, ölenin ikinci kez mobiletle yanlarına geldiğini, küfür ettiğini, bunun üzerine sanık Mustafa'nın yumrukla vurduğunu, ölenin de bıçağını çıkarıp saldırdığını, Turgut'un tüfeği ölene doğrultarak tetiği çektiğini, ancak silahın ateş almaması üzerine sanık Ahmet'in silahı alıp ateş ettiğini, ölen Mustafa'nın yere düştüğünü beyan etmiş, tanık olarak beyanları saptanan Ayşe Ş... (Gezer) de kollukta ve C.Savcılığında Turgut'un Mustafa'ya tüfeği doğrulttuğunu, ancak tetik çekip çekmediğini görmediğini, Ahmet'in ateş et diye bağırdığını, daha sonra sanık Ahmet'in silahı Turgut'un elinden alarak 7-8 el ateş ettiğini beyan etmiş, duruşmada ise bu beyanını değiştirerek, Ahmet'in tüfeği sık demesi üzerine, Turgut'un "ben sıkamam, o da bir insan" diye söylediğini, sonra Ahmet'in tüfeği alıp, önce yere sıktığını beyan etmiş, tanık Gülhan G... (sanık Hasan'ın eşi) de aşamalarda, tanık Ayşe'nin kolluk ve C.Savcılığındaki beyanına benzer şekilde olayı anlatmış, ölümün ateşli silahın kafada kranyumda beyin cevherini parçalaması ve karın bölgesinde meydana getirdiği iç kanamadan kaynaklandığı, en az 4-5 atış yapıldığı ve uzak atış olduğu ölü muayene ve otopsi tutanağında belirtilmiş, suçta kullanılan ve sanık Turgut H...'ya ait olduğu saptanan flaş marka otomatik av tüfeği jandarmaca zaptedilmiştir.
Sanık Hasan G...'in aşamalardaki, tanık Ayşe Ş...'in kolluk ve C.Savcılığındaki, tanık Gülhan G...'in aşamalardaki beyanları, otopsi tutanağı ve zaptetme tutanağı birlikte değerlendirildiğinde, sanık Turgut H... kendisine ait dolu otomatik av tüfeğini arabadan getirerek ölene doğrultmuş, ancak ateş edememiş, bunun üzerine diğer sanık Ahmet T... tarafından sanık Turgut'un elinden tüfek alınarak ölene 7-8 el ateş edilmiş ve öldürülmüştür, sanık Turgut H... sanık Ahmet'e engel olmak ya da tüfeğin onun eline geçmemesi yönünde herhangi bir çaba sarfetmemiş, bilakis dolu tüfeği arabadan getirip ölene doğrultmak ve ateş edilme sırasında sanık Ahmet'in yanında bulunarak onu cesaretlendirmek suretiyle suça iştirak iradesini açıkça ortaya koymuş, suça bilinçli olarak fer'an katılmıştır.
Bu itibarla Yargıtay C.Başsavcılığı itirazı yerinde olmayıp reddine karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine 23.5.2000 günü oybirliğiyle karar verildi.