Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 2000/10-72
Karar no: 2000/106
Tarih: 16.05.2000

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
Teşekkül halinde uyuşturucu madde kaçakçılığı suçundan sanıklar Mehmet Ali B..., Mustafa Y..., Aslan Ö... ve Cabbar G...'un TCY.nın 403/5-6-7 ve 59/2 nci maddeleri uyarınca 10'ar yıl ağır hapis ve 668.750.000'er TL. ağır para cezalarıyla cezalandırılmalarına, sanık Mustafa Y...'in cezasının TCY.nın 81/1-3. maddesi uyarınca arttırılarak 10 yıl 39 gün ağır hapis ve 669.143.000 TL. ağır para cezasıyla cezalandırılmasına, sanıklar hakkında TCY.nın 31 ve 33. maddelerinin uygulanmasına, 34 HA 316 ve 16 TG 112 plakalı araçların ve uyuşturucu maddenin zoralımına ilişkin Ankara (1) Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesince verilen 26.11.1998 gün ve 41/150 sayılı karar, sanıklar ve vekilleri ile C.Savcısının sanıklardan M.Ali B... yönünden lehe, Mustafa Y... yönünden aleyhe temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 10. Ceza Dairesince 16.6.1999 gün ve 3634/10110 sayı ile;
"Gerekli test ve incelemeler yapılarak net eroin miktarını belirleyen Ankara Merkez Polis Laboratuarının raporu bilimsel ve yeterli olduğundan, Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasına ilişkin tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Üst arama tutanağında sürücü belgesi olduğu belirtilen sanık Aslan hakkında, sözü edilen belgenin onaylı örneği getirtilerek 2918 sayılı Kanunun 119/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanık Mustafa'nın, diğer sanıkların adını ve suçla ilgilerini açıkladığı; sanıklar Cabbar, Aslan ve Mehmet Ali'nin ise, aleyhlerinde soyut beyan dışında delil bulunmadığı halde hazırlıkta suçlarını kabul ettikleri anlaşıldığı halde, tüm sanıklar hakkında TCK.nun 405/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanık Mustafa hakkında TCK.nun 81/1-3. maddesi uygulanırken;
a-Artırma oranının gösterilmemesi,
b-Hüküm tarihinden sonra 1.8.1999 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 4421   
sayılı Kanunla değişik 647 sayılı Kanunun 5/6. maddesi uyarınca, sanığın tekerrür oluşturan 3.950.000 lira ağır para cezasından dolayı ağır hapis cezasının 1 gün arttırılmasında zorunluluk bulunması,
c-Ağır para cezasının, önceki cezayı geçmeyecek biçimde artırılması gerektiğinin dikkate alınmaması,
3-Emanette bulunan ve polis laboratuarınca tanık olarak alınan suç konusu uyuşturucu maddenin müsaderesi hakkında bir karar verilmemesi,
4-04.01.1998 tarihli Muvafakatlı Ev Arama ve Zapt Etme Tutanağında sürücü belgesi bulunduğu belirtilen sanık Mustafa hakkında, sürücü belgesinin onaylı örneği getirtilerek 2918 sayılı Kanunun 119/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin dikkate alınmaması" isabetsizliğinden bozulmuştur.
Yerel Mahkeme ise 14.12.1999 gün ve 174/192 sayı ile; sanıklardan Mustafa Y... ile ilgili bozma nedenlerine uyarak gereği yerine getirilmiş, diğer sanıklar hakkındaki bozmaya karşı ise;
"Sanıklar Cabbar G..., Aslan Ö... ve Mehmet Ali B...'ın olay tarihinden önce güvenlik güçlerince takip edildikleri, (X) ajanın sanıkların eroin ticareti ile ilgili hareketleri hakkında bilgi vermesi, banka havalesi ile para gönderilmesi ve bu paranın eroin ticaretinde harcanması dikkate alındığında, sanıklar Cabbar, Aslan ve Mehmet Ali haklarında TCY.nın 405/2. maddesinin uygulanması cihetine gidilmemiştir." gerekçesiyle ilk hükümde direnmiştir.
Bu hükmün de temyizen incelenmesi, sanıklar Cabbar G... ve Mehmet Ali B... vekili ile sanık Aslan Ö... tarafından istenilmekle, dosya Yargıtay C.Başsavcılığının 6.3.2000 günlü "onama" istekli tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanıklar Aslan Ö..., Cabbar G... ve Mehmet Ali B...'ın teşekkül halinde uyuşturucu madde kaçakçılığı suçlarından cezalandırılmalarına karar verilen olayda Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık haklarında TCY.nın 405/2. maddesinin uygulama alanı bulunup bulunmadığının belirlenmesine ilişkindir.
Uyuşturucu madde suçları, tehlike suçu olup, bu suçlarla korunan hukuki yarar genel kamu esenliğidir. Bu nedenle, genel kamu esenliğini korumaya yönelik olarak, bu suçlarla mücadeleye katkı sağlamak için düzenlenen Yasanın 405. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları hükümlerine göre TCY.nın 403 ve 404. maddelerinde yazılı suçlara iştirak etmiş olan sanık resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce durumu ve suç ortaklarını ve uyuşturucu maddelerin saklandığı veya imal edildiği yerleri merciine haber vererek bunların yakalanmalarını veya uyuşturucu maddelerin elde edilmelerini kolaylaştırırsa ceza verilmez yahut bu cürümler resmi makamlarca haber alındıktan sonra suç ve ortaklarının meydana çıkmasına ve yakalanmasına hizmet ve yardım ederse ceza yarı oranında indirilir.
Esasen bu hüküm TCY.nın 404.maddesinin 6123 sayılı Yasa ile değiştirilmesiyle yasaya girmiş, 6.6.1991 gün ve 3756 sayılı Yasanın 8.maddesiyle değiştirilen TCY.nın 405.maddesine nakledilerek aynen korunmuştur.
Bu tür suçları işleyenlerden, suçu haber vermiş olanın pişmanlık duygusu ve iyi niyetinin, ceza siyaseti bakımından değerlendirilmesinde toplumsal yarar görüldüğünden bu yasal düzenlemeler yapılmıştır.
Bu açıklamalardan sonra somut olay incelendiğinde;
Emniyet Genel Müdürlüğünün 2.8.1996 gün ve 168977 sayılı, 16.9.1996 gün ve 199/535 sayılı, 15.7.1997 gün ve 147958 sayılı yazılarında, ülkemiz üzerinden Hollanda-Belçika-İngiltere-İspanya-Almanya ve İtalya'ya eroin sevkiyatı yapan uluslararası uyuşturucu madde kaçakçılığı organizasyonuyla ilgili olarak yapılan çalışmalar kapsamında; 29.2.1996 tarihinde Belçika'nın Gand kentinde 49.5 kg. eroinle yakalanan Uğur Mine ve Abdulkadir Y...'in (sanık Mustafa Y...'in ağabeyi) uyuşturucu madde kaçakçılığında elde ettikleri paraları Mustafa Kır ve Mustafa Y...'e gönderdikleri, şahısların bu paralarla kamyonlar ve bazı taşınmazlar aldıkları bildirilerek, bu iki şahsın mal varlıklarının araştırılması, telefon görüşmelerinin dökümlerinin alınması ve faaliyetlerinin kontrol altına alınması istenilmiştir.
Mustafa Y... bu yazılar üzerine fiziki takibe alınmış, hareketleri izlenmeye başlanılmış, bir takım faaliyetlerinden uyuşturucu nakledeceği kanaatine varılması üzerine Aralık 1997 tarihinde (X) yardımcı elemanının verdiği bilgiler doğrultusunda operasyon genişletilmiş, şahsın Bursa, İstanbul ve Gaziantep illerinde bir takım kişilerle uyuşturucu nakli konusunda görüşmeler yaptığı, anlaşmalar sağladığı, irtibat kurduğu kişilerin uyuşturucu madde kullanımı, sevki ve nakillerinden dolayı sabıkalı kişiler olduğunun anlaşılması üzerine şahıslarla ilgili sıcak ve geniş kapsamlı takip başlatılmış, Mustafa Y...'in Gaziantep'ten temin ettiği eroini getireceğinin kesinleşmesi üzerine, oto kiralama servisinden 1.1.1998 günü kiraladığı Doğan marka bordo renkli araç fotoğraflanmış, kiralama ile ilgili belgeler kiralama şirketinden temin edilmiş, sanık Mustafa'nın 1.1.1998 günü Gaziantep'e hareket ettiğinin saptanması üzerine, geliş istikametinde gerekli önlemler alınarak beklenilmeye başlanılmış, 2.1.1998 günü kademeli takip sonucu Eskişehir ili Çifteler ilçesi girişinde saat 20.35 sıralarında durdurulmaya çalışılmış, tüm ikazlara rağmen sanık aracını tarlaya sürerek kaçmaya çalışmış, üç kilometrelik bir takip ve ikaz atışları sonucu saat 20.40 sıralarında yakalanmış, aracın sanık Mustafa Y... tarafından kullanıldığı, yanında ise Ahmet Akın'ın olduğu saptanmış, sanıklar ve araç il merkezine getirilerek araç üzerinde gerekli incelemeler yapılmış, aracın sağ arka kapı iç bölümünde cam krikosunun muhafazası arasında naylon torbalara sarılmış şekilde birer kilogramlık 3 paket ve otonun bagajında yine aynı şekilde stepne içinde 9 paket eroin maddesi ele geçirilmiş, Kriminal Polis Laboratuvarında düzenlenen raporda toz maddenin toplam 11.555 gram net ağırlığında, eroin miktarının ise toplam 5.350 gram olduğu belirtilmiştir.
Sanık Mustafa Y...'in ilk sorgusunda yakalanan eroini Gaziantep'te bulunan Cabbar G...'tan aldığını, eroinin satın alınmasında kullanılan paraları ise Aslan Ö... isimli şahıstan temin ettiğini beyan etmesi üzerine, her iki sanık yakalanmış, Cabbar'ın ev ve eklentilerinde yapılan aramada, bir adet ruhsatsız tabanca ve mermileri ile sahte nüfus cüzdanları, pasaport ve çeşitli otolara ait plakalar bulunarak zapt edilmiş, Aslan Ö...'in işyerinde yapılan aramada ise, Aslan Ö... tarafından 30.12.1997 tarihinde Gaziantep Garanti Bankası Şubesine Ahmet Akın adına gönderilen ve eroin alımında kullanıldığı saptanan 34.000 DM.ye ait dekont eli geçirilmiş, olayla ilgili tutanaklar düzenlenmiştir.
Sanık  Cabbar G... aşamalarda;
1997 yılının 5. ayında sanık M.Ali B...'ın kendisini arayarak İstanbul'a gelmesini istediğini, İstanbul'da Mehmet Ali'nin Mustafa Y... ve Abdülkadir'le kendisini görüştürerek, bu şahıslarda para var, bunlara mal lazım, ne kadar bulursan yarısı peşin, senin de kârın olur diyerek mal bulmasını söylediğini, Mustafa'nın kendisine 35.000 DM. verdiğini, kendisinin eroin bulmak için Gaziantep'e gittiğini, yine M.Ali'nin yazıhanesinde Mustafa'nın 30.000 DM. daha verdiğini, teslimatın gecikmesi nedeniyle Mustafa'nın sürekli kendisini sıkıştırdığını, 12 nci ayın sonunda Vahap isimli şahsın 12 kg. mal getirdiğini, bu malı garajda Mustafa ile birlikte paketlediklerini, üç paketini aracın sağ arka kapısının içerisine, 9 paketini ise stepneye yerleştirdiklerini, suça konu eroini kendisinin sattığını beyan etmiş,
Sanık Aslan Ö... ise; kollukta ve C.Savcılığında;
Sanık M.Ali B...'ı araba kiralama şirketinden tanıdığını, 6 ay kadar önce M.Ali adına Gaziantep Garanti Bankasına 13.000 DM. havale ettiğini bu parayla M.Ali'nin eroin alacağını, kendisinin de kâra ortak olacağını, M.Ali'nin kendisine parayı Cabbar'a verdiğini eroini Cabbar'ın temin edeceğini söylediğini, Mustafa Y...'le M.Ali'nin yazıhanesinde tanıştığını, bu şahsın M.Ali Başdaş için "bu şerefsiz paramı Cabbar'a verdirdi, hiç ilgilenmiyor, paran varsa ortaya koy, ben de canımı ortaya koyar, kaptırmış olduğumuz parayı kurtarırız" dediğini, kendisine eroin alınmasında kullanılmak üzere 39.000 DM. verdiğini, bu parayı Mustafa'nın daha sonra iade ettiğini, 30.12.1997 günü Mustafa'nın Gaziantep'ten telefonla arayarak işin tamam olduğunu, para beklediğini söylediğini, banka aracılığıyla 34.000 DM. havale ettiğini, malın yurt dışına Mustafa Y... tarafından çıkarılacağını, M.Ali B...'a çeşitli tarihlerde 70-80 bin DM. verdiğini, bu para ile eroin alıp satacağını ve parasını ödeyeceğini kendisine söylediğini beyan etmiş, Sulh Ceza Mahkemesi ve duruşmada ise uyuşturucu alınması için değil yabancı araba alınması için para gönderdiğini savunmuştur.
Sanık Mehmet Ali B..., 11.6.1998 tarihinde yakalanmış, Mustafa Y... ve kardeşinin olaydan önce yazıhanesine gelerek  uyuşturucu bulmasını söylediklerini, bu işi bıraktığını Cabbar ile tanıştırayım, onun da bulup bulamayacağını bilmediğini söyleyerek, Cabbar'a telefon açıp tanıştırdığını, bir dostunun hastalığı nedeniyle Gaziantep'e, kendisiyle gelmek isteyen Mustafa Y...'le gittiğini, Aslan Ö...'in cep telefonu ile arayarak 13.000 DM. göndereceğini, 5.000.nini alacağına karşılık almasını kalanı ise Mustafa'ya ödemesini istediğini aynı gün parayı çekip, Mustafa'ya verdiğini parayı gönderme nedenini sormadığını beyan etmiş, duruşmada ise önceki beyanlarını kabul etmediğini söyleyerek hastanede harcamaların çok olması nedeniyle Aslan Ö...'den borç para istediğini onun da gönderdiğini, paranın uyuşturucu ile ilgisinin olmadığını savunmuştur.
Hakkındaki mahkumiyet hükmü kesinleşen Mustafa Y... ise kollukta; 1997 yılının ilk aylarında M.Ali B...'ın işyerine gittiğini, gidiş-geliş esnasında sanıklardan Aslan Ö... ile tanıştığını, sanığın kendisine eroin alması için para vermeyi ve alınan eroini yurt dışına götürerek satmayı, parasını yarı yarıya paylaşmayı önerdiğini, teklifi kabul ettiğini, öneri üzerine uyuşturucu işi yaptığını tahmin ettiği Cabbar G...'u telefonla aradığını, onun parayı verdiği takdirde eroini bulacağını söylemesi üzerine, Aslan Ö...'i arayarak durumu bildirdiğini, Aslan'ın birer hafta arayla toplam 39.000 DM. verdiğini, malın hazır edilememesi üzerine bu parayı Aslan'a iade ettiğini, daha sonra Aslan'ın 34 HA 316 plakalı BMV marka aracı kendisine vererek, bunu satmasını ya da mal karşılığı takas etmesini istediğini, arabayı Cabbar'a teklif ettiğini ancak fiyatının yüksek olması nedeniyle Cabbar'ın kabul etmediğini, yanına Ahmet Akın ile birlikte gittiklerini, Aslan Ö...'in, Ahmet Akın adına 34.000 DM.lik havale çıkarttığını bu paranın 32.000 DM.lik kısmını Cabbar'a verdiğini, alınan 12 kg. eroini götürmek istediğini, ancak Cabbar'ın araba bulup gelmesini istediğini, bunun üzerine Ahmet'le Eskişehir'e döndüklerini, ertesi gün oto kiralama servisinden Doğan marka otoyu kiralayarak Ahmet'le birlikte Gaziantep'e hareket ettiklerini, dönüşte yakalandıklarını, yapılan aramada eroinin bulunduğunu, bu iş için Aslan Ö...'den finans temin ettiğini beyan etmiş, ek beyanında ise; "Belçika Cezaevinde eroinle yakalanan B...'la tanıştım, 1997 Mayıs ayında adresini öğrenerek kardeşim Abdülkadir'le birlikte yazıhanesine gittik, bize mal bulmalarını istedim, o da Cabbar'ı arayarak İstanbul'a gelmesini istedi, ertesi gün Cabbar İstanbul'a geldi, kendisinde 20 Kg. kadar eroin olduğunu söyleyerek 70.000 Dm. kapora verdiğini bizim de bu kadar para vermemiz gerektiğini söyledi, Cabbar'a 35.000 DM. kapora verdim, bir ay içinde malı hazırlayıp yurt dışına çıkaracağımızı söyleyerek, kalan parayı tamamlamamızı istedi, dört hafta sonra Mehmet Ali'nin yazıhanesine gittim, Mehmet Ali, yazıhanesine gidiş-gelişlerde tanıdığım Aslan Ö...'i telefonla arayarak, Gaziantep'e gidiyorum, ne kadar para bulursan gönder dedi, birlikte Gaziantep'e gittik, Cabbar malın hazır olduğunu, ancak nakletmek gerektiğini, para bulup bulamayacağımı sordu, bulup bulamayacağımı bilmediğimi söyledim, bunun üzerine faize para bulacağını, faizini birlikte karşılayacağımızı söyledi, kabul ettim, ertesi gün Aslan, M.Ali'ye 13.000 Dm. havale etmiş, M.Ali'yle konuştuğumuzda aracılığına karşılık birer kg. eroin vermeyi kararlaştırmıştık, kardeşimi arayarak para göndermesini istedim, gönderdiği parayı teslim etmek üzere Mehmet Ali'nin yazıhanesinde Cabbar'la buluştuk, M.Ali 6000 Dm., ben de 24.000 DM. olmak üzere Cabbar'a 30.000 DM. ödedik şeklinde beyanda bulunmuş, C.Savcılığında kolluk beyanlarının doğru olduğunu, Sulh Ceza Mahkemesinde M.Ali B...'ın aracı olmadığını, Aslan Ö...'den borç para aldığını beyan ederek diğer hususları benzer şekilde anlatmış, duruşmada ise, eroini Cabbar'dan satın aldığını, Aslan Ö...'den araba ticareti yapmak için para aldığını bu şahsın uyuşturucu ile ilgisinin olmadığını söylemiştir.
Hakkındaki dava tefrik edilen Ahmet Akın kollukta, Gaziantep'e gidiş-gelişlerini ve Cabbar G...'un evinde kalışlarını sanık Mustafa Y...'in beyanına benzer şekilde anlatmış, kendi adına gönderilen 34.000 DM.yi bankadan alarak Mustafa'ya verdiğini beyan ederek yakalanmalarını sanık Mustafa'nın anlatımına benzer şekilde anlatmış, C.Savcılığı ve Sulh Ceza Mahkemesinde de benzer beyanda bulunmuştur.
Yukarıdaki sanıkların faaliyetlerinin çok uzun bir süreden beri kolluk güçleri tarafından fotoğrafları dahi çekilmek suretiyle işlendiğine ilişkin açıklamalar sanıkların cürmün meydana çıkmasına veya ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardımları bulunmadığını ortaya koymakta, cürmün ikrarları ile değil, 2.1.1998 tarihli yakalama tutanağı, 7.1.1998 tarihli yakalama ve zaptetme tutanağı, Emniyet Genel Müdürlüğünün 2.8.1996, 16.9.1996 ve 15.7.1997 günlü yazıları, sanık Mustafa Y...'de yakalanan eroin maddesi, sanık Aslan Ö...'in işyerinde bulunan ve eroin alımında sarfedilen 34.000 DM.ye ait banka dekontu sanık Cabbar'ın evinden sahte kimlik ve araç plakaları elde edilmesi ve sanık Mustafa Y...'in beyanları gibi kanıtlarla sübuta erdiği anlaşılmaktadır. Toplanan bu kanıtlar sanıkların cezalandırılmalarına yeterli olup, ikrarlarla herhangi bir cürüm ortaya çıkmadığı gibi, yakalanın bir suç ortağı da bulunmamaktadır. Bu itibarla Yerel Mahkeme direnme hükmü isabetli olup onanmasına karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan bir kısım kurul üyeleri,  Özel Daire ilamında belirtilen nedenlerle direnme hükmünün bozulması yönünde oy kullanmışlardır.
SONUÇ :  Açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkeme direnme hükmünün ONANMASINA, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, ilk iki müzakerede yasal çoğunluk sağlanamadığından, 16.5.2000 günü isteme uygun olarak oyçokluğuyla karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini