Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 1999/9-50
Karar no: 1999/61
T:  13.04.1999

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
Cumhurbaşkanına gıyabında hakaret suçundan sanık Atilla Çolak'ın TCY.nın 158/2, 59. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Trabzon 2. Asliye Ceza Mahkemesince 24.2.1998 gün ve 540-43 sayı ile verilen kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesince 9.2.1999 gün ve 3081-802 sayı ile;
"Dosya kapsamına, telgrafın içeriğine ve sanığın aşamalarda değişmeyen savunmalarına nazaran atılı suçun kasıt unsuru itibariyle oluşmadığı gözetilmeden yazılı düşüncelerle mahkumiyetine karar verilmesi" isabetsizliğinden, oyçokluğu ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 8.3.1999 gün ve 79134 sayı ile;
"Üniversite öğrencisi olan sanık, "son zamanlarda İmam Hatip Liselerinin kapatılması gündeme geldiğinden, dinine bağlı bir insan olduğum için bu olayı protesto etmek için .... Cumhurbaşkanlığına söz konusu telgrafı çektim....  bu  telgrafı bilerek ve isteyerek, dinime hizmet etmek için çektim...." şeklindeki kolluk beyanının doğruluğunu duruşmada kabul ederek düşüncesinin en yüksek merci tarafından duyulması için Cumhurbaşkanına telgraf çektiğini, suç kastıyla hareket etmediğini savunarak olayı doğrulamıştır. Zorunlu temel eğitimin 8 yıla çıkartılarak orta öğretim kurumlarının, özellikle de orta dereceli meslek okullarının öğretim sürelerinin düzenlenmesi hakkında tavsiye kararının Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan M.G.Kurulunca kararlaştırılması ve buna dair çalışmaların başlatılmasının kamuoyuna İmam Hatip Meslek Liselerinin kapatılacağı şeklinde yanlış olarak yansıtılması  ve sanığın da olayı bu şekilde algılaması üzerine telgrafın çekildiğinde ve telgraf metninde yer alan şerefsiz sözünün hakaret vasfında olduğunda tereddüt bulunmadığı gibi, tavsiye kararını alan kurulun Anayasa gereği başkanlığını yapan Cumhurbaşkanının, isnadın muhataplarından biri olduğu açıktır.
Sanığın kişiliği, fiili işleyiş şekli ve zamanı hatta, düşüncesinin duyulması için telgrafı çektiği yolundaki savunması, hakaret kastı ile hareket ettiğini göstermektedir." görüşüyle itiraz yoluna başvurarak, Özel Dairenin bozma kararının kaldırılmasını ve hükmün onanmasını talep etmiştir.
Dosya 1. Başkanlığı gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü;
CEZA GENEL KURULU KARARI
Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık, sanığa yüklenen Cumhurbaşkanına gıyabında hakaret suçunun unsurlarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına göre;
Sanık tarafından Cumhurbaşkanlığı-Ankara adresine çekilen telgraf metninde suç unsuru olduğu kanaatine varıldığı bildirilerek, Trabzon Posta Telgraf Müdürlüğünce "İHL'lerini kapatmak isteyenler şerefsizlerdir" ibaresini ve Atilla Çolak imzasını taşıyan telgrafın onaylı bir örneği de ekinde sunulmak suretiyle suç duyurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Sanık, kollukta alınan ifadesinde üniversite öğrencisi olduğunu, son zamanlarda İmam Hatip Liselerinin kapatılması gündeme geldiğinden, kendisi de dinine bağlı bir insan olduğu için bu olayı protesto etmek amacıyla Cumhurbaşkanlığına hitaben sözkonusu telgrafı bilerek ve isteyerek dinine hizmet etmek için çektiğini söylemiştir.
Mahkeme huzurundaki savunmasında, kolluk ifadesinin doğru olduğunu,düşüncesini en yüksek mercie duyurmak için Cumhurbaşkanına telgraf çektiğini, suç kastı ile hareket etmediğini beyan etmiştir.
Ayrıca, mahkemeye sunduğu dilekçede ise, İmam Hatip Liselerinin orta kısımlarının kapatılmasına neden olacağına inandığından 8 yıllık kesintisiz eğitimin yasalaşması süresinde Devlet yetkililerini uyarmak ve yasanın teklif edildiği şekilde çıkmasını engellemek için değişik makamlara tepkilerini dile getirdiğini,aynı şekilde sırf vatandaşlık görevini yaptığı inancı ile Cumhurbaşkanına da aynı dilekçeyi telgraf şeklinde çektiğini, hakaret kastının söz konusu olmadığını, bu okullar vatana ve millete hizmet eden insanlar yetiştirdikleri için istemeyenleri şikayet etmek ve gerçek yüzlerini Devletin en üst kademelerine göstermek ve onları uyarmak düşüncesiyle hareket ettiğini belirtmiştir.
TCY.nın 158. maddesinde "Reisicumhura muvacehesinde hakaret ve sövme fiillerini işleyenler..... cezalandırılır.
Hakaret ve sövme Reisicumhurun gıyabında vaki olmuş ise faili, bir se
neden üç seneye kadar hapis olunur. Reisicumhurun ismi sarahaten zikredilmeyerek ima veya telmih suretiyle vaki olsa bile mahiyeti itibariyle Reisicumhura matufiyetinde tereddüt edilmeyecek derecede karineler varsa tecavüz sarahaten vukubulmuş addolunur." hükmü getirilmiş olup, maddenin son fıkrasında ise bu suçların "neşir vasıtası" ile işlenmesi hali artırım nedeni olarak düzenlenmiştir.
Maddedeki suçun hareket unsuru, "hakaret" ve "sövme" teşkil edecek herhangi bir harekettir. Devlet Başkanına gönderilen mektup, telgraf gibi yazılarla veya telefonla hakaret ve sövme suçunun işlenmesi gıyapta sayılacaktır.  Suçun işlenmesi için manevi unsur olarak genel kast yeterlidir, siyasi veya Devlet Başkanlığı sıfat ve görevi ile ilgili saik aranmasına, bir başka deyişle özel kast aranmasına gerek yoktur.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Sanığın çekmiş olduğu telgraf metninde yer alan "şerefsizlerdir" sözcüğünün sövme teşkil ettiği açıktır. Sanığın kastının var olup olmadığını belirlemek için hareketin hangi şartlar içinde yapıldığının değerlendirilmesinde yarar vardır. Anayasal organların tahkir ve tezyif suçlarında korunan hukuki yarar, bu organların fonksiyonları nedeniyle sahip oldukları prestijdir. Cumhurbaşkanının,Anayasa gereği başkanlık yaptığı Milli Güvenlik Kurulunda, temel eğitimin süresinin 5 yıldan 8 yıla çıkarılması ve orta eğitim kurumlarının buna uygun düzenlemeye tabi tutulması hususunda hükümete tavsiye kararı alınması ve bu kararın kamuoyuna İmam Hatip Liselerini kapatmak için alınmış bir kararmış gibi yansıtılması üzerine, sanığın bunu protesto etmek için sözkonusu telgrafı çektiği kendi savunmasından da anlaşılmaktadır. O halde sanığın aşamalardaki savunmalarında ortaya koyduğu şekilde, Cumhurbaşkanının da içinde yer aldığı Milli Güvenlik Kurulunun aldığı karar ve bu kararı alanlara yönelik olarak "İHL'lerini kapatmak isteyenler şerefsizlerdir" sözlerini telgraf metni olarak kaleme aldığı açıktır.  "Sövme" teşkil eden "şerefsiz" sözünün şikayet ya da eleştiri olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
Bu itibarla, sanığa yüklenen Cumhurbaşkanına gıyabında hakaret suçunun yasal unsurları yönünden oluştuğu nazara alınarak Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulüne ve Özel Daire bozma kararı kaldırılarak Yerel Mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan kurul üyeleri, "Özel Daire bozma kararı yerinde olduğundan Yargıtay C.Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmesi gerektiği" görüşüyle karşı oy kullanmışlardır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 9.2.1999 gün ve 3081-802 sayılı bozma kararının kaldırılmasına, Yerel Mahkeme hükmünün ONANMASINA, dosyanın yerine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 13.4.1999 günü oyçokluğu ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini