 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 1999/6-142
Karar no: 1999/152
T: 08.06.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Sahte bono düzenlemek suçundan sanık Ahmet Ali Y...'ın beraetine ilişkin Kartal 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 19.6.1996 gün ve 48/161 sayılı hükmün katılan vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesi 9.6.1997 gün ve 6557/6212 sayı ile;
"Suça konu bonoda miktar yükseltmek suretiyle tahrifat yapıldığının bilirkişi raporu ile belirlenmesi ve bu suretle tahrif edilmiş senedin kullanılması sonucu sanığın menfaat sağladığının da anlaşılması karşısında suçun sübuta erdiği gözetilmeden beraete karar verilmesi" isabetsizliğinden bozmuş,
Yerel Mahkeme 6.3.1998 gün ve 232/52 sayı ile,
"Bilirkişi incelemesinde, bonodaki tahrifatın sanığın eli mahsülü olmadığı anlaşılmıştır. Müdahil, bir yanlışlık olduğunu, parayı ödeyeceğini söylemiştir. Senetin tanık Mehmet Orhan Y... tarafından düzenlendiği kesinlik kazanmıştır. Sanık, bilmeden seneti ciro etmiş olup suç kastı bulunmamaktadır." gerekçesiyle önceki hükümde direnmiştir.
Bu hükmün de Yargıtay'ca incelenmesi C.Savcısı ve katılan tarafından süresinde istenildiğinden dosya, Yargıtay C.Başsavcılığının "bozma" istemli 28.4.1999 tarihli tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanık hakkında, sahtekarlık suçundan açılan davada, Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık suçun sübutuna ilişkindir.
Sanık inşaatçı olup, katılana bir daire satmıştır. Peşin ödenen paradan sonra kalan elli milyon lira borç için, 8 tanesi 2.500.000 lira, diğerleri 2.000.000 lira olmak üzere 23 adet bono düzenlenmesi kararlaştırılmıştır. Bonolar, sanığın oğlu tarafından hazırlanmış, borç tutarı rakamla yazılmış fakat borç tutarının yazı ile yazılması gereken bölüm boş bırakılarak borçlu katılana imza ettirilmiştir. Aylık olarak düzenlenen senetlerin tahsili için her ay sanık veya oğlu, katılana gitmiş, parayı alarak seneti vermiştir. İki milyon lira tutarındaki son senetin tahsili için katılana gidilmemiş, bankadan ödeme ihbarnamesi gelmiştir. Şikayetçi bankaya giderek seneti incelediğinde, iki milyon lira tutarındaki bononun ciro edildiğini ve oniki milyon liraya çıkarıldığını görmüş, durumu sanığa bildirmiş, halledeceğini söylemesine rağmen sanığın olumlu bir davranışı olmayınca üç gün sonra şikayette bulunmuştur.
Hazırlık ve son soruşturma safhasında yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucunda düzenlenen raporlar ile Adli Tıp Kurumu Fizik/Grafoloji İhtisas Dairesinin 13.9.1995 günlü raporunda, senetteki yazıların sanık ve katılanın eli ürünü olmayıp sanığın oğluna, borçlu imzasının ise katılana ait olduğu, rakamla iki milyon lira yazılmışken mürekkep renk tonu, kalem ucu kalibresi, fulaj izi ve konum bakımından farklılıklar gösteren (1) rakamının sonradan eklenerek oniki milyon lira yapıldığı, renk uyumunun sağlanması için iki rakamı ve tediye tarihi üzerinden ikinci kez geçildiği ve aynı kalemle senetteki bedel ve diğer boş yerlerin doldurulduğu, senetteki miktar yükseltme işlemi ilk bakışta anlaşılamayacağından aldatma yeteneğinin bulunduğu, bildirilmiştir.
Sanığın oğlu olan Mehmet Orhan Y..., duruşmada tanık olarak dinlenmiş, savunmada ileri sürülmediği halde önce oniki milyon liralık senet düzenlenip sonra katılanın talebi üzerine düşük meblağlarla bir kaç senet yapıldığını, bu senetin iadesinin unutulduğunu, düzenlenirken ödeme tarihi ile senet tutarının rakamlarla yazılıp diğer kısımların boş bırakıldığını, eve gelince boş olan kısımları doldurduğunu, babasının bilmeden ciro ederek kullandığını söylemiştir. Tanığın bu beyanından sonra, sanık da ifadesini değiştirip benzer beyanda bulunmuşsa da, senetlerin hazırlandığı yer ile ilgili olarak tanık ve sanığın beyanları çelişkili olduğu gibi bu durumda elli milyon liralık borç ödendikten sonra ayrıca yeni bir senetin ortaya çıkması ve tahsile konması gerekmektedir. Halbuki düzenlenen
senet sayısı üzerinden ödeme yapılmış ve son senet üzerindeki borç miktarına ekleme yapılarak senet bedeli artırılmıştır. Senetin oniki milyon lira olarak düzenlenmediği, iki milyon lira olarak düzenlenip sonradan değişik bir kalemle 2.000.000 rakamının önüne (1) eklenerek 12.000.000 lira yapıldığı bilirkişi raporlarıyla sabittir. Sanık, ekleme yoluyla yapılan bu sahteciliği bildiği halde, aldığı mal karşılığında borçlandığı Bulutlar Şirketine ciro etmiştir. Sanık, bilerek ve istiyerek bu seneti ciro yoluyla kullanıp menfaat sağladığından TCY,nın 346. maddesi uyarınca cezalandırılması gerekmektedir. Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki hükümde direnilmesi yasaya aykırı olup Yerel Mahkeme direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkeme direnme hükmünün BOZULMASINA, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 8.6.1999 günü tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak oybirliği ile karar verildi.