 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 1999/4-176
Karar no: 1999/180
T: 29.06.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Yaralama suçundan sanık Murat Cem k...'ın TCY.nın 456/3, 59.maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay ağır hapis cezasıyla cezalandırılmasına, TCY.nın 31.maddesi gereğince takdiren 1 yıl kamu hizmetlerinden yasaklanmasına ilişkin Ankara 8.Ağır Ceza Mahkemesince verilen 16.3.1998 gün 125/31 sayılı kararın sanık vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4.Ceza Dairesi, 6.5.1999 gün ve 1613/5130 sayı ile "eylemin TCY.nın 456/2. maddesine uyduğu" karşı oyu ile ve oyçokluğuyla hükmün onanmasına karar vermiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı 15.6.1999 gün 51626 sayı ile,
"Gözlerden birinin kaybı halinde diğer göz ile görme fonksiyonu yerine getirileceğinden görme duyusunda veya fonksiyonunda bir azalmadan sözedilemeyecektir. Sanığın eylemi TCY.nın 456/2. maddesine uygundur." gerekçesiyle itiraz ederek yerel mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
Dosya 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanık, başka semtte oturan mağdurun sık sık mahalleye gelmesi nedeniyle mağdurun kız arkadaşı ile münakaşa etmiş, ona tokat atmıştır. Bunu öğrenen mağdurla arkadaşları, sanığın yanına gitmişler çıkan kavgada sanık; sopa ile yan taraftan mağdurun gözüne vurmuştur. Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulunun 17.11.1997 günlü raporunda, sağ göz görmesini iki metreden parmak sayma derecesine düşüren travmatik retinopati arızasının uzuv tatili niteliğinde olduğu, mağdurun yüzüne sert ve künt bir cisimle vurulan tek bir darbe sonucu oluştuğu belirtilmiştir.
Açıklanan olayda Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasında oluş ve subutta bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Çözümlenecek sorun, tek gözdeki görme kaybının uzuv tatili mi, yoksa uzuv zaafı mı olduğuna ilişkindir.
Uzuv (organ), vücutta belli bir görevi yapan veya hareketi sağlayan kısımdır. Uzuv, Ceza Hukuku yönünden sadece anatomik değil fizyolojik manasına göre de değerlendirilmelidir. Çünkü, kişiye yapılan travma sonucunda o uzvun devamlı olarak bütünlüğü veya fonksiyonunun zayıflaması ya da ortadan kalkmasına neden olunmuşsa uzuv zaafı veya uzuv tatili mevcuttur. Eylemin sonucunda uzvun anatomik yapısından başka fizyolojik vazifesi de bozulmakta, iş görme yeteneği zaafa uğramakta veya kaybolmaktadır.
Diğer bir anlatımla uzuv (organ) tatili, bir uzvun görevini yapamaz hale gelmesidir. Uzvun bütünü veya fonksiyonu tüm olarak ortadan kalkmakta veya ileri derecede azalmaktadır. O uzvun kullanılmasından yoksun kalınmakta, uzuvdaki arıza nedeniyle genel beden gücünde eksilme olmaktadır.
Adli Tıp uygulamasında uzuvlar (azalar) iç organlar olabildiği gibi, beş duyu denilen (havas) görme, işitme, tatma, hissetme ve koklama organları da olabilir. Ceza Yasasının 456. maddesinde her iki el veya her iki ayağın fizyolojik çalışmalarındaki benzerliğe rağmen ayrı ayrı iş görme yeteneğinde oldukları kabul edilmiştir. Bu nedenle el ve ayaklardan her biri müstakil bir uzuvdur.
Vücutta çift olarak bulunan organlardan tek göz, tek böbrek, tek el, tek ayak, tek kulak gibi organlar Adli Tıp İhtisas Daireleri ile Adli Tıp Genel Kurulu ve süreklilik gösteren yargı kararlarında müstakil bir uzuv sayılmıştır. Bir gözün görme yeteneğinin ziyaa uğraması, o gözün fizyolojik fonksiyonunu yapamaz hale gelmesidir. İki gözün birlikte görme görevini yerine getirmesi, gözlerin teker teker uzuv sayılmasına engel teşkil etmemektedir. Bir göz, anatomik yönden uzuv olup başlı başına görme fonksiyonu bulunmaktadır. Bu nedenle gözlerden birinin fonksiyonunu tamamen kaybetmesi uzuv tatili, fizyolojik görevlerinin devamlı zaafa uğraması ise uzuv zaafı niteliğindedir.
Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu, Adli Tıbbi uygulamalarda 1 ila 5 metreden parmak sayma 1/10, 2/10, 3/10, derecelerindeki, görme keskinliğini uzuv tatili olarak değerlendirmekte ve tek gözün kaybı halini uzuv tatili olarak kabul etmektedir. Ceza Genel Kurulunun yerleşmiş kararları da bu doğrultudadır. (ör. CGK.nun 15.11.1937 gün ve 240/203, 2.7.1959 gün ve 137/151, 27.12.1965 gün ve 560/470, 23.10.1978 gün ve 350/387, 25.5.1981 gün ve 131/199, 19.3.1984 gün ve 393/97, 4.11.1991 gün ve 266/294 sayılı ve benzeri kararları)
Somut olayda, sanığın sopa ile vurması sonucu katılanın sağ gözündeki görmenin iki metreden parmak sayma derecesine düştüğü ve bu durumun uzuv tatili niteliğinde olduğu anlaşıldığından itirazın reddine karar verilmelidir.
Öte yandan TCY.nın 456/3, 59. maddeleri ile 4 yıl 2 ay ağır hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında, TCY.nın 31.maddesi uyarınca yasanın 20. maddesi de gözetilerek 3 yıl kamu hizmetlerinden yasaklanması cezasına hükmolunması gerekirken 1 yıl kamu hizmetlerinden yasaklanması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının REDDİNE dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine 29.6.1999 günü oybirliği ile karar verildi.