 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 1999/3-80
Karar no: 1999/78
T: 20.04.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İzinsiz Ağaç kesmek suçundan sanık Ahmet H...'nun O.Y.nın 91/1-2.cümle, 3-Son, TCY.nın 59. maddeleri uyarınca 20 ay hapis ve 12.900.000 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına ve bu cezasının ertelenmesine, tazminat, ağaçlandırma gideri ve nisbi harç tayinine ilişkin Yomra Sulh Ceza Mahkemesince verilen 11.3.1998 gün ve 6/11 Sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine dosya,Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 23.2.1999 gün 13795/1709 Sayılı kararı ile onanmıştır.
Yargıtay C.Başsavcılığı 26.3.1999 gün 57409 sayı ile,
"Orman muhafaza memurları, ihbar üzerine olay yerine gittiklerinde kesilen ağaçları tespit etmişler tutanak düzenlemişlerdir. Sanık suçu inkarla, kardeşinin şikayeti üzerine ihbarcının kum ocağı kapatıldığı için iftira edildiğini,ağaç kesmediğini savunmuştur.
Suçu ihbar eden sanık Yahya İskender'in ifadeleri çelişkilidir. Sanığı ağaç keserken görmediğini, benzettiğini söylemiş, talimatla alınan ifadesinde ise ağaç keserken sanığı gördüğünü ancak ne ile kestiğini görmediğini söylemiştir.
Ağaç kesimi için sanığın akrabası Selman H... İdareye müracaat etmiştir.
Ağaçların sanık tarafından kesildiğine dair ihbar edenin, yan delillerle doğrulanmayan çelişkili beyanlarından başka kanıt bulunmamaktadır." gerekçesiyle itiraz ederek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
Dosya 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığın Orman Yasasının 91/1, 3, Son, TCY.nın 59. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilen olayda; Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık suçun subutuna ilişkindir.
Tanık Yahya İskender'in ihbarı üzerine, orman koruma memurları tarafından mahallinde 17.1.1997 günü yapılan kontrolda 12 adet kayın ve 16 adet kestane ağacının motorlu testere ile kesildiği saptanmış, ancak emvaller bulunamamıştır.
Sanık suçu inkarla, dedesinden kalan ve mirasçılar arasında paylaşılmamış olan taşınmazdan ağaç kesmediğini, ihbarcıya ait kum ocağının kardeşinin alabalık çiftliğine zarar vermesi ve kardeşinin şikayeti üzerine ruhsatı iptal edilince asılsız ihbarda bulunduğunu, suçla ilgisi olmadığını, ağaç keserken görülmediğini, bu mevsimde ağaçların götürülemeyeceğini savunmuşsa da bu savunmaya itibar edilmemiştir. Şöyleki;
1- Tanık Yahya İskender aşamalarda özde değişmeyen beyanlarında, sanığın ağaçları kestiği yerin yakınında kendilerine ait orman olduğunu, onları kontrole gittiğinde 30-40 metre mesafede sanığı motorlu testere ile ağaç keserken gördüğünü, taşımak için dozerle yol açıldığını, 3-4 gün sonra Orman İşletmesine giderek haber verdiğini, görevlilerle gittiğinde ağaçların yerinde olmadığını söylemiştir.
2- Tutanak düzenleyicisi tanıklar ise, sanığı ağaç keserken görmediklerini, olay yerine gittiklerinde kesilen ağaçları bulamadıklarını, Yahya İskender'in beyanı üzerine tutanak düzenlediklerini bildirmişlerdir.
3- Mahallinde yapılan uygulamalı keşifte, tanığın bulunduğu yerden, ağaç kesenlerin tanınabileceği saptanmıştır.
4- Orman İşletme Şefi tanık Taner 1. duruşmada alınan ifadesinde,sanığın olaydan iki ay önce müracaat ederek arazisinden ağaç kesmek istediğini bildirmesi üzerine yapılan incelemede, arazinin Devlet ormanı niteliğinde olduğu anlaşıldığından kesim izni verilmediğini söylemiştir.
5- Tanık Ali İskender de, 3-4 sene önce kesim için işletmeye başvuran Selman H...'nun bu isteminin mahallinde yapılan inceleme sonucu reddedildiğini, daha sonra sanığın kesdiğini köylülerden duyduğunu beyan etmiştir.
6- Sanık, ağaçların bulunduğu arazinin kendilerine miras kaldığını söylemiş, tapu kaydı ibraz etmiş olup, bu yerde başkaları tarafından ağaç kesilmesi de mümkün değildir.
7- Ayrıca kesilen ağaçların 28 adet olması nedeniyle, sayı ve hacim itibariyle taşınmazla ilgilenen sanıkla diğer mirasçıların haberi olmaksızın kesilmesi ve götürülmesi olanaksızdır. Kaldı ki, suç tutanağı düzenlendikten sonra da kesimlere devam edilmiş olup, keşif sırasında da 11 adet tomruğun yol kenarında bulunduğu görülmüş ve mahkemece suç ihbarında bulunulmuştur.
8- Yapılan keşifde, kesilen ağaçların bulunduğu yerin, orman toprağı ihtiva etmesi, doğal yapıda 80 yaşında kestane ve kayın ağaçlarının olması nedeniyle orman sayılan yerlerden olduğu, dozer ile yol açıldığından kesilen ağaçların taşınmasının mümkün bulunduğu anlaşılmıştır.
9- Öte yandan, suçu ihbar eden tanık ile sanık arasında doğrudan bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kum ocağının balık üretme tesislerine zarar vermesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık tanık ile Murat H... arasındadır. Bu ihtilaf nedeniyle iftira halinde öncelikle Murat H...'nun şikayet edilmesi, onun hakkında beyanda bulunulması hayatın olağan akışına uygundur.
Bu nedenlerle sanığın yüklenen suçu işlediği, tanık beyanları, keşif tutanağı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamıyla sabit olduğundan, itirazın reddine karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan bir üye, "Mevcut delillere, dosya kapsamına göre haklı nedenlere dayanan itirazın kabulü gerektiği" düşüncesiyle karşı oy kullanmıştır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavcılığı itirazın reddine,20.4.1999 günü oyçokluğu ile karar verildi.