 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 1999/2-120
Karar no: 1999/122
T: 18.05.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Meskun mahalde zorunluluk olmaksızın silahla eteş etmesi nedeniyle, sanığa ait ruhsatlı tabancanın zoralımına karar verilmesi istemiyle açılan davada; tabancanın iadesine ilişkin İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesince verilen 27.3.1997 gün ve 65/262 Sayılı karar C.Savcısının temyizi üzerine, dosyayı inceleyen 2.Ceza Dairesince 23.2.1998 gün ve 17535/1755 sayı ile;
"Saat 19.50 sularında Kenedy-Sirkeci istikametine seyir halinde olan sanığın kullanmakta olduğu otomobilden tabanca ile havaya ateş edildiğinin ihbarı üzerine, sanığın 10 dakika kadar sonra saat 20.00 sularında arabalı vapur iskelesi önünde durdurulduğu ve yapılan aramada müsaderesi talep edilen tabancanın sanığın üzerinde ele geçtiği 28.12.1996 tarihli expertiz raporunda tabanca ile deneme atışları yapılmadan önce namlu içinden geçirilen hidrofil pamuğun incelenmesinde barut ve is kalıntılarına rastlanıldığı belirtilmiş olmakla, sanığın mesken mahalde silahla ateş ettiğini gösterir delil bulunduğu halde suçta kullanılan tabancanın müsaderesi yerine oluşa ve dosya içeriğine uymayan gerekçelerle iadeye karar verilmesi" isabetsizliğinden bozulmuştur.
Yerel Mahkeme ise 30.6.1998 gün ve 334/653 sayı ile;
Yapılan incelemede tabanca ile ateş edildiği ancak ateş zamanının tayin edilmesinin mümkün olmadığının bildirildiği, olay yerinde boş kovan bulunmadığı, savunma ve tanık anlatımlarına göre sanığın olay sırasında ateş etmediği gerekçesiyle önceki hükümde direnmiştir.
Bu hükmünde Yargıtayca incelenmesi C.Savcısı tarafından istenildiğinden dosya Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli 13.4.1999 günlü tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığa yüklenen Meskun mahalde zorunluluk olmaksızın ateş etme suçu TCY.nın 551. maddesinde düzenlenmiş olup maddede yazılı cezanın üst sınırına göre TCY.nın 102/5.maddesi uyarınca iki yıllık asli dava zamanaşımı süresine tâbidir. Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 8.2.1988 gün ve 547/16 sayılı kararında da belirtildiği üzere; CYUY.nın 392. maddesi uyarınca açılan zoralım davaları da asıl fiil için öngörülen zamanaşımı süresine tâbidir.
İnceleme konusu somut olayda; Meskun mahalde Silah atmak suçundan sanığa TCY.nın 551 ve 119. maddeleri uyarınca önödeme ihtaratında bulunulmuş, ihtaratta belirtilen yargılama giderleri ve para cezasının ödenmesi üzerine, suçta kullanılan ruhsatlı tabancanın zoralımına karar verilmesi isteminde bulunulmuştur. Yerel Mahkemece 27.3.1997 tarihinde sanığın sorgusu yapılarak, tabancanın iadesine karar verilmiştir. Zamanaşımını kesen en son işlem sorgudur, bunun dışında zamanaşımını kesici başkaca bir işlem yapılmamış olup; 27.3.1999 tarihinde 2 yıllık asli zamanaşımı süresi dolmuştur.
Bu itibarla zoralım davası zamanaşımına uğradığından, Yerel Mahkeme hükmünün bu nedenle bozulmasına, bozma yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden CYUY.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak davanın zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına, ruhsatlı tabancanın sanığa iadesine karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkeme hükmünün BOZULMASINA, bozma nedenine göre yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığından CYUY.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak davanın zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına adli emanetin 996/2491 sırasında kayıtlı ruhsatlı tabancanın sanığa iadesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine 18.5.1999 günü oybirliğiyle karar verildi.