 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 1999/1-21
Karar no: 1999/30
T: 23.02.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Adam öldürmeye kalkışma suçundan sanık Mehmet E...'nin değişen suç vasfına göre TCY.nın 456/2, 457/1, 51/1. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, ertelenmiş cezasının aynen infazına ilişkin Ermenek Ağır Ceza Mahkemesince verilen 23.12.1997 gün ve 53/55 sayılı hükmün, sanık ve katılan vekilleri tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 1.Ceza Dairesi 05.06.1998 gün ve 1327/1965 sayı ile,
"Ermenek Sulh Ceza Mahkemesinin 1990/69-1991/259 sayılı ilamı ile verilen cezasından dolayı sanık hakkında yaralama suçundan kurulan hükümde TCY.nın 81/2-3. maddelerinin uygulanmaması" isabetsizliğinden bozmuş,
Yerel Mahkemece 27.10.1998 gün ve 34/43 sayı ile,
"Sanığın sabıkasına ilişkin hükmün infazı ile bu davaya konu suçun işlenmesi arasında 4 yıl 8 ay geçmiştir. İlk mahkûmiyette sanık hakkında TCY.nın 55/3. maddesi uygulandığına göre, 3682 sayılı Yasanın 8/d maddesi gereğince, infazdan itibaren üç yıl geçtiğinden sabıka kaydı silinebilecektir. Sabıka kaydının silinme koşulları gerçekleştiğinden, tekerrür hükümleri uygulanamaz."gerekçesiyle önceki hükümde direnilmiştir.
Bu hükmün de Yargıtayca incelenmesi sanık ve katılan vekilleri tarafından süresinde istenildiğinden dosya; Yargıtay C.Başsavcılığının "onama" istemli 02.02.1998 günlü tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığın, TCY.nın 456/2, 457/1, 51. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilen olayda, Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık, sanığın cezasının TCY.nın 81. maddesi ile artırılıp artırılmayacağına ilişkindir.
Uyuşmazlığın çözümüne geçmeden önce Özel Daire sözcüsü tarafından Yerel Mahkeme direnme kararının yeterli gerekçeyi ihtiva etmediği ileri sürülmüş olmakla,Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27/1.maddesi uyarınca bu husus öncelikle "ön sorun"olarak ele alınıp incelenmiş, kararın CMUY.nın 260. maddesine uygun yasal ve yeterli gerekçeyi kapsadığına bire karşı yirmi iki oyla oyçokluğuyla karar verildikten sonra işin esasına geçilmiştir.
3682 sayılı Adli Sicil Kanununun 8. maddesine göre, suçu işlediği zaman 15 yaşını doldurup da 18 yaşını doldurmamış olan küçükler hakkında yüz kızartıcı suçlar ile beş yıldan fazla ağır hapis veya hapis cezasına mahkûmiyet hariç olmak üzere diğer suçlara mahkûmiyette, cezanın çekildiği veya ortadan kalktığı veya düştüğü tarihten itibaren üç yıl içinde evvelce verilmiş olan ceza cinsinden bir cezaya veya daha ağır bir cezaya mahkûm olunmadığı takdirde ilgilinin, C.Savcısının veya Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün talebi üze
rine hükmü veren mahkemece veya talep edenin bulunduğu yer asliye ceza mahkemesince duruşma yapılmaksızın adli sicildeki kaydın çıkartılmasına karar verilecektir.
Somut olayda, sanığın TCY.nın 456/4, 457/1, 55/3, 647 sayılı Yasanın 4.maddeleri uyarınca 265.000 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ermenek Sulh Ceza Mahkemesinin 16.09.1991 gün ve 69/259 sayılı kararı 25.10.1991 tarihinde kesinleşmiş ve 27.01.1992 günü infaz edilmiştir. Bu kararın infazından 4 yıl 8 ay sonra direnmeye konu olan suçu işlemiştir. 01.06.1972 doğumlu olan sanık, sabıkasını oluşturan etkili eylem suçunu 22.08.1988 tarihinde işlemiş olup suç tarihinde 15 yaşını doldurup 18 yaşını doldurmamıştır. Bu nedenle de cezası,TCY.nın 55/3. maddesi ile indirilmiştir. Suçu işlediği zaman 15 yaşını doldurup 18 yaşını doldurmamış olan sanık hakkındaki bıçakla etkili eylem suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü; yüz kızartıcı suçlardan olmadığı gibi, beş yıldan fazla ağır hapis veya hapis cezası da içermediğinden sanık bu cezanın infaz tarihinden itibaren 3682 sayılı Yasanın 8/d maddesinde belirtilen üç yıl içinde aynı nevi veya daha ağır bir cezaya mahkûm olmadığı için, adli sicildeki kaydın çıkarılması koşulları gerçekleşmiştir.
3682 sayılı Yasanın 8. maddesindeki E... hükümlülüğün silinme koşulunun oluşması halinde, hükümlülüğün silinmemiş olması sanık aleyhine sonuç doğurmayacağından re'sen dikkate alınarak tekerrür nedeniyle ceza artırılmayacaktır.
Bu itibarla Yerel Mahkeme direnme kararı isabetli olup onanmasına karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan bir üye, "direnme kararının gerekçesiz olduğu ve sanığın 3 yıllık yasal süre içinde bir başka suç işlemiş olabileceği dikkate alınarak mahallinde ilgili mahkemece araştırma yapılıp sabıka kaydının silinip silinmeyeceği konusunda bir karar verilmesi gerektiği" görüşüyle karşı oy kullanmıştır.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, sair yönleri de usul ve yasaya uygun bulunan Yerel Mahkeme direnme hükmünün ONANMASINA, 23.02.1999 günü tebliğnamedeki görüşe uygun olarak oyçokluğuyla karar verildi.