 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 1999/10-117
Karar no: 1999/127
T: 18.05.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Teşekkül halinde eroin ticareti yapmak suçundan sanık M.Salih A...'un TCK.nun 403/5-6-7 ve 59. maddeleri uyarınca 15 yıl ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına, ehliyetnamesinin süresiz geri alınmasına, zaptedilen otonun ruhsat sahibine iadesine, ele geçen uyuşturucunun zoralımına, sanığın tutuk halinin sürdürülmesine ilişkin Adana Devlet Güvenlik Mahkemesince verilen 24.5.1998 gün ve 174/294 sayılı karar,resen temyize tabi olması yanında sanık ve vekilinin de temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 10.Ceza Dairesince 25.3.1999 gün ve 13207/3453 sayı ile;
"Hakkındaki hükmü temyiz etmeyen Vehbi A...'un aşamalarda geri alınan beyanı dışında mahkûmiyeti için yeterli, kuşkudan uzak, inandırıcı delil bulunmayan sanık Mehmet Salih A...'un beraatine karar verilmesi yerine, yazılı gerekçelerle mahkûmiyet hükmü kurulması" isabetsizliğinden oyçokluğu ile bozulmuş ve sanığın salıverilmesine karar verilmiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 22.4.1999 gün ve 124641 sayı ile;
Olayın maddi ve yazılı kanıtlarını, mahkûmiyet hükmü kesinleşen sanık Vehbi'nin aşamalardaki savunmalarını, zabıt mümzisi tanıklar ile diğer tanık ve savunma tanıklarının anlatımlarını özetledikten sonra,
Mahkemenin dosya içeriğine uygun olan, gerekçeli hükmünde de belirtildiği şekilde tüm
kanıtlar birlikte değerlendirildiğinde sanık Mehmet Salih A...'un suça konu toplam net 42.988.99 gram eroin morfin ve 6 MAM ihtiva eden 70.875 kg.miktarında özel mühürlenmiş 132 bez torbadaki maddeyi önceden anlaştığı amcasının oğlu Vehbi A...'un evine olaydan bir hafta önce Opel marka otoyla getirip burada önceden hazırlanmış Zula yerine bidonlar içinde diğer malzemelerle birlikte sakladıkları olay yerinde yakalanan ve zula yerini gösteren diğer sanık Vehbi A...'un Jandarma, Cumhuriyet Savcılığı ve Sulh Ceza Hakimliğindeki ısrarlı ve etraflı beyanları, jandarmanın istihbari çalışmalar üzerine gerçekleştirdiği operasyon sonucu düzenlenen olay tutanağı, olay yerinde bulunan sanık Mehmet Salih A...'un kullandığı oto ve oto içerisinde bulunan sanığa ait sürücü belgesi, sanık Mehmet Salih'in 34 SGA 45 plakalı otoya binmediği yolundaki savunmasının aksine anılan otonun sanık tarafından kullanıldığına dair savunma tanığı kardeşi Seyfettin A...'un ve hazırlıkta dinlenen Kubar Kaya'nın beyanları, sanık Mehmet Salih A...'un ayrıca beyaz renk Opel marka bir otusu olduğuna dair savunma tanığı Derviş Aslan'ın açıklaması ve dosyadaki diğer bilgi ve belgeler karşısında keza sanık Vehbi A...'un duruşma aşamasındaki ifadesinin ve savunma tanıklarının beyanlarının sanık Mehmet Salih A...'u suçtan kurtarmaya yönelik olmaları da nazara alındığında mahkûmiyet hükmünün onanmasına karar verilmesi gerekir" biçimindeki gerekçe ile itiraz ederek bozma kararının kaldırılıp Yerel Mahkeme hükmünün onanmasını istemiştir.
Dosya 1. Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, ge
reği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
İncelenen dosyaya göre;
Özel Daire çoğunluğu ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık sanık Mehmet Salih A...'a yüklenen suçun subuta erip ermediği hususundadır.
23.3.1998 günlü arama tutanağına göre, "Yapılan istihbarat çalışmaları sonucunda (hakkındaki mahkûmiyet hükmü kesinleşen sanık) Vehbi A...'un evinin bir bölümünde esrar veya eroin bulunduğunun öğrenilmesi üzerine, bu kişinin evinde kendisi de hazır bulundurulmak suretiyle yapılan arama esnasında, evin ardiye olarak kullanılan kısmının temelinde büyükçe bir taşın şüpheli bir vaziyette bir deliği kapattığının görüldüğü, bu taş yerinden kaldırıldığında ortaya çıkan ve Özel olarak hazırlanmış sığınağa benzer bölümde 6 adet plastik bidon içersinde paketlenmiş ve ağızları mühürlenmiş vaziyette toplam 132 torbadan ibaret 70 kilo 895 gram eroin, mühür basma aleti, terazi kefeleri, tartı aletleri, mühürler ve mühür bağlama telleri bulunduğu" aynı tarihli olay yeri tesbit tutanağında ise, arama tutanağında belirtilen hususlar tekrar edildikten sonra, ayrıca, sanık Vehbi'nin bahçesinde parketmiş bulunan 34 SGA 45 plakalı Renault Laguna marka aracın içersinde ele geçen eroinlerin sahibi olabileceği tahmin edilen Mehmet Salih A...'a ait ehliyetin bulunduğu, yapılan aramalarda bu kişinin yakalanamadığı belirtilmektedir.
Mahkûmiyet hükmü temyiz edilmeyerek kesinleşen sanık Vehbi A..., jandarmada C.Savcılığında ve Sulh Ceza Hakimliğindeki ifade ve sorgusunda, "Kendisinin aslen Yüksekova İlçesinden olmakla beraber 1983 yılından beri Dörtyol İlçesi Yeşilköy beldesinde ikamet ettiğini, AYGAZ dolum tesisleri yanındaki barınakta balıkçılık yaptığını, amcasının oğlu olan M.Salih A...'un ise, Yüksekova İlçesinde yeni yaptığı evinde oturduğunu, uyuşturucuların bulunduğu mahseni, kendisi çalışmak için Yozgat'a gittiğinde, sanık Mehmet Salih A...'un yaptığını, burada ele geçen uyuşturucu maddelerin ona ait olduğunu, Opel marka oto ile yaklaşık 5-6 gün önce getirdiğini, kendisinin karşı çıkmasına rağmen "seni de suça ortak ederim" diye tehdit ederek eroinleri oraya koyduğunu, evin bahçesinde yakalanan Renault marka aracın, eroinlerin yaklandığı gün kendisi evde uyurken, sanık tarafından getirilip bahçeye bırakıldığını söylemesine rağmen, 26.5.1998 günü duruşmadaki sorgusunda bu savunmasını değiştirerek; "Eroinin kendisine ait olduğunu, malı kendisine Gaziantepli "Kürt Veli" lakaplı birisinin getirdiğini, ona para vermediğini, onun kendisine 50 bin mark vereceğini, eroinle firarı sanık Mehmet Salih A...'un bir ilgisi olmadığını, evin önünde yakalanan araba onun olmakla beraber, oraya kardeşinin getirdiğini, eroin ile arabanın bir ilgisi olmadığını söylemiştir.
Sanık Vehbi'nin 26.5.1998 günlü bu savunmasından sonra 29.5.1998 günü yakalanan ve aynı gün hakkındaki gıyabi tutuklama kararı vicahiye çevrilen sanık Mehmet Salih A..., 16.7.1998 günü duruşmada yaptığı savunmasında atılan suçu inkar etmiş, Renault marka araçta bulunan sürücü belgesinin kendisine ait olduğunu söylemiştir.
Muvafakatlı arama tutanağı ve olay yeri tesbit tutanağında imzaları bulunan kamu tanıklarının tümü, duruşmadaki yeminli anlatımlarında, tutanak içeriklerinin doğru olduğunu belirtmişlerdir.
Tanık Fatma A... 23.3.1998 günlü jandarmadaki anlatımında; "Bir hafta evvel kaynı Vehbi'nin evine çocuğu böbrek hastası olduğu için geldiğini, onun evinde kaldığı süre içinde Mehmet Salih A... isimli şahsı görmediğini" söylemesine karşın, tanık Kubar Kaya aynı gün alınan ifadesinde; "Sanık Mehmet Salih A...'un kayın babasının yeğeni olduğunu, kendisini görmediğini, ancak, onun İstanbul'dan getirdiği aracın, öğleden sonra evlerinin önünde durduğunu, bu aracın kime ait olduğunu sorduğunda, eşinin kendisine; (Askerlik arkadaşım Mehmet Salih A...'a aittir) diye cevap verdiğini" söylemiştir.
Duruşmada yeminli ifadeleri alınan savunma tanıklarından;
Derviş Aslan; sanık Mehmet Salih A...'un, "Yazın kendisinin muhtarı olduğu Akçalı köyünde oturduğunu, çocukları tahsil yaptığı için, kışın Yüksekova'ya gittiğini, rengi beyaz olan Opel marka bir otomobili olduğunu, sanık Vehbi ile sanık Mahmet Salih'in aileleri arasında kökü 15 sene öncesine dayanan arazi ihtilafı olduğunu," İhsan Taşel; "Sanık Mehmet Salih A...'un okul dönemi Yüksekova'da oturduğunu, endisi ile kahvede buluşup kağıt oyunu oynadıklarını, bir yıl kadar önce, bir gün, sanık Vehbi'nin ve diğer akrabalarının bu kahveye geldiğini, ancak, iki sanığın birbirleri ile konuşmadığını,"
Şevket Aslan; "Sanık Mehmet Salih A...'un hem köyde hemde Yüksekova'da evi olduğunu, Yüksekovadaki evinin 3 katlı olup ağabeylerinin de bu evde oturduğunu çocukları okuduğu için böyle bir yaşam tarzını seçtiğini, diğer sanık Vehbi' nin ise Yüksekova'dan ayrılmasının üzerinden uzun zaman geçtiğini" söylemişler.
Takdiren yeminsiz olarak dinlenen savunma tanıkları;
Kazım A...; "Sanık Vehbi'nin kardeşi olduğunu, Ağabeyi Vehbi'nin 15 yıl önce Yüksekova'dan göç ettiğini,iki sanığın arasında arazi meselesi yüzünden dargınlık olduğunu, sanık Mehmet Salih A...'un önce bir Toros aracı olduğunu, onu sattığını şimdi ise arabası olmadığını, laguna model aracın M.Salih' in ağabeyi Seyfettin'e ait olduğunu,
Seyfettin A... da; "İki sanık arasında arazi ihtilafı olduğunu Renault marka Laguna model aracın kendisine ait olup haricen satın aldığını, arabayı suç tarihinden önce sanık Mehmet Salih'e verdiğini, sanık Vehbi'nin kardeşi Kazım'ın çocuğu hasta olduğu için ondan alıp Adana'ya getirdiğini,"belirtmişlerdir.
Adli Tıp Kurumu Kimyasal Tahliller İhtisas Dairesinin 19.6.1998 günlü raporuna göre, sanıklardan Vehbi'nin evinin ardiyesinde yakalanan uyuşturucunun 40 kilo 88 gram 32 santigramının eroin, kalanının morfin ve monoasetil morfin (MAM) maddelerinden oluşmaktadır.
Dosyada ayrıca, mahkûmiyet hükmü temyiz edilmeyerek kesinleşen sanık Vehbi A... tarafından cezaevinde yazılıp, Cezaevi idaresi tarafından 2.4.1998 günlü üst yazı ile C.Savcılığına gönderilen bir dilekçe de bulunmaktadır. Sanık Vehbi, 2.4.1998 günlü bu dilekçesinde; "24.3.1998 günü C.Savcısına verdiği ifadesini değiştirmek istediğini, ikametgahında yakalanan malların ve eşyaların şahsına ait olduğunu, bunların diğer sanık M.Salih A... ile bir irtibatları bulunmadığını, onunla şahsi düşmanlığı olduğu için suçu ona yıktığını, olay günü çocuğu rahatsızlanan kardeşi Kazım'ın, sanık Mehmet Salih A...'dan arabasını isteyip alarak, eşiyle birlikte çocuğunu da alıp evine geldiklerini, Kazım, erzak almak için evden ayrıldığında, jandarmaların geldiğini ve aracın kapısını açtıklarını" belirtmektedir.
Sanık Mehmet Salih vekillerinin temyiz dilekçeleri içeriği ve bu dilekçeye ekli belge fotokopilerine göre, Dörtyol Noterliğince düzenlenen 27.11.1995 günlü kira sözleşmesi ile 1540 m2 yüzölçümündeki akaryakıt istasyonunun 1.1.1996 tarihinden başlamak üzere sanık tarafından kiraya verildiği, Hakkari Köy Hizmetleri İl Müdürlüğünce düzenlenmiş İş Bitirme belgesine göre de, 1991 yılında, Yüksekova 1.Grup Stabilize kaplama işinde taşaronlük yaptığı, ayrıca paletli yükleyici sahibi olduğu anlaşılmaktadır.
Öte yandan, suç tarihinde olay yerinde yakalanan 34 SGA 45 plaka nolu Renault marka Laguna model arabanın 27.8.1996 tarihi itibariyle Ali Fuat Gülşen isimli kişinin adına tescilli olduğu, bu kişi tarafından Ufuk Ergeneye 24.3.1997 tarihinde haricen satıldığı ve ayrıca Levent Erbaydar'a satış işlemlerini yapmak üzere 30.12.1997 günlü vekalet verildiği, bu belgelerden ve ifade sahibi Ali Fuat Gülşen'in anlatımları ile belirlenmiştir.
Sıralanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildiğinde; hükümlü Vehbi A...'un sonradan değiştirip geliştirdiği savunmasıyla, itiraza konu sanık Mehmet Salih A...'un inkara yönelik savunmasına itibar etmek mümkün görülmemiştir.
Şöyleki ;
1- Sanık Vehbi A... Hatay, İli Dörtyol ilçesinde balıkçılıkla istigal etmekte olup yaptığı işten elde ettiği gelirin, ele geçen miktardaki uyuşturucu maddeyi tek başına pazarlamasına yetmeyeceği aşikardır. Sanık Mehmet Salih A... ise, yazın köyde, kışında Yüksekova'da kendisine ait üç katlı evde yaşayacak bir ekonomik güce sahiptir. Ayrıca Akaryakıt İstasyonu ve paletli araç sahibidir. Parasal durumunun büyük miktarda uyuşturucu kaçakcılığı yapmaya daha müsait olduğu anlaşılmaktadır.
2- Hükümlü sanık, cezaevinden C.Savcılığına yazdığı dilekçesinde, savcılığa verdiği daha önceki ifadesini değiştirmek istediğini, aralarındaki şahsi düşmanlık nedeniyle önceki ifadesinde suçu sanık Mehmet Salih'e yıktığını, aslında uyuşturucunun kendisine ait olduğunu belirtmiş, ancak, aralarındaki şahsi düşmanlığın nereden kaynaklandığını, uyuşturucuyu kimden temin ettiğini açıklamadığı halde, değiştirdiği bu savunmasını daha da geliştirerek, duruşmada, uyuşturucuyu kendisine Gaziantepli "Kürt Veli" lakaplı bir kişinin getirdiğini söyleyerek çelişkiye düşmüş, bu çelişki kendisine hatırlatıldığında; hazırlıkta hakimin, savcının ve jandarmanın ifadesini yanlış aldığı mazeretini ileri sürmüştür.
3-Sanık Vehbi'nin kolluktaki anlatımında, sanık Mehmet Salih'in kendisine ait Opel marka araba ile uyuşturucuları saklanmak üzere olaydan önce getirdiğine ilişkin beyanı, aynı zamanda köy muhtarı da olan savunma tanığı Derviş Aslan'ın, sanık Mehmet Salih'in Opel marka bir aracı olduğuna ilişkin anlatımı ile doğrulanmakta, bu husus, sanık Mehmet Salih'in arabası bulanmadığına dair savunmayı çürütmektedir.
4-Firarda olan sanık Mehmet Salih A...'un ancak, diğer sanık Vehbi'nin suçu üstlenmesinden sonra 29.5.1998 günü yakalanabilmesi de sanık Vehbi'nin duruşmadaki savunmasının samimi olmadığının bir başka kanıtıdır.
5- Sanık Mehmet Salih A..., Laguna model araçta yapılan arama sonucu bulunan kimliğin kendisine ait olduğunu kabul etmiştir.
Bütün bu olgular,suça konu uyuşturucunun, kendisine ait Opel marka araba ile, olaydan önce, sanık Mehmet Salih A... tarafından önceden anlaştığı amcasının oğlu Vehbi'nin evine getirilerek saklandığını, olay günü kardeşi Seyfettin tarafından haricen satın alınan Renault marka araçla malı almaya geldiğini, jandarmaların arama yaptığını gören sanığın, otoyu parkedilmiş vaziyette bırakarak oradan kaçtığını, ancak, kaçarken de suç kanıtlarından biri olan kimliğini ara-
bada unuttuğunu göstermektedir.
Bu itibarla; sanık Mehmet Salih A...'un teşekkül halinde eroin ticareti yapmak suçu sabit görüldüğünden Başsavcılık itirazının kabulüne karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan kurul üyeleri mevcut delillerin sanığın suçluluğunu kanıtlamaya elverişli bulunmadığı görüşüyle karşı oy kullanmışlardır.
SONUÇ :Açıklanan nedenlerle, Yargıtay C.Başsavcılığının itirazının KABULÜNE, suçun sabit olmadığına ilişkin Özel Daire çoğunluk kararı kaldırılarak Yerel Mahkemenin sair yönleride yasa ve usule uygun bulunan 24.9.1998 gün ve 174/294 sayılı hükmünün ONANMASINA, 18.5.1999 günü oyçokluğu ile karar verildi.