 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no: 1999/10-104
Karar no: 1999/113
T: 11.05.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Karşılıksız çek keşide etmek suçundan sanık Sevim Y... hakkındaki 20/12/1995 gün ve 11/1164 sayılı hükmün, 3167 sayılı Yasanın 16/2. maddesi uyarınca tüm sonuçları ile birlikte ortadan kaldırılmasına ilişkin Şişli 3. Asliye Ceza Mahkemesince evrak üzerinde verilen 13/02/1998 gün ve 1998/26 müt. sayılı karar, katılan vekilinin temyizi üzerine dosyayı inceleyen 10. Ceza Dairesince 23/03/1999 gün ve 2197/3364 sayı ile;
"Hükmün zat ve mahiyetinde değişiklik yapan kararların duruşma açılarak verilmesi gerektiği gözetilmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ödeme nedeniyle kamu davasının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi, yasaya aykırı olduğundan, hükmün CMUK.nun 322.maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hakkında mahkûmiyet kararı verilmesinden sonra sanığın suça konu çek bedellerinin % 10 tazminat ve yasal faiziyle birlikte muhatap bankaya müdahil adına bloke ettiği Türkiye Halk Bankasının 11.2.1998 tarihli yazısından anlaşıldığından, sanık hakkındaki kamu davasının ORTADAN KALDIRILMASINA karar verilmiştir."
Yargıtay C.Başsavcılığı 19.4.1999 gün ve 38932 Sayı ile;
"Yerel mahkemenin kamu davasının ortadan kaldırılmasına ilişkin kararı, hükmün zat ve mahiyetinde değişiklik yapan kararın duruşma açılmadan, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilmesinin yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulduğu halde, dosyanın mahalline iadesi, duruşma açılmasının ve yargılama sonucu oluşacak kanaate göre bir karar verilmesinin sağlanması gerekli iken,
Vazgeçme ile düşen suçlarda şikayetten vazgeçilmesi veya müruruzaman süresinin dolması vs. gibi yeniden yargılamayı ve araştırmayı gerektirmeyen, derhal davanın düşmesine karar verilebilecek hallerde uygulama olanağı bulunan CMUK.nun 322/1. maddesine göre kamu davasının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kesinleşmiş mahkûmiyet hükmünün ödeme nedeni ile ortadan kaldırılması talebi üzerine duruşma açılıp 3167 sayılı Kanunun 16/2.maddesi kapsamında ödeme yapılıp yapılmadığı, çek tazminatı ve gecikme faizinin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı araştırılarak sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır.
3167 sayılı Kanunun 16/2. maddesi uyarınca ödeme nedeni ile verilecek kamu davasının ortadan kaldırılması kararı, CMUK.nun 322/1.maddesinde yazılı derhal davanın düşmesine karar verilebilecek hallerden değildir. Çek tazminatı ve gecikme faizinin yasaya uygun ve tam olarak hesaplanıp hesaplanmadığı araştırılmalı, hükmün zat ve mahiyetinde değişiklik yapan bu karar duruşma açılarak oluşacak kanaate göre verilmelidir.
Yerel mahkeme hükmünü, duruşma açılmadan karar verildiği gerekçesiyle
usulden bozan Yüksek Daire, kendi inceleme ve araştırması sonucunda ulaştığı kanaate göre, bozulan yerel mahkeme hükmüyle aynı mahiyette yeni bir hüküm kurmuştur." şeklindeki gerekçelerle itiraz yoluna başvurarak, Özel Daire onama kararının kaldırılıp, Yerel Mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
Dosya 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
CEZA GENEL KURULU KARARI
Karşılıksız çek keşide etmek suçundan sanık Sevim Y...'in, 3167 sayılı Yasanın 16/1. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına, bir yıl süreyle çek hesabı açtırmak ve çek düzenlemekten yasaklanmasına ilişkin Şişli 3.Asliye Ceza Mahkemesince 20/12/1995 gün ve 11/1164 sayı ile verilen hüküm; Özel Dairece 18/11/1996 gün ve 12127/12144 sayı ile onanarak kesinleşmiştir.
Hükmün kesinleşmesinden sonra; sanığın eşi tarafından hükmü veren mahkemeye müracaat edilerek, çek bedellerinin, faiz ve tüm cezalarıyla birlikte müdahil adına bloke edildiği hususunda iki adet dekont ibraz edilmiştir. Yerel Mahkemece duruşma açılmaksızın 13/02/1998 gün ve 1998/26 müt. sayı ile 3167 sayılı
Yasanın 16/2. maddesi uyarınca cezanın tüm sonuçları ile birlikte ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 18/11/1980 gün ve 267/360, 28/02/1983 gün ve 405/81, 01/06/1987 gün ve 114/326, 06/10/1998 gün ve 224/297 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; duruşmalı inceleme sonunda verilen ve kesinleşen bir hükümde, sonradan hükmün zat ve mahiyetine etkili değişiklik yapılması, aksine bir düzenleme öngörülmemişse, duruşma yapılarak verilecek yeni bir hükümle mümkündür. Davanın esasını çözen veya bunda değişiklik yapan nihai (bitirici) kararlar duruşma dışında verilmiş olsalar dahi temyiz edilebilirler.
Temyiz istemi üzerine Yargıtayca verilecek kararlar, CYUY.nın 317. maddesi uyarınca temyiz isteminin reddi, 321. madde gereğince hükmün bozulması veya onanması, ya da 322. maddesi uyarınca (ıslah) düzelterek onamadır. Hangi hallerde düzelterek onama kararı verileceği 322. maddede (9) bent halinde sayılmış olup; bu hallerin birinin varlığı halinde Yargıtayca önce saptanan kanuna muhalefet hali nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilecek, daha sonra davanın esası hakkında karar verilecektir.
İnceleme konusu somut olayda Özel Dairece önce saptanan kanuna aykırılık nedeniyle hükmün BOZULMASINA karar verilmiş, daha sonra CYUY.nın 322/1. maddesinde "Vakıanın daha ziyade aydınlanması gerekmeden beraate veya davanın düşmesine .... hükmolunması icabederse" hükmüne dayanılarak "kamu davasının ORTADAN KALDIRILMASINA" karar verilmiştir. 3167 sayılı Yasanın 16/2. maddesinde ise; keşidecinin çek bedelinin kalan kısmını %10 tazminatı ve gecikme faizi ile birlikte muhatap bankaya yatırması halinde vazgeçme şartı aranmaksızın kamu davasının ve cezanın ortadan kaldırılmasına karar verileceği hükmü yer almakta olup; dosyaya sunulan iki adet dekonttan her iki çekle ilgili olarak çek bedelleri, gecikme faizi ve % 10 tazminatın katılan adına bloke edildiği anlaşılmış, başkaca bir araştırmaya gerek bulunmamaktadır.
Bu itibarla Özel Daire kararı yerinde olup, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine,11/5/1999 günü oybirliğiyle karar verildi.