 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 1998/5-342
Karar No: 1999/7
Tarih: 02.02.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Nitelikli zimmet suçundan sanık Hüseyin B...'in TCY.nın 202/2-3, 219/3 ve 59.maddeleri uyarınca 2 yıl 2 ay 20 gün ağır hapis ve 180.555 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına, 219/son maddesi uyarınca sürekli olarak kamu hizmetlerinden yoksun bırakılmasına ilişkin Dinar Ağır Ceza Mahkemesince 15.10.1997 gün ve 41/68 sayı ile verilen karar , sanık vekilinin temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 5.Ceza Dairesince 26.11.1998 gün ve 3880/4917 sayı ile; sanığa verilen hürriyeti bağlayıcı cezanın TCY.nın 80. maddesi ile artırılmamış olması, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni sayılmayarak hüküm onanmıştır.
C.Başsavcılığı 28.12.1998 gün ve 123089 sayı ile;
"Sanığın düzenlediği biletler incelendiğinde, 23234 seri nolu biletin 07.01.1996 tarihli olduğu, (A) seride varış garı Basmane, (B) ve (C) seride varışgarı Dinar yazıldığı; (A) seride 200.000, diğer serilerde 40.000 lira yazıldığı,tren numarasının 32208 olduğu oysa yolcu gişeleri için yevmiye defterinin bu tarihli kaydına bunun işlenmediği, dolayısıyla (B) ve (C) serilerinin kayda işlenip işlenmediği denetlenseydi tespiti mümkündü, oysa müfettiş denetiminde aynı gün kayda girdiği biçiminde özet çıkarıldığı anlaşılmaktadır.
23293 seri nolu biletin (A) serisinde 19.01.1996 tarih, 200.000 lira,tren adı Expres, varış garı Basmane; (B) ve (C) serilerinde 18.01.1996, 35.000 lira, tren adı motorlu no ise farklı yazılmıştır. Biletlerdeki saatler dikkate alındığında expres mi motorlu tren mi olduğunun tespitiyle olayın ortaya çıkarılması yapılacak denetimle rahatlıkla mümkündü; bu yapılmamıştır.
Dairesince denetimin gereği gibi yapılmaması nedeniyle eylem nitelikli zimmet şekline dönüşmüştür, kayıtlar ve evraklar incelendiğinde eylemin ortaya çıkması mümkündü, bu nedenle adiyen zimmet olarak kabul edilmesi gerekir." biçimindeki gerekçelerle itiraz ederek Özel Daire onama kararının kaldırılıp, Yerel Mahkeme hükmünün Bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
Nitelikli zimmet suçundan sanık Hüseyin B...'in TCY.nın 202/2-3, 219/3 ve 59. maddeleri uyarınca 2 yıl 2 ay 20 gün ağır hapis ve 180.555 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına, 219/son maddesi uyarınca sürekli olarak kamu hizmetlerinden yoksun bırakılmasına karar verilen olayda Özel Daire ile C.Başsavcılığı arasında oluş ve sübutta bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Çözülmesi gereken sorun sanığın eyleminin adiyen zimmet suçunu mu yoksa nitelikli zimmet suçunu mu oluşturduğuna ilişkindir.
Zimmet suçları TCY.nın "Devlet İdaresi Aleyhine İşlenen Cürümler" başlığını taşıyan üçüncü bab birinci fasıl, 202. maddesinde düzenlenmiş olup; bu suç memur veya özel yasası gereğince memur gibi cezalandırılan bir kimsenin kendisine tevdii edilen veya görevi nedeniyle saklama, denetim veya sorumluluğu altında bulunan para veya para yerine geçen belge veya senet ve sair taşınır malları kendisi veya üçüncü kişiler yararına mal edinmesi ve failde mal edinme (zimmete geçirme) kastının bulunmasıyla oluşur.
TCY.nın 202/2.maddesinde düzenlenen nitelikli zimmet ise öğreti ve uygulamada kabul edildiği gibi, basit zimmetten bağımssız bir suç olmayıp, bu suçun nitelikli halidir. Nitelikli zimmet failin zimmet suçunu, dairesini aldatacak ve fiilin açığa çıkmamasını sağlayacak her türlü hileli failiyette bulunmak suretiyle işlemesidir. Hileli faaliyetler yasada sınırlı olarak sayılmamış ancak dairesini aldatması ve fiilin ortaya çıkmamasını sağlayacak nitelikli olması aranmıştır. Bu hareketler bazen zimmeti temin bazen de gerçekleşmiş bulunan zimmeti gizlemek için yapılabilir. Başka bir anlatımla Dairesince yapılan bir denetimde zimmet suçu ve zimmet miktarı ortaya çıkarılamıyor, zimmetin saptanması için daire dışında araştırma ve başka bilgi ve belgelere ihtiyaç duyulmakta ise fiil nitelikli zimmettir.
İtiraz konusu somut olay incelendiğinde T.C.D.D. Karakuyu Hareket memuru olarak görev yapan ve para tahsiline yetkili olan sanık Hüseyin B..., 23234 ve 22393 nolu biletleri önce yazmaz kalemle düşük ücret ve en kısa gidiş mesafesini yazmak suretiyle düzenlemiş, yolcuya verdiği (A) nüshalarını ise (B) ve (C) nüshalarından kopardıktan sonra gerçek varış yerini ve gerçek ücret miktarını yazarak yolcudan bu miktarı tahsil etmiştir. Dairede kalan B ve C nüshalarına uygun olarak günlük gelir defteri, yevmiye defteri ve bilet gelirleri defteri düzenlenmiştir. Biletlerin (A) nüshasının giden yolcuya verilmesi nedeniyle kurum kayıtlarının incelenmesiyle zimmetin olup olmadığı ve zimmet miktarının saptanması olanaklı değildir. Somut olayda yolculardan birinden biletin (A) nüshasının satın alınması,bir yolcuya ise adres verilip göndermesinin istenilmesi suretiyle biletlerin kurumda kalan (B) ve (C) nüshalarıyla (A) nüshalarının karşılaştırılması sonucu sanığın 23234 ve 23293 nolu biletlerde (A) nüshasında varış yerini Basmane, ücreti ise 200.000, B ve C nüshalarında varış yerini ise Dinar, ücretini40.000 lira, 23293 nolu bilette ise varış yerini Sütlaç, ücretini ise 35.000 lira olarak düzenlediği, yolculardan 400.000 lira tahsil edildiği halde, tüm işlemlerin B ve C nüshalarında yazılı miktarlar üzerinde yapılarak 325.000 liranın mal edinildiği, zimmetin ve miktarının ancak özel bir araştırma ve kurum dışından temin edilen belgelerle saptanabildiği, biletlerin (A) nüshaları yolcuda kaldığından, bunlar elde edilmediği müddetçe sanığın eyleminin saptanmasının olanaksız bulunduğu, anlaşılmaktadır. Bu itibarla Yerel Mahkemece sanığın eyleminin vasıflandırılmasında ve Özel Daire ONAMA kararında özel dairece belirtilen eleştiri dışında bir isabetsizlik bulunmadığından, Yargıtay C.Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavclığının itirazının REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine 2.2.1999 günü oybirliğiyle karar verildi.