 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas No : 1997/9-320
Karar No : 1998/16
Tarih : 10.2.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- BOZMAYA EYLEMLİ UYMA ( Bozmadan Sonra Yeni Bir Gerekçeye Dayanılması-Temyiz İncelemesinin Genel Kurulca Yapılmayacağı )
- BOZMADAN SONRA YENİ BİR GEREKÇEYE DAYANILARAK DİRENME KARARI VERİLMESİ (Bozmaya Eylemli Uyma)
1412/m.321,326
DAVA : Silahlı çetenin sair efradı olmak suçundan sanık Ç.E.`nin suçu sabit olmakla beraber yakalanma esnasında güvenlik güçlerine hiç bir direnme göstermemesi, aşamalarda mensubu olduğu örgüt hakkında yaptığı itiraflarını değiştirmemesi hususları gözönünde tutularak örgütün sair efradı olmak suçundan 3853 Sayılı Kanun ile değişik 3419 Sayılı Kanunun 1/a maddesi uyarınca hakkında ceza tertibine yer olmadığına ilişkin Diyarbakır 2 nolu Devlet Güvenlik Mahkemesince 31.8.1994 gün ve 678/332 sayı ile verilen karar, DGM Savcısının temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesince 5.05.1995 gün ve 1383/3236 sayı ile; "Somut olayda, mensubu bulunduğu silahlı çetenin amacı doğrultusunda işlenen suçlara katıldığı belirlenemeyen sanığın örgütten çekilmesi veya silahlı çetenin dağılmasına, meydana çıkarılmasına neden olacak veya çetenin amaçladığı suçun işlenmesine engel olacak mahiyette bir bilgi vermesi ve çaba göstermesi söz konusu olmadığı cihetle koşulları gerçekleşmediği gözetilmeden 3419 Sayılı Yasadan yararlandırılması" isabetsizliğinden bozulmuştur.
Yerel Mahkeme ise 7.6.1996 gün ve 450/212 sayı ile; Sanık vekilinin ibraz ettiği 9. Ceza Dairesinin 18.1.1995 gün ve 11947-63 sayılı emsal kararına ait fotokopiyi dosyaya koyarak ilk kararındaki gerekçelere ilaveten "Mezkur iki Yargıtay ilamı birbirleriyle çelişmektedir. Sanık tahliye olur olmaz askere gitmiş ve halen askerdir. PKK örgütüyle ilişkisini kesmeyen bir kişinin örgüt amacı ve uygulamasına ters düşen askerlik görevine gitmesi düşünülemez. Bu davranışı örgütle ilişkisini kestiğini gösterir. 3419 sayılı Yasanın amacı, örgüt mensuplarının örgütten çekilmelerini sağlayıp topluma kazandırmak ve örgütü çökertmektir. Sanığın cezalandırılmasında sosyal fayda yoktur ve topluma kazandırılmıştır." biçimindeki yeni ve değişik gerekçelerle direnmeye karar vermiştir.
Bu kararın da, Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcısı tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine dosya, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma isteyen 7.11.1997 günlü tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : İncelenen dosyaya göre; Yerel Mahkeme, bozma kararına karşı direnirken yasadışı örgüt üyesi olan sanığın 3853 sayılı Kanunla değişik 3419 Sayılı Kanunun 1/a maddesi hükmünden yararlandırılması gerektiğine ilişkin ilk kararda yer almayan yeni ve değişik açıklamalara, sanık vekilinin bozmadan sonra mahkemeye sunduğu emsal içtihada dayanarak sanık hakkında ceza tertibine yer olmadığına karar vermiştir.
Ceza Genel Kurulunun kararlılık gösteren içtihatlarına göre, bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak, bozmada belirtilen hususları tartışmak, yeni kanıtlara dayanmak, ilk kararda olmayan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak, direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir karardır.
İncelenen dosyada Yerel Mahkeme, sanık vekilince mahkemeye verilen Özel Dairenin benzer konu ile ilgili emsal içtihadına ve ilk kararda yer almayan yeni ve değişik gerekçeleredayanarak hüküm kurmuştur. Bozulan ilk kararda yer almayan Özel Dairenin emsal kararı ile yeni ve değişik gerekçe, Özel Dairece incelenmemiştir. Özel Dairece incelenmeyen bir hususun doğrudan ve ilk kez Ceza Genel Kurulunca incelenmesi olanaksızdır. Bu nedenle Özel Dairenin son uygulaması bozmaya eylemli uyma niteliğinde olduğundan, temyiz incelemesinin Özel Dairece yapılmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkemenin son kararı "Bozmaya eylemli uyma" niteliğinde olduğundan dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Özel Daireye gönderilmesine 10.2.1998 günü oybirliği ile karar verildi.