 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no : 1995/6-112
Karar no : 1995/138
Tarih : 24.4.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- CEZA GENEL KURULUNUN BOZMA KARARI (Yerel Mahkemenin Verdiği Yeni Kararın Özel Dairece Temyiz Edileceği )
- TEMYİZ MERCİİ ( Ceza Genel Kurulunun Bozma Kaararı Üzerine Mahkemece Verilen Yeni Kararın )
1412/m.326
DAVA : Sahte evrak düzenlemek suçundan sanık A.E.`nin TCK.nın 342/1, 59. maddeleri gereğince 1 sene 8 ay ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Isparta Ağır Ceza Mahkemesince verilen 23.6.1993 gün 29/64 sayılı hükmün sanık vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesi 18.8.1993 gün 6221/6119 sayı ile; "Suç kastı bulunmadığından sanığın beraetine karar verilmelidir" gerekçesiyle ve oyçokluğu ile hükmü bozmuş, önceki hükümde oyçokluğuyla direnmeye ilişkin 6.10.1993 gün 90/101 sayılı Yerel Mahkeme kararı ise, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 30.5.1994 gün 133/156 sayılı kararı ile "tefhim olunmakla hükmün esasını oluşturan kısa kararda hüküm kurulmaması" isabetsizliğinden bozulmuştur.
Ceza Genel Kurulu bozma kararına uyan Yerel Mahkeme, 5.10.1994 gün 78/112 sayı ile, Özel Daire bozma kararına karşı oyçokluğuyla direnmiştir.
Bu hükmün de Yargıtayca incelenmesi C. Savcısı ve sanık vekili tarafından süresinde istenildiğinden dosya; Yargıtay C. Başsavcılığının "bozma" istemli 5.04.1995 günlü tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Dosya içeriğine göre; 6.10.1993 gün 90/101 sayılı direnme kararının C. Savcısı ve sanık vekili tarafından temyizi üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay Ceza Genel Kurulu 30.5.1994 gün 133/156 sayı ile hükmü bozmuş, Yerel Mahkemece bozma gereği yerine getirilerek yeniden karar verilmiştir.
Ceza Genel Kurulunun uyum ve kararlılık gösteren içtihatları gereğince, Ceza Genel Kurulunun bozma kararı ile direnme hükmü tümüyle ortadan kalkmıştır. Yerel Mahkeme, artık yeni ve değişik bir karar vermekte serbesttir. Ayrıca, bozmaya uyulduktan sonra verilen kararlar yeni bir karar olup hukuken direnme kararı niteliğinde olmadığından öncelikle Özel Dairece incelenmesi gerekir. Özel Dairece incelenmeyen bir hükmün doğrudan doğruya Ceza Genel Kurulunca incelenmesi olanaksızdır.
Özel Daire görüşünün belli olduğundan bahisle, dairece tekrar inceleme yapılmasının davayı gereksiz yere uzatacağı gibi bir görüş de ileri sürülemez. Çünkü, Özel Daire görüşünde değişiklik olabileceği gibi, davaların uzamasını önlemek amacıyla da olsa; emredici usul kurallarının uygulanmasından vazgeçilemez.
Öte yandan, Ceza Genel Kurulu bozma kararına uyulduktan sonra verilen kararın yeniden ve doğrudan Genel Kurulca incelenmesi, Ceza Genel Kurulu kararlarına karşı direnilemeyeceğine ilişkin CMUY.nın 326. maddesine de aykırıdır. Çünkü, doğrudan doğruya Ceza Genel Kurulunca inceleme yapılması, Yerel Mahkeme kararına direnme mahiyeti verecek ve Genel Kurul bozma kararına karşı direnilmiş olacaktır. Bu nedenlerle, hukuken yeni olan bu kararın Özel Dairece incelenmesine karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak; temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C. Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.4.1995 günü oybirliğiyle karar verildi.