 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no : 1994/95
Karar no : 1994/120
Tarih : 25.04.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Sahtecilik suçundan sanık M. S'ın 342/1, 59. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilen 21.1.1992 gün 133/8 sayılı hükmün sanık vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen,
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 26.11.1992 gün 7792/8167 sayı ile;
"Sahte olarak düzenlendiği ileri sürülen çekte keşide yerinin "İst" olarak belirtilmiş olması karşısında TTK.nun 668. maddesinde öngörülen keşide yeri ögesinin bulunmadığı gözetilmeden TCK.nun 345. maddesi yerine 342. madde ile uygulama yapılması" isabetsizliğinden bozmuş,
Yerel Mahkeme 22.2.1993 gün 10/13 sayı ile;
"Sanığın sahte olarak düzenlediği çek üzerindeki "İst" yazısı herkesce bilinen İstanbul anlamındadır. Sanığın eylemi resmi evrakta sahtecilik suçunu teşkil eder" gerekçesiyle önceki hükümde direnmiştir.
Bu hükmün de Yargıtay'ca incelenmesi sanık vekili tarafından süresinde istenildiğinden dosya; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın "Onama" istemli 29.3.1994 günlü tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Sanığın sahte çek düzenlemek suçundan cezalandırılmasına karar verilen olayda, Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık; sahte olarak düzenlenen çekte keşide yerine "İst" olarak yazılması nedeniyle
Ticaret Yasası'nın 692. maddesinde öngörülen keşide yeri ögesinin gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkindir.
14.2.1992 gün 1/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'nda, "Çeklerden keşide yerinin, hiçbir duraksamaya yer vermeyecek şekilde anlaşılabilir olması koşulu ile kısaltılmış olarak yazılması halinde, çekin sadece keşide yerinin kısaltılmış olarak yazılmış bulunması nedeniyle geçersiz sayılamayacağına" karar vermiştir.
Suça konu çekte keşide yeri "İst" olarak kısaltılarak yazılmıştır. "İst" şeklinde yazılan keşide yerinin "İstanbul'u" ifade ettiği kolaylıkla ve hiçbir duraksamaya meydan vermecek şekilde herkesce bilinebilecek niteliktedir. Keşidecinin irade beyanı hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde anlaşılabildiğinden, çekte keşide yeri koşulunun gerçekleşmediği ileri sürülemez.
Bu itibarla Yerel Mahkeme direnme kararı isabetli olup sair yönleri de usul ve yasaya uygun bulunan hükmün onanmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, sair yönleri de usul ve yasaya uygun bulunan Yerel Mahkeme direnme hükmünün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA, 25/04/1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.