Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E. 1994/5-262
K. 1994/280
T. 14.11.1994

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
  TEMYİZ MAHKEMESİNCE HÜKMÜN
  BOZULMASI
 
KARAR ÖZETİ: Yargıtay; temyiz incelemesi sonucunda red, ıslah, düşme ve bozma kararlarından birini verir.
Yargıtay'ın bozma kararı vermesi halinde, kararın bozulmayan kısmi onanmış veya kesinlik kazanmış değildir. Bir karar bozulmakla tümüyle ortadan kalkmış ve hukuki geçerliliğini yitirmiş olacağından mahkeme bozmaya uyarsa yeni bir hüküm kurmak zorundadır. Bu yeni kararın temyizi halinde ilk bozma kararıyla bağlı olmayan Yargıtay değişik bir gerekçeyle kararı tekrar bozabileceği gibi yukarıda açıklanan kararlardan birini de verebilir.
İncelenen dosyada Yargıtay bozma kararında-ki "yerinde görülmeyen sair itirazların reddine" ta biri, bozulan mahkeme kararının değinilmeyen kısımların kesin hüküm haline getirmeyeceğinden ikinci bozmaya uyan mahkemenin bozma doğrultusunda işlem yapar. Sanık vekilinin savunma tanıklarının dinlenilmesi hapis cezasının paraya çevrilmesi ve tescil istemleri hakkında olumlu veya olanı-saz bir karar vermesi gerekir.
(1412 s. CMUK. 321,238,260,261,268)
 
Reşit olmayan mağdureyi rızasıyla alıkoymak ve müteselsilen ırzına geçmek suçlarından sanık Erkan'ın TCK.nun 430/2, 416/son ve 80. maddeleri uyarınca sonuçta 13 ay hapis cezasıyla cezalandırılması na ilişkin, (Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesi) nce verilen 10.9.1991 gün ve 1990/293 - 1991/595 sayılı hükmün sanık vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 11.2.1 993 gün ve 88/565 sayı ile;
 
"Sanık vekilinin yerinde görülmeyen sair itirazlarının reddine.
Ancak;
İddianamede yer verilmeyen TCK.nun 80. maddesi uygulanmadan önce CMUK.nun 258. maddesi gereğince sanığa ek savunma verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi" isabetsizliğinden bozulmuş; bozmaya uyan Yerel Mahkeme, 6.2.1993 gün ve 477/762 sayı ile sanığın aynı şekilde mahkumiyetine karar vermiştir.
Sanık vekilinin temyizi üzerine dosyayı yeniden inceleyen Özel Daire 1.12.1993 gün ve 4615/4304 sayı ile bu kerre;
"Sair itirazların reddine.
Ancak;
Sanık vekili 5.7.1993 tarihli dilekçesinde savunma tanıkları dinlenilmesini ve ayrıca cezanın para cezasına çevrilmesini ve tecilini talep etmiş olduğu halde CMUK.nun 238. maddesi uyarınca savunma tanıklarının dinlenilmesi isteğinin kabulü veya reddi doğrultusunda bir karar verilmeden ve paraya çevirme ve tecil istemleri hususu da karar yerinde tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması" nedeniyle kararı ikinci kez bozmuştur.
Yerel Mahkeme ise, 2.3.1994 gün ve 105/366 sayı ile;
ilk hüküm Özel Dairece iddianamede yer verilmeyen TCK.nun 80. maddesi Uygulanmadan önce sanığa ek savunma hakkı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinden bozulmuştur.
Bu bozma kararında sanık vekilinin yerinde görülmeyen sair itirazlarının reddine denildiğine göre öteki hususlar usulü yönden kesinleşmiştir.
Usulen kesin hüküm niteliğini kazanan hususlarda yeniden inceleme yapılmasına olanak bulunmadığına göre Özel Dairenin ikinci bozma kararı yerinde değildir" biçimindeki açıklamalarla önceki hükümde direnmiştir.
Bu hüküm de sanık vekili tarafından süresinde temyiz edildiğinden dosya, Yargıtay C. Başsavcılığı'nın bozma istekli 5.7.1994 gün ve 9403227 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle;.Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup, düşünüldü:
İncelenen dosyaya göre;
Çözümlenecek sorun; Özel Daire bozma kararında yer alan "yerinde görülmeyen sair itirazların reddine" tabirinin bozulan Yerel Mahkeme kararında yer alan diğer hususları kesin hüküm haline getirip getirmediğinin belirlenmesidir.
Yargıtay temyiz davasını kabul edip incelemesini yaptıktan sonra şu dört karardan birini verir.
1- Red Kararı: Mahkeme kararının her yönden hukuka uygun olduğunun anlaşılması halinde verilen karardır. Uygulamada onama denilen bu kararla temyiz davası reddedilmektedir. Böylece karar kesin hüküm halini alır.
2- Islah Kararı: Yargıtay'ın inceleme sonunda kararda yasaya aykırılık bulup kararı bozması ancak esas mahkemesinin yerine geçerek yeni bir karar vermesidir. Islah kararı Yargıtay'ın işlevi gözönünde tutulduğunda istisnai bir karardır. kesin hükmün etkilerine sahip olan bu kararın verilebileceği durumlar CMUK.nun 322. maddesinde gösterilmiştir.
3- Düşme Kararı:Temyiz incelemesi sırasında ister mahkeme kararından önce olsun ister sonradan çıksın bir düşme nedeni bulunduğu görülürse davanın düşmesine karar verilir. Davanın düşmesi kararı asıl ceza davası ile birlikte tali davaları bu arada temyiz davasını da düşürür. Daha önce verilmiş bütün kararlar kendiliğinden hükümsüz olur.
Yargıtay düşme kararı verdiğinde karar kesin hüküm kuvvetini kazanır.
4- Bozma Kararı:Yargıtay mahkeme kararında hukuka aykırılık saptarsa veya ancak mahkemece uygulanacak bir norm karardan sonra yürürlüğe girerse kararı bozar. Bozulan karar tümüyle ortadan kalkacağından hiçbir hukuki sonuç doğurmaz.
Kararın bozulmayan kısmı onanmış veya kesinlik kazanmış değildir. Karar dava gibi bir bütün oluşturur. "Şu noktadan temyiz edildi veya bozuldu, o halde öteki kısımlar kesinleşti" denemez. Yani kısmi kesinleşmeyi kabule olanak yoktur.
Yargıtay'ın kararı bozması üzerine mahkeme yeni bir tensip kararıyla duruşma günü tayin eder ve ilgilileri duruşmaya çağırıp kendilerinden bozmaya karşı diyeceklerinin sorulduktan sonra bozmaya uyulup uyulmaması yönünden bir karar verir.
Eğer mahkeme bozmaya uyulmasına karar verirse o zaman bozma kararı doğrultusunda işlem yapıp CMUK.nun 260, 261 ve 268. maddelerine uygun biçimde yeni bir hüküm kurmak zorundadır. Zira, önceki hüküm bozulmakla ortadan kalkmış ve hukuki geçerliğini yitirmiştir.
Bu yeni kararın temyiz edilmesi halinde ilk bozma kararıyla bağlı olmayan Yargıtay değişik bir gerekçeyle kararı tekrar bozabileceği gibi duruma göre yukarıda açıklanan üç karardan birini de verebilir.
Bu itibarla, Özel Daire kararında yer alan "yerinde görülmeyen sair itirazların reddine" tabiri, bozulan Yerel Mahkeme kararının değinilmeyen kısımlarını kesin hüküm haline getirmez. Kararın kesinleşebilmesi için açıkça onanması gerekir.
İncelenen dosyada, Yerel Mahkemenin ilk bozma kararına olduğu gibi ikinci bozma kararına da uyduğu saptandığına göre, bozma kararı doğrultusunda işlem yapıp sanık vekilinin gösterdiği savunma tanıklarının dinlenmesine ve verilecek özgürlüğü bağlayıcı cezanın paraya çevrilmesine ve teciline ilişkin istemleri hakkında olumlu veya olumsuz bir karar vermesi gerekirken Özel Dairece bozulan ilk kararın (ilişilmeyen) kısmının "yerinde görülmeyen sair itirazların reddine" denilmek suretiyle kesinleştiği kabulü ile bozma gereğinin yerine getirilmemesi yasaya aykırı olduğundan sair yönleri incelenmeyen Yerel Mahkeme direnme hükmünün açıklanan bu usulü nedenle bozulmasına karar verilmelidir.
Sonuç: Sair yönleri incelenmeyen Yerel Mahkeme direnme hükmünün yukarıda açıklanan nedenle istem gibi (BOZULMASINA) , 14.11.1994 günü oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini