 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no : 1994/337
Karar no : 1994/356
Tarih : 19.12.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA: Mal beyanınd bulunmamak suçundan sanık Mete'nin, İİY.nın 337. maddesi gerğince 10 gün hafif hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, (İzmir 3. İcra Ceza Hakimliği)'nce verilen 16.8.1993 gün, 1331/12661 sayılı hükmün sanık vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 16.12.1993 gün, 11536/12872 sayı ile;
"Alacaklı tarafça, şikayetten önce borcu karşılar miktarda menkul haczi yapılarak yediemine tevdi edilmiş olmasına göre İİY.nın 337/1. maddesinin son cümlesi uyarınca ceza tayinine yer olmadığına karar verilmek gerekirken yazılı biçimde mahkumiyet hükmü kurulması" isabetsizliğinden bozmuş,
Yerel Mahkeme, 6.6.1994 gün, 578/1883 sayı ile;
"Haczedilen mallar İzmir 2. İcra Müdürlüğü'nün 1992/11018 sayılı dosyasında da haczedilmiş ve satılmıştır. Bu nedenle borcu karşılamamaktadır" gerekçesiyle önce hükmüde direnmiştir.
Bu hüküm da Yargıtay'ca incelenmesi sanık vekili tarafından süresinde istenildiğinden dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın "bozma" istemli 28.11.1994 günül tebliğnamesiyle 1. başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup düşüşnüldü:
KARAR: Sanğın mal beyanında bulunmamak suçundan cezalandırılmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararı, Özel Dairece "Şikayetten önce borcu karşılar şekilde haciz yapıldığın gözetlmemesi" isabtesizliğinden bozulmuştur.
Bozmadan sonra, şikayetçi vekilinin numarasını verdiği 2. İcra Müdürlüğü'nın 1992/11018 sayılı dosyası celbolunmuş, h9aczedilen menkul malların bu dosyada da haczedilip satılması nedeniyle borcu karşılamadığı gerekçesiyle önceki hükümde direnilmiştir.
Bozulan kararda yer almayan bu yeni delili ve değişik gerekçe Öel Dairece denetlenmediğinden dairenin görüşü bilinmemektadir. Özel Dairece incelenmeyen bir hususun doğrudan doğruya ve ilk kez Ceza Genel Kurulu'nca incelenmesi olanaksızdır. Şeklen direnme gibi görünen bu karar özde ilk karar niteliğinde olup iylemli uyma nedeniyle incelemeni Özel Dairece yapılması gerekmektedir.
Ancak, sanığı yüklenen mal beyanında bulunmama suçu, İİY.nın 337. maddesinde düzenlenmiştir. Maddede yazıl cezanın üst sınırı itibariyle suç, TCK.nın 102/6. maddesi gereğince altı aylık asli zamanaşımı süresine tabidir. Aynı Yasanın 105/2. maddesi uyarınca bir sene içinde mahkumiyet kararı verilmelidir.
Öte yandan, 9.3.1939 gün 22/31 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında daaçıklandığı üzere, suç tarihinden itibaren işlemeye başlayacak bir senelik zamanaşımı süresininbaşlangıç veya sonlarında verildiğine bakılmaksızın karar verilmekle zamanaşımı süresi kesilmekte ve o tarihten itibaren alta aylık asli zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlamaktadır.
Maddi olayda, suç tarihi 3.2.1993 olup, bir yıllık zamanaşımı süresi 3.2.1994 günü dolmuştur. Yerel Mahkemece ilk karar bir yıllık süre içerisinde 16.8.1993 günü verilmiştir. bu tarihten itibaren işlemeye başlayan altı aylık zamanaşımı süresi de 16.2.1994 günü dolmuştur. bu nedenle davanını ortadan kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken 6.6.1hh4 günün sanığın mahkumiyetine karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan, direnme hükmü önceliklebu yönden bozulmalıdır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkeme direnme hükmünün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), CMUY.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle TCK.nın 102/6 ve 105/2. maddeleri gereğince (ORTADAN KALDIRILMASINA), 19.12.1994 günü oybirliğiyle karar verildi.