 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 1993/98
Karar No: 1993/127
Tarih: 03.05.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Hizmet sebebiyle emniyeti suistimal suçundan sanık Bekir Dişbedek'in beraatine ilişkin Gölbaşı (Ankara)) Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen 05.06.1991 gün ve 1990/81, 1991/38 sayılı hükmün katılan idare vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleney Yargıtay 9. Ceza Dairesi 05.06.1992 gün ve 7181/6036 sayı ile;
"Sanığın T.E.K.'in Gölbaşı Sosyal Tesislerine nakletmek üzere Göymükten teslim aldığı 15300 Kg. kömürün 8300 Kg.'nı yerine döküp geri kalan 7 ton kömürü ton kamyon kasasından tesizlerden çıkardıktan kısa bir süre sonra yakalandığı oluş ve sanığın kaçamaklı ikrarı ve tanık anlatımları ile dosya kapsamından anlaşıldığı ve müsnet suçun eksik kalkışma aşamasında kaldığı gözetilmeden yazılı şekilde beraatine kararverilmesi "isabetsizliğinden kararı bozmuştur.
Yerel Mahkeme ise; 11.11.1992 gün ve 113/110 sayı ile;
Sanığın kamyon kasasında kalan kömürü bilerek ve isteyerek boşaltmadığı hususunda hakkında yeterli ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden savunmasına itibr edilerek beraatine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur" biçimindeki açıklamalarla önceki hükümde direnmiştir.
Bu hüküm de müdahil idare vekili ve C. Savcısı tarafından süresinde temyiz edildiğinden dosya Yargıtay C. Başsavcılığı'nın bozma istekli 01.04.1993 gün ve 9/102775 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Sanığın TEK.'in Gölbaşı Sosyal Tesisleri'ne nakletmek üzere Göynükten teslim aldığı 15.300 Kg. kömürün 8.300 Kg.'nı yerine boşaltıp geri kalan 7000 Kg. kömürü kamyonla tesislerden çıkardıktan kısa bir süre sonra yakalandığı iddiasıyla açıklanan davada Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık sanığın saptanan bu eyleminde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun mahnevi unsuru (Kast ögesi) bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Sanık Kömürün tamamını boşalttığını sanıp tesislerden çıktığını ve olayda suç kastı bulunmadığını savunmuştur.
TEK Genel Müdürlüğü ile Nakliyat Şirketi arasında düzenlenen sözleşmenin 7. maddesinde "...Taşıyıcı yüklenilen vasıta ile Gölbaşı'na geldiğinde 1842121 numaralı telefondan tartı işi için bir yetkili talep edecek ve bu yetkili nezaretinde tartı yapıldıktan sonra tesellüm işi tamamlanacak ve ondan sonra boşaltma yapılacaktır. Kurumun yetkililerince tartısı yapılmadan boşaltılacak kömürler teslim edilmemiş kabul edilecektir" denildiği halde sanığın yetkili talep etmeden tartma ve boşaltma işlerini kendiliğinden gerçekleştirmesi ve Zabıta da "kömürün yarısını boşaltıp damperi ihdirdim" biçiminde beyanda bulunması suç kastının varlığını gösterdiğinden inkara yönelik savunmaya itibar etmeye olanak yoktur.
Kaldı ki profesyonel sürücü olan sanığın kasasında 7 ton yük bulunan bir kamyonun çekişinden ve hareket kabiliyetinden bunu anlamaması da kabul edilebilir bir olgu olarak görülmemiştir.
Bu nedenle sanığın eyleminde yüklenen hizmet sebebiyle güveni kötüye kullanma suçunun yasal unsurları bulunduğundan mahkumiyeti yerine oluşa ve dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçelerle beraetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle Yerel Mahkeme direnme hükmünün istem gibi BOZULMASINA, 03.05.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.