 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 1993/340
Karar No: 1994/14
Tarih: 31.01.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Ruhsatsız silah taşımak, saldırgan sarhoşluk ve kavgada silah boşaltmak suçlarından sanık Mehmet Aydeniz'in 6136 Sayılı Yasanın 13., TCY'nın 466, 647 Sayılı Yasanın 4. maddeleri gereğince 1 yıl hapis ve 400.000 lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına ve bu cezanın ertelenmesine, saldırgan sarhoşluk suçundan beraatine ilişkin Cihanbeyli Asliye Ceza Mahkemesince verilen 03.12.1992 gün 108/238 sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 27.04.1993 gün 2929/4553 sayı ile;
"1- Saldırgan sarhoşluk suçundan beraate karar verildiğine göre, sanığın yetkisi bulunmadığından bu suça yönelen temyiz isteminin reddine,
2- Sanığın bulundurma ruhsatlı tabancası ile mağdurlara ateş ettiğine ilişkin iddiayı doğruluyan kanıt olmadığı, sanığın evinde elde edilen tabanca ile yeni atış yapılıp yapılmadığının saptanmadığı, olay yerinde boş kovan ya da çekirdek bulunması için araştırma yapılmadığı, savunmanın tanıklarca doğrulandığı böylece atılı, kavgada silah boşaltmak suçunun kanıtlanmadığının ayrıca 6136 Sayılı Yasaya aykırılıktan açılan davanın 3831 Sayılı Yasanın 1. maddesiyle 6136 Sayılı Yasaya ek geçici 8. maddesine göre ortadan kaldırılması, suçta kullanılmayan bulundurma ruhsatlı tabancasının sanığa iadesi gerektiğinin gözetilmemesi" isabetsizliğinden bozmuş,
Yerel Mahkeme 14.10.1993 gün 47/110 sayı ile, 6136 Sayılı Yasaya aykırı davranmak suçundan kurulan hükme yönelik bozma kararına uyulmasına, kavgada korkutmak amacıyla silah boşaltmak suçuyla ilgili bozmaya ise; "Mağdurların aşamalarda değişmeyen ifadeleri, plakası mağdurlar tarafından saptanan otomobili olaydan birgün önce sanığa sattığına ilişkin tanık Yusuf'un beyanı, ele geçen tabanca ve dosya kapsamından suç, sübuta ermiştir. Sanıkla aralarında ihtilaf bulunmayan mağdurların otomobilin modeli, rengi ve plakasını belirterek olayın akabinde şikayetçi olmaları, sanığın ilk savunmasında Konya (da olduğunu söylememesi nedeniyle savunmaya ve savunma tanığına itibar edilmemiştir." gerekçesiyle direnmiştir.
Bu hükmün de Yargıtay'ca incelenmesi Yerel C. Savcısı ve sanık tarafından süresinde istenildiğinden dosya, Yargıtay C. Savcılığı'nın "bozma" istemli 09.12.1993 günlü tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulu'nca okundu sanığın saldırgan sarhoşluk suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının Özel Dairece reddine karar verilerek bu suça ilişkin hüküm kesinleştiğinden incelemenin diğer suçlarla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Sanığın TCY.'nın 466 ve 6136 Sayılı Yasanın 13/1. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına ilişkin karar, sanığın temyizi üzerine Özel Dairece, "Sanığın tabancası ile ateş ettiğine dair kesin kanıt bulunmadığı ve izinsiz silah taşımak suçundan açılan davanın 3831 Sayılı Yasayla 6136 Sayılı Yasaya eklenen ek geçici 8. Madde gereğince ortadan kaldırılması gerektiğinden" bahisle bozulmuştur.
Yerel Mahkeme izinsiz silah taşımak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik bozma kararına uymuş, suçun sabit olduğu gerekçesiyle kavgada silah boşaltmak suçuna ilişkin bozmaya direnmiştir.
1- Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık, sanığa yüklenen silah boşaltma suçunun sübutuna ilişkindir.
Şikayetçiler karakolda alınan ve birbirine uyum gösteren ifadelerinde, kamyonla giderken arkalarından gelen bir otomobilin kendilerini geçip yolu kapattığını, kamyondan indiklerinde otomobilinden inen şahsın ateş ettiğini, kendilerine asker talimi yaptırdıktan sonra uzaklaştığını söylemişler, bilahare şikayetlerinden vazgeçmişlerdir. C. Savcılığında alınan ifadelerinde ise, yakalanıp Savcılığa getirelen sanığın, ateş eden şahıs olup olmadığını bilemeyeceklerini, sanık ve kardeşlerinin birbirlerine benzediklerini, ateş edenin hangisi olduğunu kesin bilemediklerini beyan etmişler, son soruşturma safhasında talimatla alınan ifadelerinde önlerini kesen sanığın ateş ettiğini söylemişlerdir.
Mağdurların tarifi üzerine yakalanan sanık, aşamalarda yüklenen suçları inkar etmiş, Konya'da olduğunu savunmuş, bu beyanı savunma tanığınca da doğrulanmıştır.
Olayın görgü tanığı yoktur. Sanığın bulundurma ruhsatlı tabancası evinden alınmış fakat kısa sürede içerisinde ateş edilip edilmediği saptanmamıştır. Öte yandan olay yerinde araştırma yapılmamış boş kovan ya da çekirdek bulunmamıştır.
Mağdurların aşamalardaki ifadeleri çelişkili olup C. Savcılığının ateş edeni kesin olarak tanıyamadıklarını, sanığa benzediğini söylemişlerdir. Mağdurların beyanı hiçbir maddi delille doğrulanmamıştır. Sanığın yüklenen suçu işlediğine dair savunmasının aksini gösterir her türlü şüpheden uzak yeterli ve kesin kanıt bulunmadığından direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
2- Yerel Mahkemece, izinsiz silah taşıma suçuyla ilgili bozma kararına uyulduğundan, uyulan kısmın incelenmesi için dosya, özel daireye gönderilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, 1- Kavgada silah boşaltmak suçundan verilen Yerel Mahkeme direnme hükmünün (bozulmasına)
2- Bozma kararına uyulan kısmın incelenmesi için dosyalının Özel Daireye gönderilmesine tebliğnamedeki düşünce gibi 31.1.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.