 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1992/263
K: 1992/286
T: 19.10.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Hırsızlık suçundan sanık Ali'nin, TCY.nın 491/3, 522. maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin (Kadıköy 1. Sulh Ceza Mahkemesi)nce 28.5.1991 gün ve 305-735 sayı ile verilen hüküm, sanık tarafından temyiz edildiğinden, dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesi'nce, 30.10.1991 gün ve 5820-6889 sayı ile;
(Sair itirazlar yerinde görülmeyerek;
Müştekinin zararı, suça iştirak ettiğinden bahisle hakkında dava açılan Nevzat'ın babası tarafından ödenmiş olmasına rağmen, sanık hakkında TCY.nın 523/1. maddesinin yazılı gerekçe ile uygulanması) isabetsizliğinden bozulmuştur.
Yerel Mahkeme ise, 12.12.1991 gün ve 1663-1760 sayı ile; mağdurun zararı, hakkında TCY.nın 512. maddesi uyarınca dava açılan Nevzat'ın babası tarafından ödenmiş olup, sanık bu kişiye ödediği miktarı vermediğinden TCY.nın 523. maddesinin koşulları oluşmamıştır. Açıklamasıyla önceki hükümde direnmiştir.
Bu hükümde sanık tarafından süresinde temyiz edildiğinden, dosya Yargıtay C. Başsavcılığı'nın "Bozma" istekli 28.9.1992 gün ve 8764 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
İncelenen dosyaya göre;
KARAR : Sanığın, şikayetçi Cemal'in evinde misafir olarak kaldığı sırada, Visa kartını çalarak 25 milyon liralık alışveriş yaparak, onu borçlandırdığı, bu çalıntı mallardan bir kısmını beraat eden sanık Nevzat'a verdiği, bu nedenle sanık hakkında hırsızlık, Nevzat hakkında da hırsızlık malı bilerek kabul etmek suçlarından dava açıldığı, bu nedenle gözaltına alınan Nevzat'ın babası tarafından mağdurun zararı olan 25 milyon liranın sanığa ödendiği olayda, Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık, sanık bakımından rızai iade koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususundadır.
İlkeleri, 29.6.1955 gün 10/16 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği üzere, TCY.nın 523. maddesi, nedamete değil tazmin esasına dayalı olup, mağdurun zararının giderilmesine yönelik bir düzenlemedir.
Kamu davasından önce işin mahkemeye intikaline kadar geçen evrede vuku bulacak iade yahut tazminde, iade veya tazminin sanık veya üçüncü kişi tarafından yapılması sonuca etkili değildir. İstirdat dışında kalan iradi ve kasti her türlü iade veya tazmin TCY.nın 523. maddesinin uygulanmasını zorunlu kılar.
Olayda, TCY.nın 512. maddesinden hakkında dava açılan Nevzat'ın babası tarafından sanık hakkında, dava açılmadan iradi olarak mağdurun zararı tazmin edildiğinden sanık Ali hakkında TCY.nın 523. maddesi ile cezadan indirim yapılmalıdır.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, direnme hükmünün istem gibi BOZULMASINA, 19.10.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.