 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1992/118
K: 1992/140
T: 04.05.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Hırsızlık suçundan sanık Engin'in, T.C.Y.nın 491/ilk, 522,47,59. maddeleri ve 647 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca seksen bin lira ağır para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, (Adapazarı 2. Sulh Ceza Mahkemesi)nce 4.10.1991 gün ve 604-643 sayı ile verilen hükmün, C.Savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesi'nce, 25.4.1991 gün ve 2235-3200 sayı ile;
(Sair itirazlar yerinde görülmeyerek;
1 - Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanığın hal civarına park etmiş durumdaki kamyonetin açık bulunan kapısından girerek monte edilmiş teybi söküp çalmaktan ibaret eyleminin TCY.nın 491/2. maddesine uyan suçu oluşturacağı düşünülmeden yazılı biçimde uygulama yapılması
2 - Sanık hakkında T.C.Y.nın 47. maddesi uygulanmasında yarıdan fazla oranda indirim yapılamayacağının düşünülmemesi) isabetsizliğinden bozulmuştur.
Yerel Mahkeme ise, 9.7.1991 gün ve 403-533 sayı ile; (1) numaralı bozmaya uyarak, 2 numaralı bozmaya karşı T.C.Y.nın 47. maddesi uygulamasında en üst indirim oranının 2/3 olması gerektiği görüşüyle önceki hükümde direnmiştir.
Bu hükmün de, C. Savcısı tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine dosya, Yargıtay C.Başsavcılığı'nın "incelemenin Özel Daire'ce yapılması" görüşünü içeren 12.3.1992 gün ve 6/63608 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık, T.C.Y.nın 47. maddesi uygulanırken cezadan en çok 2/3 oranında mı yoksa yarı oranında mı indirim yapılabileceği hususundadır.
T.C.Y.nın 3038 ve 6123 sayılı Yasalarla değişik 47. maddesinde;
"Fiili işlediği zaman şuurunu veya harekatının serbestisini ehemmiyetli derecede azaltacak surette akli maluliyete müptela olan kimseye verilecek ceza, aşağıda yazılı şekilde indirilir.
1 - İdam cezası yerine onbeş seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis,
2 - Müebbed ağır hapis cezası yerine on seneden onbeş seneye kadar ağır hapis,
3 - Amme hizmetlerinden müebbet memnuiyet yerine muvakkat memnuiyet cezaları hükmolunur.
Diğer cezalar üçte birden yarıya kadar indirilir" hükmü yer almaktadır.
Maddenin son fıkrasında belirtilen oranlar, indirme oranı olmayıp, hükmedilecek sonuç cezayı belirleyen oranlardır. Sistematik yorumla madde metni böyle kabul edilmediği takdirde kasden adam öldürme suçunu işleyip T.C.Y.nın 448. maddesi uyarınca 24 sene ağır hapis cezasına mahkum edilmiş bir kişiye, T.C.Y.nın 47. maddesi uygulandığında 12 sene ile 16 sene arasında ağır hapis cezası verilmek gerekecektir. Halbuki "ölüm" cezasını gerektiren nitelikli adam öldürme suçundan T.C.Y.nın 47. maddesi uygulandığında 15 seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis, "ölünceye kadar ağır hapis" cezasını gerektiren suçta da, 10 sene ile 15 sene arasında ağır hapis cezası verilebilecektir.
Bu halde kasden adam öldürme suçunu işleyen kişiye T.C.Y.nın 47. maddesi uygulandığında, "ölüm" veya "ölünceye kadar ağır hapis" cezasını gerektiren suç faaline verilecek cezadan daha fazla bir ceza verilebilecektir ki, böyle bir yorum tarzı, hukuk mantığına, adalet ve nesafet kurallarına tamamen aykırıdır.
Yasasının 47. maddesindeki ifade tarzı T.C.Y.nın 50. ve 461. maddelerinde de yer almaktadır. Ceza Genel Kurulu'nun duraksamasız uygulamalarına göre anılan her üç maddenin aynı sistematik yoruma tabi tutulması gerektiği benimsenmektedir. Yasanın düzenleniş biçimi, ruh, anlam ve amacı başka bir yorum tarzına uygun değildir. Nitekim bu husus Ceza Genel Kurulu'nun 22.6.1981 gün, 182/249 ve 14.10.1985 gün ve 276/521 sayılı kararlarında vurgulanmaktadır.
O halde, T.C.Y.nın 47. maddesinde öngörülen indirim oranları en az 1/2, en çok 2/3 olarak anlaşılmalıdır.
Bu itibarla yerel mahkemenin direnme kararı isabetlidir. Ancak, uyulan kısım yönünden temyiz incelemesinin Özel Daire'ce yapılmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, C.Savcısının temyiz itirazları yerinde görülmediğinden direnme kararının isabetli bulunduğuna, uyulan kısım yönünden temyiz incelemesinin Yargıtay 6. Ceza Dairesi'nce yapılmasına, 4.5.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.