 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1990/33
K: 1990/50
T: 05.03.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Dolandırıcılık suçundan sanak Ceyhan Özer'in TCK.nun 503/1 ve 522. maddeleri uyarınca 4 ay hapis ve 6000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 3. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 26.2.1988 gün ve 1986/273-1988/96 sayılı hüküm sanık vekilinin temyizi üzerine 7. Ceza Dairesince incelenerek 30.6.1988 gün ve 9381/7357 sayı ile ;
Dava konusu çeklerden 90800742 ve 800743 nolu çeklerde keşideci imzası altında yazılı olan 31.3.1986 tarihlerinin keşide tarihi olup çek metninin üst kısımlarında yer alan daha sonraki günlere ait 13.5.1986 tarihlerinin vade tarihi olduğunun kabulü zorunlu yazılan tarihlerin kanunen geçirsiz sayıldığı bu suretle çeklerin geçerli olduğu bankaya ibraz edildiği ve bu durumda 3167 sayılı yasanın 16. maddesine muhalefet suçu oluşmadığı gibi dolandırıcılık suçununda unsurlarının teşekkür etmediği dikkate alınmadın yazılı şekilde hüküm kurulması"
İsabetsizliğinden bozulmuştur.
Yerel mahkeme ise 21.10.1989 gün ve 896/902 sayı ile;
Dava konusu dört adet çekten sadece ikisi incelenerek olayda hem karşılıksız çek düzenlemek, hem de dolandırıcılık suçunun unsurlarının bulunmadığı belirtilip hüküm bozulmuşsa da, toplanan kanıtlardan çek niteliğini kayıp ettikleri saptanan belgeleri düzenleyip katılana veren sanığın eyleminde dolandırıcılık suçunun unsurları oluşmuştur." biçimindeki açıklamalarla direnmiştir.
Bu hükümde sanık vekili tarafından süresinde temyiz edildiğinden dosya C.Başsavcılığının bozma isteyen 26.1.1990 gün ve 12420 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü;
KARAR : İncelenen dosyaya göre ;
Sanığın olay tarihinde düzenleyip katılana verdiği 800739-800741-800742 ve 800743 nolu dört adet çekin karşılıksız çıktığı iddia edilerek hakkında 3167 sayılı Yasanın 16. maddesine muhalefetten kamu davası açılmıştır.
Yerel Mahkeme iddianamede yer almayan 800732 nolu çeki de tartışarak dolandırıcılık suçundan hüküm kurmuştur.
Özel Daire bozma kararı içeriğine göre dava konusu dört adet çekin incelenerek hükmün bozulduğu anlaşılmaktadır.
İncelenen bu çeklerden 800739 ve 800741 nolu çeklerdeki imzaların sanığa aidiyeti saptanamadığına göre bu çeklerle ilgili olarak sanık yönünden herhangi bir suçun oluşturmayacağı tabiidir.
Diğer çeklere gelince;
Bu çeklerde (800742-800743 nolu çekler) ayrı ayrı günlere ait ikişer tarih bulunmakla birlikte TTK.nun 707. maddesinin 1. fıkrasında "çek görüldüğünde ödenir. Buna aykırı herhangi bir kayıt yazılmamış hükmündedir" denildiğine gre keşideci imzası altındaki 31.3.1986 tarihlerinin keşide tarihleri, metin üzerindeki sonraki günlere ait 3.5.1986 tarihlerinin vade tarihleri olduklarının kabulü gerekir.
Bu itibarla vade tarihleri geçersiz olup çekler geçerliyse de kabul edilen keşide tarihlerine göre yasal süre geçtikten sonra 7.5.1986 tarihinde muhatap bankaya ibraz edildikleri saptandığından 3167 sayılı Yasanın 16/1. maddesinde yazılı suç oluşmadığı gibi: toplanan kanıtlardan, bu çeklerin katılanın sanığa verdiği paranın teminatı mahiyetinde olduğu anlaşılmakla olayda dolandırıcılık suçunun unsurları da yoktur.
Bu nedenlerle özel Daire bozma kararı yerinde olup uymak gerekirken yazılı şekilde direnilmesinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme direnme hükmünün BOZULMASINA 5.3.1990 gününde istem gibi oybirliğiyle karar verildi.