 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1990/322
K: 1990/346
T: 17.12.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Bilamucip başkasına ait hayvanı yaralamak suçundan sanık Hüseyin B.'nin TCK.nun 521/1, 647 sayılı yasanın 4. ve 6. maddeleri uyarınca sonuçta 40.000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına, verilen cezanın ertelenmesine ilişkin Zara Sulh Ceza Mahkemesinden verilen hükmün o yer ve üst C. Savcılarının temyizi üzerine 8. Ceza Dairesince incelenerek 9.10.1990 gün ve 6465/8025 sayı ile;
Sebepsiz hayvan yaralamada TCK.nun 522. maddesinin uygulama yeri olmadığından tebliğnamedeki 2 no.lu bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yerinde görülmeyen sair itirazların reddine, ancak;
Uygulanan maddede yazılı temel para cezasının 3506 s.k.'un ek 1. maddesinin 6. fıkrası ve TCK.nun 19. maddesi gözönüne alınarak 20.000 Türk lirası olarak belirlenmesi gerekirken noksan ağır para cezası tayini"
İsabetsizliğinden bozulmuştur.
Bu karara 12.11.1990 gün ve 64 sayı ile itiraz yoluna başvuran C. Başsavcılığı
Eylemin yaralanan hayvanın işe yaramaz hale geldiğinin tesbit ve kabulü sebebiyle TCK.nun 521/1. maddesine girdiği yolunda bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Uygulanan 521. maddenin 2. ve 3. fıkralarında zarar yani, kıymet noksanı gözönüne alındığı halde 1. fıkrada zarar gözetilmiştir.
TCK.nun 521. maddesi TCK.nun 10. babında yer almaktadır. 522/1. maddesinde zararın kendiliğinden gözönüne alınmadığı 521/1 maddeye uygulanması gerekir." biçimindeki açıklamalarla yerel Mahkeme hükmünün TCK.nun 522/1. maddesinin uygulanması gerekeceği yönünde de bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
Dosya 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : İncelenen dosyaya göre:
Özel Daire ile C.Başsavcılığı arasında oluş ve subutta bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık TCK.nun 521/1. maddesiyle hüküm kurulması halinde ika edilen zararın kıymeti gözetilip aynı yasanın 522/1. maddesiyle cezadan indirim yapılıp yapılmayacağına ilişkindir.
TCK.nun 521. maddesinde Her kim bilamucip başkasına ait olan bir hayvanı öldürür veya işe yaramayacak hale koyarsa sahibinin şikayeti üzerine dört aya kadar hapis ve yüz liraya kadar ağır cezayı nakdiye mahkum olur.
Eğer ika olunan zarar hafif ise yalnız otuz liraya kadar ağır cezayı nakdi ile iktifa olunabilir.
Eğer hayvanın yalnız kıymetine noksan gelmiş ise hapis cezası bir aya ve cezayı nakdi otuz liraya kadardır.
Tarla ve arazisine kuş veya kümes hayvanları girmiş olan şahıs bunları "zarar ika ederken görüp de öldürürse cezaen mesul olmaz." hükmü yer almaktadır.
Görüldüğü gibi maddenin 2. ve 3. fıkralarında zarar yani kıymet gözetilip indirim yapılacağı hükme bağlandığı halde 1. fıkrada bu konuda hüküm bulunmamaktadır.
TCK.nun 522/1. maddesinde; onuncu babta beyan olunan cürümlerin işlenmesinde cürmün mevzuu olan şeyin veya ika edilen zararın değerce hafif veya pek hafif olması hallerinde cezadan indirim yapılacağı hüküm altına alındığına göre bu maddenin aynı babta yer alan ve özel maddesi içinde değer yönünden bir indirim hükmü bulunmayan 521/1. maddeyle tayin edilen cezalara da uygulanıp indirim yapılması gerekir.
10. babta yer almakla birlikte 521. maddenin 2. ve 3. fıkralarında olduğu gibi özel maddesi içinde değer yönünden bir indirim hükmü bulunan ahvalde ise 522/1. madde uyarınca indirim yapılamaz. Ceza Genel Kurulunun uygulamaları da bu yöndedir.
Bu nedenle müştekinin çoban köpeğini sebepsiz yere yaralayıp işe yaramaz hale getiren sanık hakkında TCK.nun 521/1. maddesiyle uygulama yapılırken zarar yani kıymet gözetilip aynı yasanın 522/1. maddesi uyarınca indirim yapılması gerekirken yapılmaması yasaya aykırıdır. C. Başsavcılığı itirazının açıklanan bu nedenlerle kabulüne, özel Daire bozma kararındaki sebepsiz hayvan yaralamada TCK.nun 522. maddesinin uygulama yeri bulunmadığı'na ilişkin bölümün kaldırılmasına, yerel Mahkeme hükmünün ayrıca 522/1. madde yönünden de bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle C. Başsavcılığı itirazının kabulüne, özel Daire bozma kararındaki sebepsiz hayvan yaralamada TCK.nun 522. maddesinin uygulama yeri bulunmadığına ilişkin bölüm kaldırılarak, yerel Mahkeme hükmünün ayrıca 522/1. maddenin uygulanması gerektiği yönündeki sebebin de ilavesi suretiyle BOZULMASINA 17.12.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.