Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1990/301
K: 1990/329
T: 10.12.1990

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Devlet hakimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını Devlet İdaresinden ayırmaya yönelik eylemlerde bulunmak suçundan sanık Abdulvahit Demir'in TCY.nın 125, 65/3, 59. maddesi uyarınca 16 sene 8 ay ağır hapis cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Diyarbakır 1 numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesince 12.12.1989 gün ve 1-371 sayı ile verilen hükmün, C. Savcısı ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi ve kendiliğinden de temyize tabi bulunması üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesi 30.3.1990 gün ve 164-1395 sayı ile;
(Sanık müdafiinin temyiz itirazlarını yerinde görmeyerek, C. Savcısının aleyhe temyizi üzerine yaptığı incelemede;
Sanığın T.C. Devletinin hakimiyeti altında bulunan ve 19 ili kapsayan bölgesi, silahlı devrim yoluyla, Devlet İdaresinden ayırarak, üzerinde Marksist-Lenininst ideolojiye dayalı bir kürt devleti kurmak amacıyla oluşturulan PKK.adlı illegal örgüt içinde silahlı faaliyetlerde bulunan Bozan kod adlı silahlı militanı olduğu ve bu arada mensubu bulunduğu örgüte silahlı savaşçı yetiştirmek gayesi ile;
28.8.1986 tarihinde Şemdinli ilçesi tütünlü köyünden Veysi İnan, Mürsel Atmaca ve Cemal Koyuncu'nun silah zoruyla kaçırılmaları,
30.4.1987 tarihinde Şemdinli ilçesi Tekeli köyünden aralarında nikahsız eşinin de bulunduğu 12 kişinin silah zoruyla kaçırılmaları,
2.6.1987 tarihinde Şemdinli ilçesi, Ortaklar köyü, Güleç Mezrasında Adnan Er, Metin Er, Sait Demirbaş ve M.Emin Cezer'in silah zoruyla kaçırılmaları,
2.6.1987 tarihinde Şemdinli ilçesi, Ortaklar köyü, örencik mezrasından 26 Orman işçisinin silah zoruyla kaçırılmaları, bu olayın güvenlik güçlerince izlenmesi sırasında, 6.6.1987 tarihinde Şemdinli ilçesi, İncezapta mevkiinde güvenlik güçleriyle çıkan çatışmada, bir komando eri ile bir örgüt mensubunun öldürülmesi olayına katıldığı sübuta ermesine göre;
Örgütün amacına yöneldiğinde kuşku bulunmayan bu eylemlerinin nitelikleri itibariyle ciddi ve tehlike doğuracak bir hüviyet arzettiği cihetle, olayda uygulama yeri bulunmayan TCY.nın 65/3. maddesi ile eksik ceza tayini) isabetsizliğinden hükmü bozmuş,
Yerel Mahkeme ise 24.9.1990 gün ve 39-267 sayı ile; "Sanığın eylemleri kaçırma olup, öldürme eylemi yoktur. Kaçırma eylemini yapanla, öldürme eylemini yapanı aynı ceza ile cezalandırmak adalet duygularına ters düşecektir. Sanığın fiili TCY.nın 125. maddesindeki amaca yönelik ise de, müstakilen bu maddenin uygulanmasını gerektirir ağırlık ve derecede görülmemiştir." gerekçesiyle önceki hükümde direnmiştir.
Bu hükmünde C. Savcısı ve sanık müdafii tarafından süresinde temyiz edilmesi ve kendiliğinden de temyize tabi bulunması üzerine, dosya C. Başsavcılığının "bozma" istekli 2.11.1990 gün ve 4536 sayılı tebliğnamesiyle, 1. Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
 
KARAR : Ceza Genel Kurulunda duruşma yapılacağına ilişkin, usul yasasında hüküm bulunmadığından, sanık müdafiinin bu hususa yönelik isteminin reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanığın eylemlerinin sübutunda Özel Daire ile yerel mahkeme arasında bir uyuşmazlık bulunmamakta, olayda çözümlenmesi gereken sorun, sanığın eylemlerinin TCY.nın 125. maddesinde yazılı suçta, T.C.Y. 65/3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda toplanmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle sanığın sübut bulan eylemlerinin kısaca açıklanması gerekir.
Sanığın sübutunda kuşku bulunmayan eylemleri;
T.C. Devletinin hakimiyeti altında bulunan, ülkenin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yeralan 19 ili kapsayan bölgeyi, silahlı devrim yoluyla Devlet idaresinden ayırarak, Marksist-Leninist ideolojiye dayalı Kürt Devleti kurmak amacıyla oluşturulan, PKK. adlı illegal örgüt içinde "Bozan" kod adlı silahlı militanı olarak, mensubu bulunduğu örgüte silahlı savaçşı yetiştirmek amacı ile;
a - 28.8.1986 tarihinde, Şemdinli ilçesi, tütünlü köyünden Veysi İnan ve iki arkadışının silah zoruyla kaçırılmaları,
b - 30.4.1987 tarihinde, aynı yer Tekeli köyünden, aralarında nikahsız eşinin de bulunduğu oniki kişinin silah zoruyla kaçırılmaları,
c - 2.6.1987 tarihinde, aynı yer Ortaklar köyü, Güleç mezrasından üç kişinin silah zoruyla kaçırılmaları,
d - 2.6.1987 tarihinde aynı yer, Örencik mazrasından, yirmialtı Orman işçisinin silah zoruyla kaçırılmaları, bu olayın güvenlik güçlerine izlenmesi sırasında, 6.6.1987 tarihinde çıkan çatışmada, bir komanda eri ile, bir örgüt mensubunun öldürülmesi,
Olayların, PKK. örgütünün "Sarı Hüseyin" kod adlı militanı önderliğindeki, Şemdinli grubunun silahlı militanı olarak ve aktif biçimde katıldığı, sanığın ikrarı mağdurların anlatımları, itirafçı sanıç Gürler Sinan'ın beyanı, olaylara ilişkin tutanakları içeriği ve dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Açıklanan bu eylemlerin TCY.nın 125. maddesinde tanımı yapılan suçu oluşturup oluşturmadığı hususuna gelince;
TCY.nun 125. maddesi, Ceza Yasasının. ikinci kitabının, birinci babında, "Devletin şahsiyetine karşı Cürümler" başlığını taşıyan birinci faslında düzenlenmiştir.
Bu maddeye göre "devlet topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin hakimiyeti altına koymaya veya Devletin istiklalini tenkisa veya birliğini bozmaya veya Devletin hakimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını Devletin idaresinden ayırmaya MATUF BİR FİİL işleyen kimse ... cezalandırılır.." hükmü yer almaktadır.
Maddede öngörülen "MATUF FİİL",
" a, Devletin topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin hakimiyeti altına koymaya,
b - Devletin istiklalini tenkise,
c - devletin birliğini bozmaya,
d - Devletin hakimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını Devletin idaresinden ayırmaya", biçiminde tedadi ve tahdidi olarak sayılmış, belli amaca yönelik ve sonucu oluşturmaya elverişli İCRA HAREKETLERİDİR.
Bu suç bir tehlike suçu olup, yukarıda açıklanan belli amaca yönelik ve sonucu oluşturmaya elverişli fiilin işlenmiş olması halinde suç oluşur. Suçun tamamlanması için neticenin gerçekleşmesi aranmaz, esasen netice gerçekleşmişse, artık o fiili cezalandırmak olanağı ortadan kalkar. Bu nedenledir ki, yasada belirtilen "ağır zarar sonucunu" yaratabilecek nitelik ve nicelikteki, icra fiillerine başlandığında fiilin tamamlanmış hali için öngörülen ceza, İCRA HAREKETLERİNE de uygulanır. (Manzini, Trattata di Diritto Penale, Torine 1926, IV, S. 15. aktaran Çetin Özek Anayasayı ihlal suçunda "Hazırlık hareketleri-icra hareketi "Yargıtay Dergisi C. 16 sayı 1990/1-2, S. 103) Ancak eylemin amacı yönelik sonucu elde etmeye uygun ve elverişli olması ve elverişli araçlarla İCRA HAREKETLERİNE başlanmış bulunması başka bir deyimle, amaçlanan sonucu doğurabilecek İCRA HAREKETİ olarak belirginleşmesi gerekir.
Eylemin sonucu elde etmeye elverişli olup olmadığının soyut ve genel bir belirleme dışında, eylemin işlenme şekli, zamanı ve diğer somut özellikleriyle birlikte değerlendirilmek suretiyle saptanması gereklidir. Eylemin elverişli araçlarla İCRA HAREKETİ niteliğinde bulunup bulunmadığının değerlendirilmesinde; sanığın ÖRGÜTSEL BAĞLILIĞI - ülke genelindeki ORGANİK BÜTÜNLÜĞÜ - Toplumdaki ETKİNLİĞİ, gözönüne alınmalı ve suç niteliğinin belirlenmesinde değerlendirilmelidir.
Bu itibarla "ARAÇ SUÇ" niteliğinde bulunan TCY.nın 125. maddesindeki suçu işlemek amacı doğrultusunda olmakla beraber, bu sonuca ulaşma tehlikesi doğurmayan yetersiz ve önemsiz eylemler maddedeki suçu oluşturmazlar. Olsa olsa hazırlık hareketleri niteliğindeki bu tür eylemler, istisnai suç tipi olan TCY.nın 168. maddesindeki "silahlı çete" suçunu oluşturabilirler, (C.G.K.nun 22.10.1990 gün ve 1990/9-193-251 sayılı kararı)
Bu haliyle, TCY.nın 125. maddesi, "MAÇ SUÇ" a yönelik "MATUF FİİL" işlenmesi halinde, suçun tamamlanmış cezası ile cezalandırılacağı anlaşılmakla, suçu belirleyen ceza normu genel kuraldan ayrılmakta ve bu suça kalkışma olanaklı bulunmamaktadır. Elverişli araçlarla başlanmış, uygun ve elverişli İCRA HAREKETLERİNİN maddedeki sonucunu amaçlanması gerekmekle beraber, cezalandırma bakımından sonucun gerçekleşmemesi önem taşımamaktadır.  Bu açıklamalar ışığında sanığın eylemlerine bakıldığında; sanık, Türkiye topraklarının bir kısmı üzerinde Marksist-Leninist İdeolojiye dayalı, bağımsız bir Kürt Devleti Kurmak ve bu amaca ulaşmak için, öncelikle, ülke topraklarının bir kısmında, yoğun bir şekilde ayrı bir Kürt ırkı bulunduğu ve bunların egemen Türk Devleti tarafından sömürüldüğü hususunda inandırdıkları kişileri örgütleyerek, bu amaça yönelik eylemlere itmek suretiyle, ayaklanma hareketi başlatan illegal PKK. örgütünün silahlı militanıdır.
"Sarı Hüseyin" kod adlı kişinin önderliğindeki, Şemdinli grubunda silahlı militan olarak yer alarak, örgütün yukarda açıklanan amacı doğrultusunda, sübut bulan eylemlere, grup içerisinde katılarak, örgüte silahlı savaşçı kazandırmak için, örgütsel bağlılık ve ülke genelindeki organik bütünlük içerisinde, toplumda etkin yankılar doğuracak biçimde, Devletin topraklarından bir kısmını, Devlet idaresinden ayırma amacına matuf fiil niteliğinde eylemlerde bulunmuştur. Bu itibarla eylemleri TCY.nın 125. maddesinde açıklanan "AMAÇ SUÇU" oluşturmaktadır. Sanık hakkında TCY.nın 65/3. maddesinin uygulama alanı bulunmamaktadır.
O halde direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
Kurul üyelerinden S.Selçik; "Yüksek Daire; mensubu olduğu PKK. adlı yaşadışı örgütün gerçekleştirdiği adam kaçırma ve adam öldürme suçlarına katılan sanığın eylemini" ciddi ve tehlike doğuracak yoğunluk ve vehamette görmüş ve bu değerlendirici ölçüye göre hüküm kurmuştur."
" Yüksek Dairenin T.C. Yasasının 125. maddesinde bulunmayan normatif (değerlendirici) nitelikte bir öge getirerek yorum yapması isabetli değildir. Gerçekten ilkin, maddede böyle bir öğe yoktur. İkincisi, ceza hükümlerinin yasallığı ilkesine aykırıdır. Gerçekten yasallık ilkesinin sonuçlarından biri de şudur : Ceza maddelerinin düzenlenmesinde olabildiğince tartışmalara yol açmayacak biçimde açık, kesin ve belirgin anlamlı sözcük ve terimler kullanılmalıdır. nitekim, kimi kararlarında 17.6.1988, 15.12.1910 ve 20.5.1949) Fransız Yargıtayı ceza yasalarında kullanılan bu tür terimleri nötralize etmeye çalışmış; Fransız Anayasa Kurulu (Konseyi) da 20.1.1981, 10.10.1984, 11.10.1984, 18.1.1985 tarihli kararlarında bu tür sözcük ve terimleri içeren ceza maddelerinin hükümlerini iptal etmiş, 3.9.1986 da ise duyarlılıkla bu ilkeyi vurgulamış ve bu ilkenin ışığında incelediği hükmü açık ve kesin olduğundan iptal etmemiştir (eandider, Droit penal general, 1988, n.81, 82; Robert, Droit penal, 1988, s.129-132 ;Ressat, Droit penal, 1987 n.102; Padoavani, Diritto, penale, Milano, 1990 s. 31-44; Mantovai, Diritto Penale, Padova, 1980. s.95 vd.) Bu nedenlerle Yüksek Dairenin hükme getirdiği öğe, yasallık ilkesiyle bağdaşmamaktadır"
"Bundan başka, sanığın eylemlerinden hiçbirisi 125. maddedeki tehlike suçunu doğuracak nitelikte değildir ve T.C. Yasasının 168. maddesiyle kaçırma ve öldürmeyi düzenleyen maddelere uymaktadır. Bu eylemler arasında da gerçek İçtima hükümleri uygulanmak gerekir." gerekçesi ile;
Üye F.Yavuz Yazıcıoğlu'da aynı gerekçe ile hükmün bozulması yolunda oy kullanmışlardır.
 
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle, C. Savcısının temyizi üzerine ve kendiliğinden de temyize tabi bulunması nedeniyle yapılan incelemede tebliğnamedeki düşünce gibi direnme hükmün BOZULMASINA, bozmada oybirliği; bozma sebebinde 2/3 ü geçen çoğunlukla 10.12.1990 gününde karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Suçlar] Dolandırıcılık mı hukuki ihtilaf mı 
  • 25.04.2024 13:09
  • [Alacak tahsil] Vekalet sözleşmesinde zamanaşımı süresi başlangıcı 
  • 23.04.2024 00:24
  • [Mirasçılık] Abilerim babamı sokağa atıyor. Dedem tapuyu abilerimin üzerine yapmış. 
  • 22.04.2024 06:30
  • [Boşanma davaları] Vasi ataması hk. 
  • 18.04.2024 09:43
  • Beraat sonrası yurtdışı çıkış yasağı kaldırma sorunu 
  • 16.04.2024 15:18


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini