 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1988/221
K: 1988/280
T: 20.06.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Hırsızlık suçundan sanık Ahmet'in hükümlülüğüne dair, (Gördes Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 30.4.1987 gün ve 27-52 sayılı karar, sanık vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 6. Ceza Dairesi'nce incelenerek 7.4.1988 gün ve 1126-4726 sayılı ilamı ile onanmıştır.
C. Başsavcılığı'nın, CMUK.nun 322. maddesince Özel Daire kararının kaldırılarak hükmün bozulmasını isteyen 9.5.1988 gün ve 65 sayılı itaraznamesiyle dosya 1. Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca oukndu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Hırsızıktan sanık Ahmet'in, TCK.nun 493/2, 80, 47/1, 81/2. maddeleri uyarınca sonuç olarak 1 yıl 12 ay 15 gün hapis cezasıyla hükümlendirilmesine ilişkin Gördes Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilen 30.4.1987 gün ve 27/52 sayılı hüküm, Özel Dairece incelenerek onanmıştır.
Bu karara karşı itiraz yoluna başvuran C. Başsavcılığı'nca;
(1 - Sanığın önceki infaz edilmiş mahkumiyetlerinden (3 ay 10 gün hapis yerine 30.000 TL. ağır para cezası) ağır olan 30.000 lira ağır para cezasından ibaret olup, CMUK.nun 305. madde ve 3355 sayılı Yasa ile değişik 647/4. madde hükümleri karşısında, tekerrüre esas alınamayacağı belirtilerek, 81/2. maddenin uygulanmasının...) isabetsizliğinden bahsiyle Özel Daire onama kararının kaldırılması yönünde itiraz edilmiştir.
Dosyaya göre;
Sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyeti, TCK.nun 493/1, 62, 522/1, 523, 47, 59 ve 647 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca hükmolunan ve 10.7.1985 gününde infaz edilen 30.000 lira ağır para cezasından ibarettir.
Karar tarihi olan 30.4.1987 gününden önce 24.4.1987'de yürürlüğe giren 3355 sayılı Yasa ile 647 sayılı Kanunun dördüncü maddesinin dördüncü fıkrası değiştirilmiş, uygulamada asıl mahkumiyetin, bu madde hükmüne göre çevrilen paracezası veya tedbir olduğu kabul edilmiştir. CMUK.nun 305/1. maddesi uyarınca; üçyüzbin liraya kadar para cezalarına ilişkin hükümler kesin olup, aynı maddenin son fıkrasına göre bu suretle verilen hükümler tekerrüre esas alınamaz.
3355 sayılı Yasa ile 647 sayılı Yasanın 4. maddesinde yapılan tadil,hem ceza nevinde değişiklik yapması ve hem de tekerrür hükümlerinin uygulanmasını engellemesi yönünden madid hukuk hükmüdür. Usul hükmü değildir. Bu itibarla sanık yararına olup, TCK.nun 2/2. maddesi uyarınca sanık hakkında uygulanmalıdır.
O halde sanığın önceki mahkumiyeti 3355 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonucu tekerrüre esas olamayacağından, C. Başsavcılığı'nın itirazının kabulüne ve yerel mahkeme kararının bu nedenle BOZULMASINA, ancak bozma yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, tekerrür nedeniyle vaki artırımın kaldırılması, karardaki sair hususlarını aynı ipkası suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün CMUK.nun 322. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle C. Başsavcılığı'nın 9.5.1988 gün ve 65 sayılı itirazının kabulü ile 6. Ceza Dairesi'nin 7.4.1988 gün ve 1126/4726 sayılı kararının KALDIRILMASINA ve tekerrür hükmünün sanık aleyhine uygulanması bozmayı gerektirmiş ve sanık vekilinin temyiz itirazları, bu itibarla yerinde görüldüğündne, yerel mahkemenin 30.4.1987 gün ve 27/52 sayılı hükmünün bu nedenle BOZULMASINA, ancak; bozma yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden sonuç olarak hükmedilen 1 yıl 12 ay 15 gün hapis cezasından, tekerrür sebebiyle ilave olunan miktarın çıkarılması suretiyle neticeden 1 yıl 9 ay hapsine denilmek suretiyle sir yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün CMUK.nun 322. maddesi uyarınca düzeltilerek ONANMASINA, 20.6.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.