 |
T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E: 2003/2102
K: 2003/14716
T: 19.08.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
MANEVİ TAZMİNAT
ÖZETİ: Tartışmaya neden olan bu olay sırasında "sana yakışır mı?" şeklinde sarf edilen sözlerin hakaret ve dolayısıyla kişilik haklarına bir saldırı teşkil edemeyeceği ortada iken mahkemenin aksine düşüncelerle davacının tazminat isteklerini kabulü hatalı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
1475 s. IşK/13,14
4857 s. İşK/17
Davacı, kıdem, ihbar ve manevi tazminat, ücret, vergi iadesi, yıllık izin ile fazla çalışma ücretinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı, işverenin ağır hakaretleri nedeniyle işyerini terk etmek zorunda kaldığını belirterek ihbar, kıdem ve manevi tazminatlar ile birlikte diğer işçilik haklarını talep etmiş, mahkemece ihbar ve kıdem tazminatları ile birlikte manevi tazminata hükmedilmiş olup, diğer istekler reddedilmiştir.
Davacı işverenin ağır hakaretleri nedeniyle iş akdini feshetmek zorunda kaldığını ileri sürmekte ise de, bu iddiasını kanıtlayacak hiçbir delil getirememiştir.
Davalı tanığı olarak da dinlenen işyeri ortağı M.Ö. beyanında; müşteri tarafından yatırılan taksidi alan davacının bu taksidi kendi üzerinde tuttuğunun anlaşılması üzerine aralarında çıkan tartışmada "Bu hareket sana yakışır mı?" şeklinde söz söylemesi üzerine davacının işyerini terk ettiğini ifade etmiştir.
Yukarıdaki anlatımlardan anlaşılacağı şekilde; davacı ile işyeri sahiplerinden birisi arasında tartışma çıktığı ve bu tartışma sonucu davacının işten ayrıldığı anlaşılmakta ise de; bu tartışma sırasında işverenin davacıya ağır hakaretlerde bulunduğu ve işverenin ileri sürdüğü müşteri taksidinin alınıp üzerinde tutulduğunun aksi davacı tarafından kanıtlanamadığı ve bu iddiaya açıkça da karşı çıkılmadığı görülmekle, tartışmaya neden olan bu olay sırasında "sana yakışır mı ?" şeklinde sarf edilen sözlerin hakaret ve dolayısıyla kişilik haklarına bir saldın teşkil edemeyeceği ortada iken mahkemenin aksine düşüncelerle davacının tazminat isteklerini kabulü hatalı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgi ilgiliye iadesine, 18.9.2003 gününde oyçokluğuyla karar verildi.