 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E : 2001/7288
K : 2001/ 10167
T : 14.6.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı, fazla çalışma parası ile hafta ve genel tatil
gündeliklerinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
l .Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Davacı, davalı işverence sebepsiz olarak işten çıkarıldığını belirterek, ihbar ve kıdem tazminatları ile fazla mesai ücret alacağı talebinde bulunmuştur.
Davalı taraf ise davacının hastane işyerinde hasta bakıcı olarak çalışmakta iken, hastanede çalışan bir hemşire ile duygusal ilişkiye girdiğini, hastane laboratuvarında o hemşirenin gebelik testini dahi yaptırdığını, bu nedenlerle de iş akdinin haklı olarak feshedildiğini savunmuştur.
Mahkemece bu isteklerin kabulüne karar verilmiştir. Dinlenen davalı tanıkları, davacının hastabakıcılık görevini yaptığı sırada, yine aynı hastanede çalışan bir hemşire ile ilişkiye girdiğini, bunun hastanede çalışan tüm personelce duyulduğunu, ve rahatsızlık yarattığını, davacının hastanede adı geçen hemşirenin gebelik testini dahi yaptırdığını,davacının evli bir kişi olduğunu, bu olayın meydana çıkması üzerine hemşirenin hastaneden ayrıldığını, davacının işine de işverence son verildiğini açıkça belirtmişlerdir.
Davacı tanıkları ise, fesih hususunda bir bilgilerinin olmadığını söylemişlerdir.
Dosyada mevcut 27.10.1999 tarihli fesih yazısında da, davacının hastanede çalışan .........isimli hemşire ile ahlak dışı ilişkisinin duyulduğu, bu durumun hastanede çalışanlar
arasında huzursuzluğa yol açtığı belirtilerek 1475 Sayılı İş Kanunun 17. maddesi gereğince iş akdinin feshedildiği anlaşılmaktadır. 2.11.1998 tarihli imzalı ihbarnamede ise davacının çalıştığı süre içinde fazla mesai ücret alacaklarını aldığı ve işvereni ibra ettiği belirtilmiştir.
Dosya içeriği ve tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde ; evli bir kişi olan davacının, davalı şirkete ait özel bir hastanede hastabakıcılık görevi yapmakta iken aynı hastanede çalışan bir hemşire ile duygusal ilişkilere girdiği, hatta hastanede hemşirenin bizzat gebelik testini dahi yaptırdığı, bu durumun hastane personelince duyulması üzerine hastanede çalışanlar üzerinde rahatsızlık yarattığı ve tepkilere yol açtığı, davacının bu hareketlerinin
doğruluk ve bağlılığa uymadığı gibi ahlak ve iyiniyet kurallarıyla da bağdaşmadığı, işverence
yapılan feshin haklı bir sebebe dayandığı anlaşılmakla, mahkemece davacının ihbar ve kıdem
tazminat isteklerinin reddine karar vermek gerekirken kabulü hatalıdır.
3. Dosyada mevcut ve iş akdinin sona ermesinden sonra alınan 2.11.1998 tarihli imzalı ibranamede; davacının fazla mesai ücretlerini aldığı ve işvereni ibra ettiği belirtilmiştir. Mahkemece bu ibraname üzerinde durulmadan gerekli inceleme ve irdeleme yapılmadan fazla mesai alacağının da hüküm altına alınması yerinde değildir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alman temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.6.2001 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Davacının iş akdine işyerinde çalışan bir hemşire ile duygusal ilişkiye girdiği gerekçesiyle son verilmiştir.
Davalı tanıkları beyanlarında, davacının hemşire ile duygusal ilişkiye girdiğinin tüm hastane personeli tarafından duyulduğunu ve bu durumun işverence fesih sebebi yapıldığını ifade etmişlerdir.
Davacı ile diğer çalışanlar arasındaki duygusal ilişkinin işyerini ve işyeri düzenini olumsuz şekilde etkilediği, iş barışını bozarak verimi düşürdüğü iddia edilip kanıtlanmamıştır. Her iki kişi arasında vuku bulduğu ileri sürülen ilişkiler işyeri dışında meydana gelmiş olup uzantılarının olup, bu uzantıların işyerine taşındığı ve iş barışının bozulduğuna ilişkin bir emare ve kanıtta bulunmamıştır. Dairemizin bir kararında da belirtildiği gibi işçinin işyeri ve iş saati dışında ki özel yaşayışı işyerinin düzenini bozmadıkça ve onu etkilemedikçe sözleşmenin ihbarsız tek taraflı bozulması haklı nedenlerden sayılmaz. Bu nedenlerle mahkeme kararının onanması görüşüyle bozma kararına katılamıyorum.