 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 2001/14475
K: 2001/18693
T: 27.11.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
1086/m.83,87
1475/m.35,41
Davacı, ücret, ikramiye, fazla çalışma parası, hafta tatili, vardiya ve gece zammı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde, taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR :
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Fazla mesai ücreti dışında kalan işçilik alacakları için fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak açılan dava dilekçesi ıslah edilerek ücret, ikramiye, hafta tatili - akdi tatil, gece zammı ve vardiya ücret alacağına ilişkin müddeabih artırılmıştır.
Islah yoluyla müddeabihin artırılması sonucu dava dilekçesindeki talep edilen yukarıda belirtilen alacaklar için faize dava tarihinden itibaren karar verilmesi gerekirken bir usul işlemi olan ıslah tarihinden itibaren fazla mesai ücreti dışındaki alacaklara faiz yürütülmesi hatalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.11.2001 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
HUMK.'nun 87/son cümlesinin Anayasa Mahkemesince iptalinden önce fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak açılan kısmi davada davalı önceden temerrüde düşürülmemişse, dava açılmakla oluşan temerrüdün ilk kısmi davaya konu alacaklarla ilgili olduğu, bilahare açılan ek davada istenen bakiye alacaklarla ilgili olarak ek dava tarihi itibariyle borçlunun temerrüde düşürüldüğü, bunun sonucu olarak ek davaya konu alacaklara ek dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği, gerek dairemiz, gerek Hukuk Genel Kurulunca istikrarlı şekilde kabul edilmektedir.
Anılan Anayasa Mahkemesi kararından sonra, ilk davada fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuşsa, ek dava açılmasına gerek kalmadan, açılan ilk davanın yargılaması sırasında ek davaya konu olabilecek bakiye alacaklar ıslah yoluyla istenebilmektedir.
Dava konumuzda böyle bir ıslah söz konusudur. Burada ıslah yoluyla istenen bakiye alacaklarla ilgili olarak faiz başlangıcı ilk dava tarihi mi, yoksa ıslah tarihi mi olacaktır?
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı, harç alınması, zamanaşımı ve temerrüde düşürülme gibi usul ve yasa hükümlerini değiştirmiş değildir. Bu nedenle ilk kısmi davada istenen miktarla ilgili olarak önceki gibi faiz başlangıcının ilk dava tarihi, ıslah sureti ile istenen bakiye alacaklara ise, ıslah talebi ile ilgili harcın yatırılma, başka bir anlatımla ıslahın gerçekleştiği tarihin faiz başlangıcı olarak kabulü gerekir.
Bu sebeplerle daire çoğunluğunun ıslaha konu bakiye alacaklara ilk kısmi dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği yolundaki bozma kararına katılamıyorum.
Kararın bu yönden de onanması görüşündeyim.
O. G. ÇANKAYA - Üye