 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E : 2001/11840
K : 2001/14974
T : 27.9.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, toplu iş sözleşmesinden doğan fark alacaklarının ödetilmesine karar
verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde, davalı avukatınca temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
YARGITAY KARARI
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre. davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı davalıya ait işyerinde çalıştığını, fakat kendisinin 15.06.1999 tarihinde imza edilen 1.1.1999-31.12.2000 yürürlük sürekli toplu iş sözleşmesi ücret zamlarının uygulanmadığını ileri sürerek fark alacak isteklerinde bulunmuştur. Anılan sözleşme 6 aylık dönemler için ayrı ayrı ücret zamları öngörmektedir. 1. Dönem 1.1.1999-30.06.1999 dönemi kapsamakta olup, 31.12.1998 tarihindeki ücretlere %30+15.000.000 zam öngörmektedir. 2. altı aylık dönem 1.7.1999-31.12.1999 süresini kapsamakta ve 30.06.1999 tarihindeki ücretlere gerçekleşen enflasyon oranında ve ayrıca %5 bir zam getirmektedir. Sonraki 6 şar aylık dönemlerin de birbiri ardında 2000 yılının tüm günlerini kapsadığı açıktır.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacının toplu iş sözleşmesi tarafı sendikaya ikinci altı aylık dönem içinde üyeliği gerçekleşmiş, ve yine aynı dönem içinde bu üyelik davalı işverene bildirilmiştir.
Bu durumda çözümlenmesi gereken sorun davacı işçiye hangi tarihteki ücret üzerinden ne oranda bir zam yapılacağı konusuna ilişkindir. 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'nun 9. maddesi konuya ışık tutacak bir düzenleme getirmiştir. Buna göre " Toplu İş Sözleşmesinin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren yararlanırlar" Davacı imzadan sonra ve ikinci altı aylık dönemde sendikaya üye olduğu için, üyeliğinin bildirildiği tarih esas alınacak ve bu tarih itibariyle aldığı ücret tespit edilerek anılan dönemin işleyecek süresi için toplu iş sözleşmesi zamları uygulanarak ve 1.1.2000 tarihinde yürürlüğe giren üçüncü altı aylık dönem zamları da oluşan ücrete uygulanmak suretiyle hesaplama yapılacaktır.
Mahkemenin mütalaasına başvurduğu bilirkişi raporu açıklıktan yoksun olduğu için kesin bir sonuca varılamamakla birlikte ücret zamlarını ilk dönemin başlangıcından itibaren uygulamaya başladığı şeklinde bir hesaplama yaptığı izlenimi uyanmaktadır. Bu düşünce şekli anılan yasa kurallarına aykırıdır. Ne var ki az önce de değinildiği gibi baz aldığı ücretler tam olarak anlaşılamadığı için, usuli kazanılmış hak ilkesine aykırılık oluşturulmaması sonuca giderken dikkate alınması gereken bir düşünce şekli olması icabeder. Şayet açıklanan şekilde mahkemece yapılan hesaplamalar sonucunda bulunan miktar bilirkişice daha önce tesbit edilmiş olan miktardan az olduğu takdirde onun üzerinde bir alacağa hükmedilmesi doğru olmadığından o miktarlara karar verilmeli aksi halde yapılan hesaplar sonucunda varılacak tespitlere göre hüküm kurulmalıdır.
Dairemizce temyizen incelemesi yapılan bu dosya ile birlikte 171 dava dosyası bulunduğu için herbir dosya ile ilgili özelliklerin ayrı ayrı ele alınıp değerlendirmeye tabi tutulmasının olanaksızlığı açıktır. Bu itibarla her bir dosyada işçinin sendikaya üye olduğu tarih ile bu üyeliğin davalı işverenin bildirildiği tarihler herhangi bir kuşkuyu yer vermeyecek şekilde özenle tespit edilmeli ve özelliklerine göre de sonuca gidilmelidir.
3- İstek konularından biri de yasadan kaynaklanan ilave tediye alacağı ile ilgilidir. Bu alacağın tam veya kısmi şekilde ödenmiş olup olmadığı açıklığa kavuşturulmuş değildir. Bunun için yapılması gereken iş, dönem dönem ilave tediyelerin tespit edilmesinden ve bordrolar ve ödeme belgeleriyle karşılaştırılarak alacağın var olup olmadığının saptanmasından ibarettir.
4- Az önce açıkladığımız üzere ilave tediye alacağı, akdi ikramiyeden farklı olduğundan, En Yüksek Banka işletme Kredisi Faizinin uygulanması hatalıdır. Buna göre yasal reeskont faizi uygulanarak sonuca gidilmelidir
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.09.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.