 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/6506
Karar No : 1998/10091
Tarih : 9.6.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DENİZ İŞ KANUNU UYGULANMASI
BİLİRKİŞİ HEYETİNİN OLUŞUMU
USULİ KAZANILMIŞ HAK
ÖZET : Deniz İş Kanunu gereğince, işverence tutulması zorunlu olan defter ve kayıtlarla, Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğünce tutulan kayıtlar arasında giderilmesi imkansız çelişkiler varsa, ihbar, kıdem tazminat: ve ücret alacağının belirlenmesi için gemi ile hem taşıma işlerinden anlayan ve aralarında bir hukukçunun da bulunduğu üç kişilik heyetinden alınacak rapor mahkemece değerlendirilirken usuli
kazanılmış hak ilkesi de dikkate alınmalıdır.
(1086 s. HUMK. m. 275,276)
(854 s. DİK. m. 14, 16,20, 29,31)
Taraflar arasındaki, ihbar ve kıdem tazminatı ile ücret alacağının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Mahkemece hükmüne uyulan dairemizin bozma kararında, davalı işveren tarafından tutulan ücret defteri ile seyir defterinin ve ayrıca İstanbul Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğünün çıkılan seferle ilgili olarak alınacak bilgileri dikkate almak suretiyle, sefer sayısının, tespit edildikten sonra, her bir sefer için ödenen sefer primlerinin toplanarak, son bir yıl içinde çalışılan gün sayısına bölünmek suretiyle tazminatlara baz alınan ücret miktarının belirlenmesi yoluna gidilmesi gerektiğinden söz edilmişse de, mahkemece yapılan bu doğrultudaki araştırma ve inceleme sonucunda, bilirkişinin de tespitlerine göre davalı işverenin, ücret defteri tutmadığı gibi, sefer defterinin de eksik tutulduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan davalı işverenin 1995 yılında muntazam şekilde tuttuğu sefere ilişkin, aylar bakımından da sefer defterindeki, sefer sayısının İstanbul Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğünce tutulan kayıtlarda gösterilen sefer sayısından daha fazla olduğu görülmektedir. Bu durumda, işverenin tuttuğu mevcut defter içerikleri ile Sahil Güvenlik kayıtları tutarlı olmayıp, kimi zaman defter kayıtlarını, işçi lehine olduğu görülmekle birlikte salt bu yazılı belgelerle sonuca gidilmesi olanağı yoktur. Bu belgelerden bir kısmının kabulü, diğerlerinin dışlanması yolu ile de, sorunun çözümlenemeyeceği ortada bulunmaktadır. Bu durum karşısında, bozma ilamındaki hususların, yerine getirilmesi imkansız görüldüğünden, gerçeğe uygun şekilde ücret sorununun çözümlenebilmesi için, gemi ile kum taşıma işlerinden anlayan ve aralarında bir hukukçu bilirkişinin de bulunduğu, üç kişilik bir bilirkişi kurulu, aracılığıyla inceleme yaptırılarak, dosya içinde bulunan gerek işverenin gerek İstanbul Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü belgelerinin de dikkate alınmak suretiyle bir bilirkişi raporu alınması ve mahkemece raporun değerlendirmeye tabi tutulmak ve davalı yararına oluşmuş bulunan usuli kazanılmış hak ilkesi de dikkate alınarak hasıl sonuca göre karar verilmelidir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle (BOZULMASINA), davalı yararına takdir edilen 5.000.000.-TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 9.6.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.