 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/6005
Karar No : 1997/11922
Tarih : 17.06.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki, ihbar ve kıdem tazminatı, fazla çalışma ve yıllık ücretli izin parası ile bayram tatili gündelikleri ve ücret alacağının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatınca istenilmesi ve davacı avukatınca da duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 17.6.1997 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. duruşma günü davacı adına Avukat M.S.İ. geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayaandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm temyiz itirazları ile davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2 - 1475 sayılı İş Kanunu'nun 56'ıncı maddesi uyarınca işçinin hak kazanıpta kullanmadığı yıllık izin süresi ücreti, aktin sona erdiği tarihteki ücret üzerinden kendisine ödenmesi gerekir. Bu itibarla kullanılmayan izinlerin çalışmaların ilişkin bulunduğu yıllardaki ücreti üzerinden hesaplanması hatalıdır. bu durumda mahkemece yapılacak iş yıllık ücretli izin alacağının tamamının son ücret üzerinden hesaplanarak hüküm altına alınmasından ibarettir.
3 - Davacı çalıştığı süre içerisinde fazla mesai yaptığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Mahkemece İş Kanunu'nun 35 nci maddesi dikkate alınarak yılda 270 saat üzerinden fazla mesai karşılığı ücreti hesaplanması doğru değildir. Genel koordinatör olarak çalışmış bulunan davacının yaptığı iş toplanan delillerle birlikte değerlendirilerek çalıştığı günler için makul bir süre fazla mesai yaptığı kabul edilerek hüküm kurulmalıdır.
4 - Dairemizin yerleşmiş uygulamasına göre dava dilekçesinde faiz başlangıç tarihi gösterilmemiş olması halinde de hüküm altına alınan kıdem tazminatı için, fesih tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi yürütülmesi gerekir. Dava tarihinden bu faizin yürütülmesi hatalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 17.6.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.