 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/1741
Karar No : 1997/7740
Tarih : 29.4.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Dava: Taraflar arasındaki, eksik ödenen kıdem tazminatının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 29.4.1997 Salı günü davalı Avukat Sebahat Ö.... ile Karşı taraf adına Avukat Günay G.... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dosya içeriğinden davacı işçinin hizmet sözleşmesinin ihbar ve kıdem tazminatlır ödenmek suretiyle feshedilmek istenilmişsede, davacının ihbar tazminatının ödenmesinden önce Sosyal Sigortalar Kurumuna başvurarak emeklilik isteğinde bulunduğu ihbar tazminatının daha sonra kendisine ödendiği anlaşılmaktadır. Olayların bu gelişimi seyrine göre, sözleşmenin emeklilik nedeniyle fesh edildiği sonucuna varılarak borçlanılan askerlik süresinin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması gerekir. Mahkemenin fark kıdem tazminatı isteğinin kabul etmesi ile de bu görüşü benimsediği görülmektedir. Ne varki davalı kurum ek davayla verdiği cevapta usulüne uygun şekilde ihbar tazminatının ödendiğini böylece takas hakkını kullandığını savunmuştur. Mahkemece ödenen ihbar tazminatı bu tür özendirme şeklinde ödeme kabul edilerek istek reddedilmiştir ki bu sonuç hatalıdır. Olayda ihbar tazminatının koşulu gerçekleşmeden ödendiği gerçeği ortada olduğuna göre, hüküm altına alınan miktardan ihbar tazminatının ödendiğini böylece takas hakkının kullandığını savunmuştur. Mahkemece ödenen ihbar tazminatı bu tür özendirme şeklinde ödeme kabul edilerek istek reddedilmiştir ki bu sonuç hatalıdır. Olayda ihbar tazminatının koşulu gerçekleşmeden ödendiği gerçeği ortada olduğuna göre, hüküm altına alınan miktardan ihbar tazminatının mahsubu yapılmalı, geriye bir miktara kaldığı takdirde o miktara karar verilmelidir. O halde karar bu yönden bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 6,000,000 TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.4.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.