 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/5274
Karar No : 1996/6020
Tarih : 21.03.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı kıdemli işçiliğe teşvik pirimi alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü
KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı ilk kısmi davasını açtıktan sonra fazlaya ait haklarını saklı tuttuğu hak için de ek davasını açmıştır. İlk dava, saklı tutulup daha sonra açılan ikinci dava konusu alacak için temerrüt oluşturmaz. Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Dairemizin oluşan içtihadı bu doğrultudadır. Bu durumda ikinci dava sonucu hüküm altına alınan miktar için ek dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, ilk dava tarihi anlamına gelecek biçimde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, 21.03.1996 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Çekişme TİS.'nin 97/5 maddesi gereğince "Kıdemli işçiliği teşvik pirimi" adı altında yapılması gerekli ödememin kıdem tazminatı tavanı ile irtibatlandırılmasının mümkün olup olmadığı hususundadır.
97 nci maddenin ilk dört bendi gereğince ödenen teşvik primleri işyerinde çalışmalarını sürdüren işçilerle ilgili olup dava dışıdır.
Davacıya uygulanması istenilen TİS.'nin 97 nci maddesinin 5 inci bendi ise belirlenen şartlar dışında emekli olma (Kıdem tazminatına hak kazanma) koşulunu getirmiştir. Başka bir anlatımla davacı emekli olup kıdem tazminatına hak kazanmasaydı anılan madde bendinden yararlanamayacaktır. Anılan madde bendindeki ödeme kıdem tazminatına hak kazanma (emekli olma) koşuluna bağlandığından, kıdem tazminatı niteliğinde olup kıdem tazminatı tavanını delmek için yapılmış bir düzenlemedir.
Davacıya kıdem tazminat tavan sınırı nazara alınarak ödeme yapıldığı anlaşıldığından davanın reddi gerektiği düşüncesinde olduğundan çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum.