 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/750
Karar no : 1995/1233
Tarih : 30.01.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, ücret ve sosyal yardımlardan doğan alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı, davalıya ait işyerinde çalışırken sıkıyönetim komutanlığının yazısı üzerine 1982 yılında iş akti feshedilmiş, daha sonra 1991 yılında yeniden işe girerek çalışmaya başlamış olup açtığı bu dava ile işten çıkarıldıktan sonra boşta kaldığı süreye ilişkin ve o dönemde TİS ile oluşan ücretlerini istemiştir.
Davacının iş akti Sıkıyönetim Komutanlığının yazısı üzerine zorunlu olarak işveren tarafından feshedilmiş ve taraflar arasındaki akti ilişki sona ermiştir. Bu durumda çalışmadığı süre için ücret istemesi ve işyerinde çalışmadığı ve bunun sonucu TİS'den yararlanması mümkün olmadığı halde TİS ile oluşan ücretlerini talep etmesi hukuken mümkün değildir. Gerçekten ücret yapılan işin karşılığı olarak ödenir. Oysa taraflar arasında akti ilişki yukarıda belirtildiği üzere sona ermiştir. İşyerinde çalışmayan işçinin TİS'den yararlanması da mümkün değildir. Davacının iş aktinin Sıkıyönetim Komutanlığının emri üzerine işverence fesh edilmiş olmasında işverenin herhangi bir kusurlu davranışı da bulunmamaktadır. Bu nedenle işveren davacıya bir tazminat ödemekle yükümlü tutulamaz. Esasen idari yargıda verilen genel nitelikteki bir karar adliye mahkemeleri için bağlayıcı olamayacağı gibi, iş hukukunda işyeri sendika temsilcileri dışında işçinin işe iadesini ve işverenin işçiyi çalıştırmaya zorlamasını öngören bir düzenlemeye de yer verilmemiştir. Dairemizin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen yerleşik uygulamaları bu doğrultudadır. (HGK.2.3.1994 gün ve 1993/9-852 E. sayılı K.)
Yukarıda açıklanan nedenlerle davanın reddine karar vermek gerekirken aksine bazı düşüncelerle isteğin hüküm altına alınması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, 30.1.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.