 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas no : 1994/15033
Karar no : 1995/1200
Tarih : 26.01.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı farkı ile ücretli izin parasının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı, SSK'ya borçlandığı muvazzaf askerlik süresinin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmasını istemiştir.
Mahkemece TİS'nin 28. maddesindeki askerlik borçlanmalarının kıdem tazminatı hesabında dikkate alınacağına ilişkin hükme dayanılarak istek kabul edilmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, İş Kanunu'nun 14. maddesi hükmü kıdem tazminatı konusunda emredici bir hüküm niteliğindedir. Bu hükme göre, kıdem tazminatının hesabında işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devam süresince, her geçen tam yıl gözönünde tutulması gerekir. aksine düzenlemeler hukuken geçerli değildir.
SSK'ya borçlanılan muvazzaf askerlik süresinin kıdem tazminatının hesabında dikkate alınabilmesi için, İş Kanunu'nun 14/4. maddesinde öngörülen koşulun gerçekleşmesi gerekir. Dairemizin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun yerleşmiş içtihatlarına göre, iş akdi yaşlılık aylığı ya da toptan ödeme almak amacıyla işçi tarafından feshedilmiş olmadıkça, askerlik süresi kıdem tazminatının hesabında dikkate alınamaz. Aksine TİS hükümleri de, geçerli değildir. (HGK. 14.2.1990, 1989/9-683E, 1990/71 K.; 26.1.1994, 1993/9-663 E., 1994/15 K.; 9.3.1994/9-5 E. sayılı kararları).
Somut olayda davacının hizmet akdi, yaşlılık aylığı almak amacıyla kendisi tarafından değil, İş Kanunu'nun 13. maddesi uyarınca feshedilmiştir. Davacının fesihten sonra emekliliğini istemiş olması da, bu hukuki sonucu değiştirmez. Bu itibarla fark kıdem tazminatı isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu isteğin de kabulü isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.1.1995 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.