 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1992/6468
K: 1993/908
T: 25.01.1993 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.
Hüküm, süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacının hizmet akti, 12.08.1991 tarihinde İş Kanunu'nun 13'üncü maddesi uyarınca ihbar ve kıdem tazminatı ödenmek suretiyle işveren tarafından feshedilmiştir. Davacı açtığı bu dava ile, işyerinde yürürlükte bulunan 01.09.1990-31.08.1992 süreli ve 14.01.1991 tarihinde imzalanmış olan TİS'nin 28/b maddesine dayanarak ihbar öneli içerisinde gerçekleşen ücret zammının ihbar ve kıdem tazminatlarına yansıtılmasını ve farkların davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Gerçekten TİS'nin 28/b maddesinde ihbar tazminatının tamamen peşin ve nakten ödenmesi halinde işçi mevcut çalışanlarına yasal bildirim süresinde ilavesiyle ek bir hak kazanabiliyorsa bu haktan faydalanacaktır, hükmü yer almaktadır. Bu düzenleme fesih bildirim sürelerine saygı şartını emredici bir hüküm olarak düzenleyen İş Kanunu'nun 13'üncü maddesine uygundur. Bir TİS hükmü emredici hukuk kurallarına veya adaba aykırı ya da konusu imkansız ise, hükümsüzdür. Anılan sözleşme hükmünün emredici kurallara aykırılığı söz konusu değildir. Bu durumda davacının 01.09.1991 tarihli 2 yıl ücret zammından yararlanması gerekir. Dairemizin yerleşmiş içtihatları da bu doğrultudadır. Mahkemece emsal olarak gösterilen YHK kararı Dairemizin yerleşmiş görüşünü yansıtmadığı gibi, olayına özgü bir karar olup, bağlayıcı niteliği de yoktur.
O halde, gerekli araştırma ve inceleme yapılarak gerçekleşecek ihbar ve kıdem tazminatı farklarına hükmedilmek üzere karar bozulmalıdır.
SONUÇ: : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, 25.1.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|